Doktorsitesi.com

Halk arasında İnfertilite: Kısırlık

Prof. Dr. Hikmet Hassa
Prof. Dr. Hikmet Hassa
17 Ekim 201995 görüntülenme
Randevu Al
Halk arasında İnfertilite: Kısırlık

Kısırlık olarak da bilinen İnfertilite konusunu ve yapılabilecek tetkik ve tedavileri anlayabilmek için öncelikle bir gebeliğin nasıl gerçekleştiğini anlamak gerekir.

Çiftlerde gebeliğin sağlanması için:

Kadının yumurtlamasına,

Erkeğin spermlerinin sayısının, hareketinin ve yapısının yeterli olmasına ve

Randevunun gerçekleşeceği tüplerin açık olup bu iki cinsiyet hücresinin birleşmesine gerek vardır.

Bu mekanizmaların düzenli çalışmasına ek olarak; gebeliğin oluşmasına etkisi olabilecek diğer bilinir faktörler şunlardır

Kadının yaşı, adet düzeni, kilosu, yumurtalıklarına ait hastalıklar, polikistik yumurtalık hastalıkları, diğer yumurtalık kistleri, çikolata kisti olarak da bilinen endometriomaların varlığı, yumurtalık rezerv azalmaları, geçirilmiş tüp enfeksiyonları, karın içinde üreme sistemlerini ilgilendiren yapışıklıklar, tüp uçlarının kısmi kapalılık ya da şişkinlikleri konusunda bilgi alınırken, geçirilmiş ameliyatlara ait bilgiler, vb. de değerlendirmelidir.

Çiftlerin her birinin sigara tüketimi ve stres düzeyleri de oldukça önemlidir.

Erkeğe ait geçirilmiş kabakulak orşidi, belirli bir büyüklüğün üzerine çıkmış varikosel varlığı, operasyon geçirip geçirmediği, iş hayatındaki boya, duman gibi kimyasallara maruz kalma, vb. konuları da değerlendirilmelidir.

Düzenli cinsel birlikteliği olan ve normal cinsel yapılara sahip çiftlerin korunmasız olarak gebe kalabilme şansı ilk 6 ay içerisinde yaklaşık %60, ilk 1 yıl içerisinde ise %80-%85 civarındadır. Görüleceği üzere gebe kalma açısından zaman önemlidir. 35 yaş altı kadınlar için korunmasız düzenli cinsel ilişkiye rağmen 1 yıl içinde gebelik olmama durumunda kısırlık yani infertilite nedenlerinin araştırılmasına başlanmalıdır. Tetkiklerin başlanmasında diğer etkin faktör ise yaştır. 35 yaş bir sınır değer olarak alınabilir. Tüp bebek uygulamalarında bile 35 yaş altında genelde her deneme için embriyo transferi başına gebelik oranı yaklaşık %60’lar civarında iken; bu oran her artan yaş grubu için azalma gösterir. Oran, 40-42 yaş grubunda %20-%25 düzeylerine düşer. Ayrıca; genel olarak adet düzeni bozuk olan, aile hikayelerinde anne, teyze, abla gibi yakın akrabalarda erken yumurtalık rezerv eksikliği bulunan, ek hastalık öyküsü olan, eşinin bilinir sorunu saptanmış, 35 yaşın üzerinde olan, vb. değerlendirmelere sahip çiftlerin tetkiklerine başlamak için 1 yıl beklemek yerine süre 6 aya ya da gereğinde daha erkene çekilebilir.

İnfertil çiftlerde nedenlerin doğru olarak ortaya konulması tedavideki başarıyı arttırır.

İnfertilite tetkik ve tedavisi; acele etmeden, sabırla yürütülüp çiftlerle her basamağında karşılıklı bilgi paylaşımı yapılarak sürdürülmesi gereken bir yaklaşımdır. 

Her çiftin ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği unutulmamalıdır.

Bugün için infertilite nedenlerine genel olarak bakarsak; %50-%55 sorunun erkeğe ait iken; %50 seviyesinde sorunun kadına ve %20’nin de aynı anda hem erkeğe hem de kadına ait olduğu görülür. Diğer bir ifadeyle; infertil çiftlerde nedenlerin yaklaşık yarısı kadına diğer yarısı ise erkeğe aittir denebilir.

Bu nedenle de çiftlerin öyküleri detaylı bir şekilde alınarak üzerinde düşünülmelidir. İyi bir öykü ve infertilite için olabilecek ek sorunlar tespit edildikten sonra erkek ve kadında incelemelere başlanır. 

Gebeliğin nasıl oluştuğuna dair detaylı bilgilendirme ilgili bölümde verilmişti (ana menüden ‘Gebelik Nasıl Oluşur?’ bölümüne tıklayınız). 

İnfertilite tetkikleri, bu bilgiler çerçevesinde değerlendirilir. Öncelikle erkekte semen analizi veya spermiogram olarak da adlandırılan sperm testine bakılır. Bazı değer farklılıkları sebebiyle yaklaşık 1 ay ara ile koşullara uygun olarak alınmış testler değerlendirilip karar verilir. Gerek görülürse erkek daha ileri tetkikler açısından Üroloji bölümü ile konsülte edilmelidir.

