Günümüzde bir çok birey ağrısı olmadıktan sonra diş hekimine başvuruda bulunmaz. Biz diş hekimleri her bireyin rutin olarak altı ayda bir herhangi bir diş problemi olmasa bile kontrole gelmesini öneririz. Altı aylık rutin kontrollerde amaç ağız ve diş sağlığını ilgilendiren problemlerin küçükken giderilmesi problemin ileriye taşınmamasıdır. Hastalarımız rutin diş hekimi kontrolü yaptırmadıkları zaman ağız içerisinde fırçalamanın zor olduğu bir bölgede sessiz şekilde başlayan hiç ağrı yapmayan bir çürük oluşabilir. Oluşan bu çürüğün erken tanısı yapılmadığı zaman diş kanal tedavisi ve hatta bazen çekim bile gerektirebilir.
Diş dokusu ağızda görünen kısım olarak üçe ayrılır. Bunlar; en dış dokusu mine ,onun altındaki doku dentin ve en iç dokuda pulpa odasıdır (sınır dokusu) . Çürükler dişimizin mine dokusundan başlayıp pulpa dokusuna doğru ilerler. Çürük sınırları mine dokusu içerisinde ise hasta ara sıra sızlama hisseder ve bu durumun geçici olduğuna inanır. Sınırlar dişin dentin dokusuna geldiğinde hastanın sızlama şikayetleri artar. Bu iki durumda da basit bir dolgu işlemi ile hastanın şikayetleri giderilebilir ancak çürük sınırları pulpa dokusuna geldiyse tedaviler daha karmaşık , komplike ve masraflı hale gelir. Bu durumda kuafaj işlemleri yada kanal tedavisi işlemleri uygulanması gerekebilir. Eğer biraz daha geç kalırsanız dişinizi kaybedebilirsiniz.
Ağrı hissetmeden diş hekimine gitmeniz dişlerinizi kaybetmenizi önler !
15 Haziran 2019
0
