Tanım olarak D vitamin eksikliği, kanda kemik sağlığının devamını sağlayacak kadar D vitamini düzeyinin olmamasıdır. Yeterince güneşlenme ve sağlıklı beslenme söz konusu ise D vitamin eksikliğinin görülme olasılığı düşüktür. Ancak bağırsaktan emilim bozukluğu olan hastalarda, karaciğer ve böbrek hastalığı olanlarda D vitamin eksikliği görülebilir. Bazı riskleri taşıyan kişilerde kanda D vitamin düzeyinin ölçülmesi gerekir. Bu kişileri şöyle sıralayabiliriz.
1) Koyu cilt rengine sahip olanlar
2) Geleneksel giyim tarzı nedeniyle yeterince güneşlenemeyenler
3) Üç ya da daha fazla gebelik öyküsü olup, uzun emzirme dönemi olan kadınlar
4) Güneşten az yararlanan coğrafi bölgelerde yaşayanlar (örneğin kutup bölgesi ve kutup bölgelerine yakın yaşamak)
5) Yaşlılar ve bakım evinde yaşayanlar
6) Osteoporozu olanlar
7) Bağırsaktan emilim bozukluğu yaratan hastalığı olanlar
8) Düşme öyküsü bulunanlar
9) D vitamini metabolizmasını hızlandıran ilaç kullananlar (bazı epilepsi ilaçları)
10) Güneş koruyucu krem kullananlar
11) Yaşlılar
D vitamin eksikliği kemik sağlığının devamı için mutlaka gereklidir. Ancak pek çok organda D vitaminin etkilerinin olduğu bilindiğinden, çeşitli hastalıkların gelişmesinde de D vitamin düzeyinin yetersiz ya da eksik olmasının rolü olabileceği ile ilgili görüşler vardır. Bu görüşlerin kanıtlanması için bilimsel çalışmalar halen devam ettiğinden bu konuda net bir veri sunmak zordur. Ancak bu çalışmalar sonlandığında daha kesin görüşlere yer vermek doğru olur.
D vitamin eksikliği tanısı kanda D vitamini ölçümü ile konur. Toplumumuz için riski olan kişiler dışında rutin bir D vitamin taraması yapmak önerilmemektedir.
D vitamin eksikliğinin tedavisi ise, kişide bağırsaktan bir emilim bozukluğu yoksa, fizyolojik yol olan ağzı yoluyla D vitamininin yerine konması ile yapılır. Emilim bozukluğuna neden olan bir hastalık varsa, bu durumda enjeksiyon yolu tercih edilir. Kan vitamin D düzeyine göre belirli bir süre yükleme dozu yapılarak, günlük ihtiyaç kadar olan doza geçilir.