Çocuğun benzer yaş grubu tarafından sözel ya da fiziksel şiddete uğramasına akran zorbalığı diyoruz. İlkokul döneminde başlayan ve lise döneminin sonuna kadar devam eden bu süreçte birçok gencimizi/çocuğumuzu farkında olmadan kaybediyoruz. Küçümseyen sözler, alay etmek, eşyalarına izinsiz el koyma, ödevini yaptırma, arkadaş ortamından dışlama gibi zorba tutumlar akran zorbalığının göstergelerindendir. Bunun en son aşaması ise cinsel ya da fiziksel saldırıdır. Özellikle kimsenin görmeyeceği yerler tercih edilir. Akran zorbalığını en iyi fark edip uzmanlara yönlendirebilecek olan kesim ise öğretmenlerimizdir. Fakat akran zorbalığının çocuk üzerindeki olumsuz etkilerinin tam bilinmemesinden kaynaklı geçiştirildiğini ve gerekli müdahalenin yapılmadığını görüyoruz .. Oysa ki vaktinde müdahale edilmediğinde çocukta ciddi özgüven eksikliği, kaygı bozuklukları görülmektedir. Şiddetin her türlüsü bulaşıcı olduğundan okulda akran zorbalığına uğrayan çocuk evinde ailesine veya kendinden küçük kardeşine aynı zorbalığı uygulayabilir.
Akran zorbalığının önüne nasıl geçilebilir ?
Ev ortamı bizler için çok önemli. Çocuk ailede veya yakın çevresinde görmediği hiçbir hareketi uygulamaz. Öncelikle akran zorbalığı uygulayan çocuğun ebeveynleri incelenmelidir. Örneğin baba evde anne veya çocuklara duygusal/fiziksel şiddet uyguluyorsa, çocuk da okul arkadaşına uygulayacaktır. Çocuklarımızın eğitiminde en çok dikkat etmemiz gereken ise empati duygusunu aşılamak olmalıdır. Şiddetin kendine uygulandığında neler hissedebileceğini düşünen çocuk, arkadaşına bunu yapmaktan vazgeçecektir. Toplu ortamlarda sağlıklı iletişim kurmanın yolu ise insana saygı duymaktan geçer. Çocuk ise saygı duymayı toplumun en küçük birimi olan ailede öğrenir. Öğretilmeyen bir şeyin uygulanması beklenilmez.
İkinci kontrol noktamız ise öğretmenlerimiz. Sınıftaki durumu fark eden öğretmenimiz çocukları rehberlik servisine yönlendirmeli. Bu problem ise aileye anlatmadan geçiştirilmemeli çünkü fiziksel ya da duygusal şiddet maruz kalma ile artar. İkinci öğrenme noktamız olan okullarda ise adab-ı muaşeret adı altında dersler verilmeli ve bu sorunlar azaltılmalıdır. Ruh sağlığını korumak ve güzelleştirmek adına atılan her adım bir insanın hayatını ve ileride kuracağı aile hayatını da kurtaracaktır.
Çocuğunuzun akran zorbalığına uğradığını nasıl anlarsınız ?
İçine kapanıklık, aşırı sessizlik, mutsuzluk, okula gitmek istememe gibi belirtilerle çocuğunuzun akran zorbalığına uğrayıp uğramadığını anlayabilirsiniz. Çocuğunuza her gün neler yaptığını sormanız, iletişim halinde olmanız onun ruh halindeki değişimleri gözlemlemenize yardımcı olacaktır. Gerekirse okul değişimi yapabilirsiniz. Çocuğun duygu durumunda oluşan hasar için uzman destek almaktan çekinmemenizi öneririm. Bu dönemde yaşanan hasarlar kalıcı izler bırakabilir. Unutmayın ki çocuğunuzu gözlemlemek onu dış dünyanın saldırganlığından korumak ebeveyn olarak birinci göreviniz..
SAĞLIKLA KALIN..