Kadında iyi bir fizik muayene ile üreme organlarına ait muayene yapılmalı ve rahim, yumurtalıklar ve diğer karın içi oluşumları ile ilgili bilgi verecek ultrasonografik inceleme sonuçları değerlendirilmelidir. Bu değerlendirmelerde doğuştan rahim bozuklukları, rahimde myom, polip vb. yapılaşmalar, yumurtalıklarda kistler, tüplerde uç bölgelerde sıvı birikimi ve şişlikler görülebileceği gibi adetin ilk 2-5 günü içinde yumurtalık rezervi hakkında gerçekten kıymeti yüksek olan bilgiler alınabilir. Kadının özellikle yumurtalık fonksiyonlarının ölçülebileceği hormonal testler yapılabilir. Bunlara ek olarak; tiroid ve süt hormonu testleri ve gerek görüldüğünde kıllanma artımı ve polikistik yumurtalık sorunu olan olgularda bu konulara yönelik ayırıcı tanı amaçlı hormonal testler de incelenir. Sonuçta kadının genel hormon profili ortaya konulur. Gerekli görülen olgular Endokrinoloji bölümü ile de konsülte edilirler. Bu yaklaşımlarla birlikte kadın yumurtası ile erkek sperminin birleşme yeri olan tüplerin açık olup olmadıklarının anlaşılması ve daha sonra döllenmiş yumurtanın gömülmek üzere gelip yerleşeceği rahim iç yapıları hakkında bilgi almak amacı ile kadında HSG adı verilen boyalı rahim filmi çekilir. 

HSG konusunda ana sayfada yer alan HSG bölümünü tıklayarak detaylı bilgi sahibi olabilirsiniz.

%10-%15 çiftte tetkik sonuçlarının normal olmasına ve düzenli, korunmasız cinsel yaşama rağmen gebe kalamama ile de karşılaşılabilinir. Bu grup olgular açıklanamayan infertilite olgu grubu olarak değerlendirilip yaklaşımları buna göre planlanır.

Tüm tetkikleri tamamlanmış ve değerlendirme sonuçlarında karın iç boşluğu ve kadın iç üreme sisteminin ileri düzeyde incelenmesine gerek duyulan olgularda Laparoskopi uygulamalarına başvurulur. Ayrıca rahim içi yapışıklıkları, perde gibi doğuştan rahim içi bozuklukları, polip, myom gibi rahim içinde yer teşkil ederek döllenmiş yumurtanın rahim içinde gömülmemesine ya da gebeliğin büyürken ortamın yeterli olamamasına bağlı düşük ve erken doğumlar olabilir. Bu durumların tedavisi amacı ile rahim içinin optik sistemlerle incelemesi olan Histeroskopik tetkiklere başvurulabilinir.

Laparoskopi ve Histeroskopi konularında ana sayfada yer alan Laparoskopi ve Histeroskopi bölümlerinden ilginizi çeken konuyu tıklayarak detaylı bilgi sahibi olabilirsiniz.

İnfertil çiftlerde pratiğimizde sıkça gördüğümüz ve şahsım olarak çevre faktörleri adını verdiğim, kilo, sigara, stres faktörleri de çoğu zaman infertiliteye indirekt bir zemin hazırlamakta ya da direkt olarak etkili olmaktadır. İnfertilite konusunda çalışan doktorların bu konularda da olguları ile iletişimleri gerçekten büyük önem taşır.

İnfertilite tedavileri çiftlere özeldir. İyi tanı konulmuş çiftler, şartları uygun ise tedavi amaçlı aşılama programlarına alınabilirler. Genel olarak aşılamada başarı %12-%15 civarındadır. 2-3, nadiren de 4 adet aşılama uygulamasında başarısızlık olmuş ise yardımla üremenin diğer bir uygulaması olan Tüp Bebek yani IVF planlanır.

Aşılama (IUI) konusunda ana sayfada yer alan aynı adlı bölümü tıklayarak detaylı bilgi sahibi olabilirsiniz.

Tüp bebek (IVF) konusunda ana sayfada yer alan aynı adlı bölümü tıklayarak detaylı bilgi sahibi olabilirsiniz.

Öykü ve tetkik sonuçlarına göre bazı çiftlerde aşılama (IUI) basamağı atlanarak doğrudan Tüp Bebek programına da geçilebilir.

İnfertil çiftlerde nedenlerin doğru olarak ortaya konulması ile tedavideki başarının artacağı hiçbir zaman unutulmamalıdır. 

Etiketler

Kısırlık tedavisiİnfertilite tedavisiKısırlık nedirKısırlıkİnfertilite

Yazar Hakkında

Prof. Dr. Hikmet Hassa

Prof. Dr. Hikmet Hassa

Prof.Dr. Hikmet HASSA, 12 Nisan 1949 Ankara doğumlu olup; ilk, orta ve lise öğrenimlerini bu şehirde tamamlamış, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden 1973 yılında mezun olmuş, yine aynı üniversitede Kadın Hastalıkları ve Doğum ABD’den 1977 yılında uzmanlığını almıştır. Rahmetli Prof. Dr. Orhan Karacadağ ile o zamanki adı Eskişehir Anadolu Üniversitesi olan şimdiki Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Kadın Hastalıkları ve Doğum ABD’nin kuruculuğunda bulunmuştur. 1977 yılından yaş nedenli emekli olduğu 12 Nisan 2016 tarihine kadar da ESOGÜ’deki görevini sürdürmüştür.

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.

Benzer Makaleler

Bu uzmanın başka makalesi bulunmamaktadır