Astım ve KOAH NEDİR ?


En yaygın hastalıktır. Aynı çatı altında toplanmış benzer belirtilerle, seyreden hastalıklar kompleksidir. Hastalığın belirtileri, belirtilerin özellikleri iyi sorgulandığında tanısı çok kolay ama bazen bir o kadar zordur. Bunun iki nedeni vardır. Birincisi, astım tanısının kesin kanıtı olabilecek bir laboratuar yöntemi olmaması, ikincisi belirtilerin sayısı ve seyri ile muayenede hastadan hastaya önemli farklılıkların bulunmasıdır. Ayrıca belirtiler ve bulgular tanı için çok önemli olmasına karşın astım için spesifik değildir. Hastalık, hastalar arasındaki farklar kadar, aynı hastada zaman diliminde farklı şiddette belirtilerle seyredebilmektedir. Alerji şart olmamakla birlikte birçok astımlıda ortak özelliktir. Duyarlı olunan alerjenlerle temas, atakları tetikler.
Alerjenlerden sık karşılaşılanlara örnek olarak ev tozu akarları, polenler, ev hayvanları verilebilir. Astım atakları alerjenler dışında sigara dumanı, temizlik maddeleri soğuk efor gibi spesifik olmayan nedenlerle de tetiklenebilir. Birçok hastanın öyküsünde bu nedenlere temasta aşırı duyarlık vardır. Astımın genetikle bağlantısı tam olarak aydınlatılamamıştır. Aile öyküsü alındığında genetik tarafının olduğunu düşündüren önemli ip uçları bulunmaktadır. Tek bir genden fazlasının hastalığın nedeni ve seyrinde rol aldığı düşünülmektedir. Egzama, ürtiker gibi tablolar astımla birlikte seyredebilmektedir. Bu özellikler tanıda yardımcıdır. Ama hepsi her hastada bulunmaz ve spesifik değildir.. Farklı özelliklere sahip ve farklı tiplerde astım hastaları bulunmaktadır. Farklı tiplerin farklı hastalıklar olması olasıdır. Astımlıların % 10 dan dan azı ağır seyreder. Astım denildiğinde birçok kişi tarafından sadece ağır seyreden tip düşünülür. Sadece ağır seyreden astımlılara bakarak hüküm yürütmek yanlıştır. Tanıda başka bir sorun, aynı belirtilerle seyreden başka hastalıkların bulunmasıdır. Bunların içerisinde en önemlisi Kronik Obstriktif Akciğer Hastalığı (KOAH)’dır. Bu iki hastalığı birbirinden ayırmak bezen çok zordur. KOAH lılarsiğara içicisidirler veya uzun yıllar içtikten sonra tanı alırlar. Astımlılar içerisinde sigara içen bir hastalar vardır. Bu tip hastalar astım ataklarının alevlendiği dönemler dışında sigara içebilmektedir. KOAH sigaraya başladıktan sonra erken evrede gelişmeye başlamasına karşın akciğer fonksiyonunda kayıp çok yavaş geliştiği ve belirtilerin ortaya çıkması için 20 veya daha uzun yıllar gerektiği için yanlışlıkla ileri yaş hastalığı gibi kabul edilir. Başka bir deyişle KOAH tanısı ancak 50-60 yaşından sonra konulur. Astım genelde erken yaşların hastalığıdır, çok ileri yaşlarda da ortaya çıkabilir. Bu iki hastalık aynı hastada birlikte bulunabilir.
Astım ve KOAH toplunda en sık görülen hastalıklardandır. Astımın sıklığı toplumdan topluma değişmekle beraber, ortalama her 100 kişinin 3-6 sında astım vardır. Birçok astımlı hasta, belirtilerden fazla rahatsızlık hissetmez veya önemsemez ve doktora gitmez. Bazılarına solunum yolları infeksiyonu, soğuk algınlığı grip tanısı konulur. Birçoğu gereksiz antibiyotik tedavisi alır.
KOAH dünya genelinde ölüm nedenleri arasında ilk 5 sıradadır. 2020 yılında ölüm nedenleri içerisinde dünyada üçüncü sıraya yükseleceği hesaplanmaktadır. KOAH gelişmesinde en önemli risk sigaradır. Sigara, solunum sisteminin hava yollarında ve parankiminde kalıcı değişikliklere ve hasara neden olur. Bunlar sigara içilmeye başlanmasından itibaren başlar. Değişiklikler ve hasarın derecesi, içilen sigara miktarı ve süresi kadar kişinin duyarlığı ile paralellik gösterir. Değişiklikler ve hasar solunum kapasitesinin kaybı demektir. Bu kayıp süreklilik gösterir, geri dönüşümsüzdür. Kapasite kaybının derecesi % 50-60’ı bulmadıkça alevlenmeler dışında hastalık önemli belirtiye neden olmaz. Bu derecede kapasite kaybı belli istisnalar dışında en erken 25-30 yılda ortaya çıkar.Ağır efor gerektirecek aktiviteler dışında aktiviteler dışında kapasite kullanımı nadiren % 50 yi aşar. Sedanter hayatta solunum kapasitesinin çok az kısmı kullanılır. KOAH sinsi hastalıktır. Hastalığın seyrinin kişiden kişiye farklık göstermesi ve belirtilerin hastalığın başlangıcından erken 25-30 yıl sonra ortaya çıkması yanılgıya neden olur. Sigara içenler hastalıklarının farkına varamazlar. Tanı konulduğunda hastalık artık ileri evrededir. Toplumumuzda eğitim, sigara bilincinin artması, kapalı ortamlarda yasaklanması içenlerin oranlarında düşmeye neden olsa da hala yüksektir. Yaklaşık yüz sigara içenin en az 15-20 sinde KOAH gelişmektedir. KOAH tanısı alanların % 90’ı sigara içicisidir. Her evrede, sigaraya bağlı hastalığın ilerlemesini yavaşlatan kanıta dayalı tek ve en önemli tedavi yöntemi, sigarayı bırakmaktır.
Sonuç olarak, yukarıda kısa olarak bahsedilen astım ve KOAH, toplumlarda sık görülen kronik hastalıklardır. Sadece yaşam kalitesini bozmazlar, önemli ekonomik kayıplara neden olurlar. Hastalığa risk yaratan nedenleri ortadan kaldırmaya yönelik yaşam koşulları ve çevre faktörleri değiştirilebilir ve yeniden düzenlenebilir. Risk faktörlerine temas ve maruziyet engellenebilir. Hastalığın belirtilerine ve kontrolüne yönelik tedavi yöntemleri vardır. Bu yöntemleri kullanarak hastalığa rağmen sağlıklı yaşam mümkündür.