Karpal tünel sendromu ve tedavisi

Karpal tünel sendromu ve tedavisi

Karpal Tünel Sendromu ve Tedavisi      


El-bilek sendromu olarak da bilinen Karpal Tünel Sendromu (KTS), ellerde ağrı ve uyuşma ile başlayan ve bu şikayetlerin özellikle geceleri daha da şiddetlendiği bir hastalıktır. Tuzak nöropatiler içerisinde en sık rastlanan KTS, boyundan başlayarak ele kadar uzanan median sinirin el bileği çevresinde geçtiği kanalda, transvers karpal ligaman adı verilen fibröz kılıf tarafından basılanmasıyla ortaya çıkar.

Kimlerde görülür?


Kırk yaşın üzerinde ve kadınlarda belirgin olarak daha sık oranda rastlanan bu hastalık, özellikle elini iş amacı ile yoğun olarak kullananlarda (el işi ile uğraşanlar, çiftçiler, bilgisayarla çalışanlar,  vb.) görülür. Ayrıca, pek çok sistemik hastalık ve travmatik nedenlerle ilişki olarak da ortaya çıkabilir. Kolles kırığı, travmatik el kemik kırıkları, osteofitler (kemik çıkıntıları), tenosinovitler, Paget hastalığı, romatoid artrit, diyabet, gut, akromegali, tüberküloz, gebelik, doğum kontrol hapı kullanımı, multipl myelom KTS’na neden olabilir.

Tanı nasıl konur?


El bileğine bastırılınca hassasiyet ve ağrı (Tinel bulgusu), el bileği bükülüp bir süre bekletildiğinde başparmak, işaret parmağı ve orta parmakta uyuşma, keçeleşme ve ağrı (Pozitif Phalen testi) ortaya çıkması KTS’unun objektif klinik bulgularıdır. Ayrıca, ilerlemiş olgularda, avuç içindeki kaslarda erime (Tenar atrofi) ve başparmakta güçsüzlük de görülebilir. Klinik bulguların yanında, sinir ileti (Elektrofizyolojik) testler de KTS tanısının konulmasında, takibinde ve ayrıca boyun fıtığı, polinöropatiler ve diğer tuzak nöropatiler gibi benzer şikayetlere neden olabilen hastalıkların ayrımında önemli rol oynar.

Nasıl tedavi edilir?


Tedavide amaç, ağrı, uyuşukluk, keçeleşme, kas gücü kaybının önlenmesi ve el işlevlerinin sürdürülmesidir. Hafif olgularda, ilaç ve fizik tedavi ilk seçenekken, orta ve ağır olgularda cerrahi tedavi gerekmektedir. El bileği ateşli, fizik tedavi uygulamaları, lokal streoid enjeksiyonları, B6 ve B12 vitaminleri, steroid dışındaki iltihap önleyici ilaçlar, cerrahi dışındaki konservatif tedaviyi oluşturur.

Cerrahi tedavi nasıl yapılır?


Cerrahi tedavi, lokal anestezi altında yapılır. Avuç içine uzunlamasına yapılan bir kesiyle yapılan klasik cerrahi dekompresyonun yanında minimal (1-2 cm’lik) bir kesiyle yapılan mikrocerrahi yaklaşım ve son zamanlarda endoskopik girişim halen uygulanmakta olan cerrahi yöntemlerdir. Cerrahi tedavide amaç, çeşitli nedenlerle kalınlaşmış olan transvers karpal ligamanın (Fleksör retinakulum) kesilerek baskı altında olan median sinirin rahatlatılmasıdır. Cerrahi sonrası, el bandajı ve atel uygulanabilir. Hastalar genelde aynı gün taburcu edilirler. Cerrahide başarı genel olarak %90’ın üzerinde olup, geceleri daha sık olan elde uyuşukluk ve ağrı cerrahi sonrası erken dönemde iyileşmektedir. Hastalar, üç gün sonra banyo yapabilmekte ve on gün içinde de stres topu ile el egzersizlerine başlayabimektedir.

Bu makale 12 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Serdar Baki Albayrak

Doç. Dr. Serdar Baki Albayrak, tıp eğitimini 1998 yılında Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tamamladı ve ardından hayat boyu adanma duygusuyla başladığım nöroşirürji uzmanlık eğitimini İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'nde 2004 yılında tamamlayarak uzman doktor unvanını aldı. Yine 2004 yılında Süleyman Demirel Üniversitesi'ndeb de Yardımcı Doçent unvanını aldı.  Dr. Albayrak, 2006 ile 2007 yıllarının Mayıs tarihleri arasında bir yıl süresince burslu olarak Helsinki Üniversite'sinde beyin anevrizmaları ve damarsal hastalıkların mikrocerrahi tedavisi konusunda üst ihtisas (klinik fellowship) gördü ve ardından da Amerikan Tıp Denklik Sınavında geçerli puanı alarak, 2007 yılı ile 2008 yılınının Temmuz ayları arasında bir yıl süresince Amerika Birleşik Devletleri, Boston'da, dünyanın en prestijli üniversitesi olara ...

Prof. Dr. Serdar Baki Albayrak
Prof. Dr. Serdar Baki Albayrak
İstanbul - Beyin ve Sinir Cerrahisi
Facebook Twitter Instagram Youtube