Bayramda sofranızdan kuş sütü eksik olsun

Bayramda sofranızdan kuş sütü eksik olsun

Uzun ve sıcak geçen Ramazan ayı sonrasında yaşanan bayram, tam bir ziyafet şölenine dönüşüyor. Ancak bu şölende yer alan yağlı yiyeceklerin, tatlıların çok tüketilmesi başta kalp olmak üzere birçok sağlık sorununa da yol açıyor. 

Bu sene oruç tutanlar, zorlu bir Ramazan süreci yaşadılar. Hem orucun yaklaşık 18 saat sürmesi hem de sıcaklar, oruç tutanları bir hayli zorladı. Durum böyle olunca Ramazan bayramı daha büyük özlemle beklenir oldu ve belli ki Ramazan Bayramı her şeyin A’dan Z’ye düşünüldüğü bayram sofralarıyla akıllarda yer edecek.

Tüm ailenin bir araya geldiği bayram sofralarında ne yazık ki yağlı yiyecekler, tatlılar, hamur işleri sofranın baş köşesinde yerini alıyor. Bir de bunun üzerine bayram ziyaretlerine gidildiğinde yenilmek durumunda kalınan tatlılar eklenince sağlığımızı ciddi anlamda riske sokuyoruz. Özellikle de kalp damar hastalıkları açısından…

Bayramın özellikle birinci günü aile bireylerinin hep birlikte mükellef sofralarda kahvaltı yaptığı, öğlen veya akşam yemeklerinin ziyafet havasında geçtiği sofraları bazı ciddi sağlık problemlerine neden olabilir. 1 aylık oruç dönemi ve uzun süreli açlıktan sonra insanlarda psikolojik olarak daha çok ve sık yemek, kalorisi yüksek şekerli gıdaları tüketmek gibi bir istek oluşuyor. Bayramda abartılı ve aşırı enerji alımına neden olacak beslenme tarzı ise özellikle kalp hastaları için ciddi sağlık sorunlarına ve kısa sürede hızlı kilo alımına neden olabilmektedir.Nerdeyse bir kuş sütünün eksik olmadığı bayram sofraları, kısa sürede hızlı kilo alımı için risk yaratmaktadır.

Önce psikolojinizi bayrama hazırlayın

Bayramlarda yaşanan en büyük sıkıntı, 1 ayın sonunda her şeyden fazlaca yeme isteğidir. Fakat kısa sürede bu kadar çok yemek yemek, bir süre sonra kişide kendini suçlu hissetme, enerji eksikliği, değersizlik hissi, uyuma isteği, konsantrasyon kaybı gibi birtakım depresif semptomlara yol açmaktadır. “Bayram sonrası bu olumsuz duygu ve kilo alımının yarattığı ruh hali, kişinin gereksiz laksatif ilaç kullanmasına ve abartılı çok düşük kalorili diyetlere kendini mahkum etme gibi davranış bozukluklarına yol açabilmektedir.

Kısa sürede fazla yemek yemenin davranış ve duygu bozuklukları kadar mide-bağırsak, kalp damar ve metabolizma sorunlarına da yol açabilir. Özellikle şeker ve hipertansiyon hastaları için dikkat edilmediği takdirde can sıkıcı komplikasyonlar ortaya çıkabiliyor. Yine hızlı ve fazla miktarda yemek yiyen kişilerde mide ağrıları ortaya çıkarken, artmış bağırsak gazlarının diaframı yukarı itmesi sonucu nefes darlığı gibi solunum problemleri, çarpıntı gibi kalp problemleri de meydana gelebiliyor. 1 ay boyunca sigaradan ve alkolden uzak kalan kişilerin, en azından bayram süresince hemen eski alışkanlıklarına dönmemeleri gerekir. Çünkü bayramda aşırı sigara içmek ve alkol tüketmek ve bunun yanında aşırı beslenmek, hipertansiyon ataklarını, kalp krizlerini ve akut gelişen başka ciddi sağlık problemlerini beraberinde getiriyor.

Bayram boyunca bunlara dikkat edin:

-Güne kahvaltı etmeden başlamayın. Ancak kahvaltınız ağır bir bayram kahvatısından ziyade esmer ekmek, az yağlı beyaz peynir, yumurta, domates ve taze sıkılmış meyve suyu içeren bir kalvatı olmalıdır. Böylece tokluk hissiniz artar. Ayrıca gün içerisinde bol bol su içmeyi de ihmal etmeyin.

-Aşırı yağlı yemeklerden ve kızartmalardan uzak durun. Yemeğe her zaman hafif bir salata ile başlayın. Özellikle kalp ile ilgili hastalıklarınız varsa tabağın yarısı salata veya sebze, ¼’ü protein, diğer ¼’ü karbonhidrat içermelidir.

-Yemekte ne yediğiniz kadar nasıl yediğiniz de önemlidir. Yemekleri ağızda yeterince çiğnemek beynin doygunluk hissini bir an önce uyarması açısından önemlidir. Sağlıklı bir öğün süresi 20 dakikadan az olmamalıdır.

-Bayramın vazgeçilmezi tatlıları tüketirken ise ayrı bir özenli davranmak gerekiyor. Şerbetli tatlılar yerine mümkün mertebe sütlü tatlıları ve meyve tatlılarını tercih edin. Ayrıca günde 1 kez küçük bir porsiyon tüketin. Aşırı kiloluysanız ya da şeker hastasıysanız muhakkak tatlıdan uzak durun.

 

Bu makale 17 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Ali Metin Esen

Prof. Dr. Ali Metin Esen, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı lisans eğitimini başarıyla tamamlayarak 1995 yılında Tıp Doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise, İstanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü tamamlayarak 2001 yılında Kardiyoloji Uzmanı olmuştur. 2003- 2015 yılları arasında Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Kliniği'nde, 2009-2015 yılları arasında Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Klinik Şefi,2011-2014 yılları arasında Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Hastane Başhekimi, 2009-Halen: Sağlık Bakanlığı Tıpta Uzmanlık Kurulu Kardiyoloji Müfredat Belirleme Komisyon Üyesi,2011-2012: Türk Kardiyoloji Derneği Girişimsel Kardiyoloji Birliği Genel Sekreteri,2015-2018: Şişli Memorial Hastanesi Kardiyoloji Kliniği'nde görev ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
linkedin
instagram
youtube
Prof. Dr. Ali Metin Esen
Prof. Dr. Ali Metin Esen
İstanbul - Kardiyoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube