Konuşma bozukluğunun nedenleri

Konuşma bozukluğunun nedenleri

Konuşma gelişimini yavaşlatan, engelleyen, engeli oluşturan ve sürdüren nedenler çok çeşitlidir. Bir kişide konuşma engeli oluşturan neden bir başka kişide herhangi bir engel oluşturmayabilir. Bazı bireyler çok hafif organik bir nedenden dolayı belirli biçimde kekeleme bozukluğu gösterirken bazı bireyler ise belirli yapısal bozukluğuna karşın kekeleme güçlüğü çekmeyebilir. Örneğin; bazı çocukların, yeni bir kardeşin doğumuyla konuşmaları gerileyerek bebeksi konuşmaya kolayca dönebilir; bazıları ise yeni doğan kardeşini umursamadan olağan konuşma gelişimini sürdürebilir.

Konuşma bozukluklarının nedenleri yapısal, işlevsel ve psikolojik bağlamda incelenmektedir.

İşlevsel Nedenler: Konuşma organları tam ve sağlam olduğu halde görevlerini yerine getiremez ya da yanlış görev yaptıklarında konuşma engeli meydana gelir. Ayrıca evde ikinci bir dilin konuşulması, konuşma dilinin kalitesiz oluşu, konuşmayı kazanma ve pekiştirme döneminde çocukla ilgilenecek bir yetişkinin olmayışı gibi nedenlerden dolayı konuşma organları beklenen konuşma görevini yerine getirmeyi öğrenememiş olabilirler. Çünkü konuşma işitme ve taklit yoluyla kazanılır. Yanlış ses duyulduğunda taklit sonucu çıkarılan sesler de yanlış olur. Birey, konuşması bozuk olan bir model ile etkileşimde bulunduğunda, ondan normal ve düzgün konuşma kazanmasını beklemek mümkün değildir. Konuşma öğrenilen bir beceri olduğundan, yanlış öğretilmesi sonucunda bireyde konuşma bozukluğu gerçekleşebilecektir.

Yapısal Nedenler: Bazı konuşma bozuklukları organik nedenlere bağlı olarak ortaya çıkar. Örneğin; dil kaslarının olağan işleyişten yoksun oluşu, dil altı sinir ve kas bağlantılarının dil ucuna kadar uzaması, dudakların yarıklığı, burunda et kitlesinin oluşu, dişlerin yokluğu ya da bozuk dizilişi, çenedeki kas ve sinirlerin bozukluğu, işitme kaybı, beyindeki konuşmadan sorumlu Broka merkezinin herhangi bir nedenle zedelenmiş olması konuşmayı olumsuz yönde etkileyebilir. Alt ve üst solunum yollarını olumsuz etkileyen uzun süreli ve ağır hastalıklar bazı bireylerde konuşma özrüne neden olabilir. Bu nedenlerin oluş zamanı ve biçimi konuşma engelinin başlatıcısı olduğu gibi, engelin devamını da sağlayabilir.

Psikolojik Nedenler: Bireyin duygusal yapısı da konuşmasını etkileyen bir etmendir. Bireyin ruhsal çalışma içinde olması, anne babanın uyum sorunları yaşamaları bireyin konuşmalarını olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Ayrıca, çocukların aşırı derecede duyarlı, çekingen ve utangaç olmaları da konuşma gelişimini etkileyen önemli nedenlerdendir. Diğer önemli bir neden de çocukların belirli bir olgunluğa gelmeden konuşmaya zorlanmalarıdır. 

Bu makale 18 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Kl. Psk. Asım Eren

Uzm. Psk. Asım EREN, 1970 yılında İzmit'te doğmuştur. Lise öğrenimini Ankara Atatürk Lisesi'nde bitirdikten sonra Hacettepe Üniversitesi Psikoloji Bölümünde başladığı lisans eğitimini başarıyla tamamlayarak Psikolog unvanı almıştır. Yüksek Lisansını ise İstanbul Maltepe Üniversitesi'nde yapmıştır.

13 yıl boyunca Saraybahçe Belediyesi Kreş Müdürlüğünde Psikolog olarak hizmet vermiş olan Uzm. Psk. Asım EREN, mesleki çalışmalarına şu anda Sonumut Psikolojik Hizmetler Merkezi'nde devam etmektedir. Ayrıca kendisi Lisans ve Yüksek Lisans eğitiminin yanı sıra Yeditepe Üniversitesi'nde Hipnoz eğitimi de almış ve Hipnoterapist unvanına sahip olmuştur.

Etiketler
İletişim
Uzm. Kl. Psk. Asım Eren
Uzm. Kl. Psk. Asım Eren
Kocaeli - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube