Yüz seyirmesi (hemifasial spazm ) tedavisi

Yüz seyirmesi (hemifasial spazm ) tedavisi

Göz, ağız, bazende boyun bölgesindeki kasların istem dışı, gayri-iradi, kendiliğinden zaman, zaman kasılmalarıdır. Yüz seyirmeleri tipik olarak gözün etrafında başlar daha sonra diğer ağız etrafındaki yüz kaslarına sirayet eder. Seyirmeler başlangıçta çok seyrek sıklıkta gelirken daha sonraları daha sık olarak gelir. Seyirmeler çoğunlukla yorgunluk, stress, anksiyete, heyecan esnasında artarken istirahat ve uyku esnasında azalmaktadır.

Yüz seyirmelerinin genel özellikleri: Bu hastalık 100 000 kadın da 14- 15, 100 000 erkek arasında 7- 8 kişide rastlanmaktadır. En sık 40-60 yaşlarında görülmelerine rağmen 70 yaşlarda 100 000 kişide 40 kadar çıkmaktadır. Kadınlar erkeklere göre iki kat daha fazla etkilenmektedir. Tüm yüz seyirmelerinin % 1-2 sinde ailevi geçiş bildirilmiştir.

Yüz seyirmelerinin klinik özellikleri: Yüz seyirmeleri aralıklı harketlerle seyreden kronik seyirli bir hastalık olup, hastalar yüz kaslarında ağrısız, tekrarlayıcı, gelip geçici titreme hareketlerinden bahsederler. Yüzün tek tarafındaki kaslarda aralıklı düzensiz kasılmalar olup bu kasılmalar tek taraflı göz çevresindeki kaslarda başlar sonraları ağız etrafındaki kaslarda bazende boyun kasların da bile görülür. Bu istemsiz hareketler hasta tarafında durdurulamaz özellikle heyecan, anksiyete, konuşma, çiğneme ve efor esnasında artar, uyku
esnasında % 80 olguda gözlenebilir Yüz seyirmelerinin sebeb ve oluşumu: Yüz seyirmeleri iki grubda sınıflandırılmaktadır:

1: Primer (birincil) yüz seyirmesi : Bu tip yüz seyirmesi aynı tarafta yüz siniri felci olmaması, atar damar basısı dışında lezyon olmaması ve kronik gidişli olması genel özelliğidir. Bu tip hastalarda bir atar damar yüz sinirine bası oluşturarak sinirdeki fizyolojik iletimi engelleyerek seyirmelere neden olmaktadır.

2: Sekonder (ikincil) yüz seyirmesi genellikle altta yatan başka hastalıklar yüz seyirmesinden sorumludurlar bunlardan; (Kafa travması,beyin tümörleri,beyin damar hastalıkları,multipl skleroz) Yüz seyirmelerinin teşhisi: Kapsamlı bir nörolojik muayene: yüz seyirmelerinde yüz kaslarının hareketlerinin görülmesi bu hastalığın tanısında çok önemlidir. Hastanın konuşması veya heyacanlanması bu hastalığın görüntüsü olan seyirmeleri görünür hale getirir. Primer yüz seyirmelerinde nörolojik muayene genellikle normaldir. Buna karşılık sokonder seyirmelerde ise sebeb olan hastalığın beyinciğe veya diğer komşu beyin sapı sinirlerin basısına ait nörolojik bulgularına neden olabilir. Teşhiste Görüntüleme yöntemlerinden beyin Magnetik Rezonans (MR) tekniği hem primer hemde sekonder yüz seyirmelerine neden olan sebebi ortaya çıkarmaktadır. Burada bu tekniği kullanırken özellikle yüz sinirine ait bir araştırma ve inceleme yapmak önemlidir.

3: Yüz sinirinin fizyolojik ileti çalışmalarından EMG( eloktromyelografi) tekniği ise bu yüz sinirini taklid eden bazı hastalıkları ayırd etmek için önemlidir.
Yüz seyirmelerinin ayırıcı tanısı:

1: Fasial tik: Yüz kasları dışında vucudun diğer kaslarında benzer istemsiz hareketler olmasıdır. Hemifasial spazmdan farkı hareketlerin kısmen baskılanmasıdır.

2: Blefarospazm: İki taraflı simetrik ve senkron göz kaslarının tutulması ile hemifasial spazmdan ayırd edilir.

3: Oromandibüler distoni: altyüz, çene,dil, boğaz ve ağız kaslarında tekrarlayıcı ve devamlı kasılmalar vardır göz kasları tutulmaz.

4: Fasial miyokimi: Yüz kaslarında devamlı ve dalglara benzer istemsiz kasılmalardır.

5: Tardif disknezi: Yüz, boyun, kollarda sterotipik hareketlerdir. Gövdede dönme, yüzde buruşma hareketleri tipiktir.

6: Fokal epilepsi nöbetleri: Yüzün bir yarısını etkileyen fokal saralar yüz seyirmelerine karışır.

7: Psikojen: Geceleri uykuda olmazlar.

Yüz seyirmelerinin tedavisi: Tıbbı tedavi: Burada kullanılan ilaçlarlardan: karbomezapin, antikolinerjikler, baklofen, haloperidol, gabapentin, ve diğer ilaçların amacı sedasyondur. Belki bu ilaçlar sadece hafif vakalarda ve cerrahi teknikler uygulanamayan hastalarda düşünülebilir. Bunun dışında yüz seyirmelerinin tedavi seçeneği olarak düşünülmemelidir. Bu tedavi etkisi sınırlıdır.

Botiliniyum toksin enjeksiyonu: Asetil kolin sinapsını inhibe ederek hedef organda nöronal aktivite kaybıne neden olur. İlk defa 1985 yılında yüz seyirmelerinde kullanılmış başarı oranı farklı raporlara göre %75-90 ulaşmakta etki süresi birkaç ay ile sınırlı olmakta mutlaka tekrarlanması gerekir. Göz kuruluğu, göz kapağında ve yüz kaslarında felçler, çift görme, aşırı göz yaşı salgılanması gibi komplikasyonları vardır. En sık yan etkisi % 20 oranında göz kapağı düşüklüğüdür bu tedavinin en önemli dezavantajları yüksek maliyeti ve tekrarlı
enjeksiyon ihtiyacıdır.

Cerrahi tedavi: Bu tedavi seçeneği bu hastalıkta radikal ve altın standart tedavi yöntemi cerrahi mikrovasküler dekompresyondur (MVD). Bu cerrahi tedavi seçeneğinde iki ana endikasyon vardır.

1: Tekrarlıyan botoks enjeksiyonları veya tıbbı tedavi seçenekleri uygulandığında,,

2: Her türlü ilaç tedavi seçenekleri uygulandığında,

Yüz seyirmesi hastanın özellikle yaşam koşullarını etkiliyenlerde cerrehi tedavi yöntemi kalıcı, mükemel kozmetik sonuca ulaşmak için önerilir. Günümüzde tecrübeli ellerde yapılan geniş donanımlı hastanelerde yapılan mikrocerrahi dekompresyon ameliyatları oldukça düşük komplikasyon oranı
vardır. Yüz seyirmesi cerrahisi sonucu estetik sorun, hastaların beklediği kozmetik sonuç elde edilmektedir.

Bu makale 7 Temmuz 2020 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Hidayet Akdemir

Prof. Dr. Hidayet AKDEMİR, 2 Mart 1954 tarihinde doğmuştur. Lisans öncesi öğrenimini 1972 yılında Nevşehir Lisesi'nde bitirmiştir. 1973 yılında Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1979 yılında tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise 1983- 1988 yılları arasında Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroşirürji Anabilim Dalı'nda yaparak Nöroşirürji uzmanı olmuştur. Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroşirürji Anabilim Dalı'nda 1998 -1990 yılları arasında Öğretim Üyesi olarak, 1990-1995 yılları arasında Yardımcı Doçent olarak, 1995 yılında Doçent olarak, 1997 yılında ise Profesör olarak görev yapan Dr. AKDEMİR, aynı kurumda 1997-2005 yılları arasında Nöroşirürji Anabilim Dalı Başkanı olarak idari görev yapmıştır. 1992 yılında İsviçre Zurih Üniversitesi Nöroşirürji Kliniği'nde Observer olarak çalış ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
Etiketler
Hemifasial spazm
Prof. Dr. Hidayet Akdemir
Prof. Dr. Hidayet Akdemir
İstanbul - Beyin ve Sinir Cerrahisi
Facebook Twitter Instagram Youtube