Kanserle kaliteli yaşamak: kanser psikolojisi,

Kanserle kaliteli yaşamak: kanser psikolojisi,

Kanserle kaliteli yaşamak: Kanser psikolojisi,

Kişinin her zaman alışık ve bildik olduğu günlük sağlıklı yaşantısına birden bire neredeyse ölümle özdeşleşmiş bir hastalığın (kanser) girmesi, kaçınılmaz olarak bazı değişimlere yol açar; tıbbi testler, bekleme odaları, hiç alışık olunmayan terimler ve tedavi yöntemleri.... Tüm bunların sonucu kişi eskiye yabancılaşır ve alışık olmadığı yeni bir role bürünmek zorunda kalır. Bu yabancı bölgede kişi korku, acı ve zaman zaman da zayıf duruma düşmenin sıkıntısını yaşar. Yalnızlık, öfke ve belirsizlik duygusu sanki tüm yukarıdakilerin farklı bir özetidir.

Yukarıda sözü edilen karamsar süreç kanser ya da benzeri uzun süreli hastalığı olanların büyük bir yüzdesinin yaşadığı bir süreçtir. Bu süreç yaşanırken neredeyse her 2 kanser hastasından birisinde tedavisi gereken bir psikiyatrik hastalığa rastlanmaktadır (örneğin kanser depresyon 4 kat fazla görülür). Bu psikiyatrik rahatsızlıkların yaklaşık yüzde doksana yakını direkt ya da dolaylı olarak hastalığın kendisi ya da yaşanan süreçle ilişkilidir.

Kanser ve psikiyatrik yardım:

Bu zor süreç ve sorunlara bağlı olarak psikiyatrik yardım almanın önemi büyüktür. Bu yardım bireysel ya da grup terapileri ya da bunların bir birleşimi biçiminde uygulanır.

Psikoterapi ve kanser: Davranışçı, bilişsel, psikanalitik, gestalt, destekleyici, dışa-vurumcu (expressive) terapi tekniklerinin hemen hepsinin ağrı, özgüven, kendini algılama, kontrol duygusunu dolayısı ile yaşam kalitesini arttırdığı ve psikiyatrik sorun yüzdesini azalttığı bildirilmektedir.

Grup terapileri ve kanser: Kanserde ve benzeri kronik rahatsızlıklarda sosyal izolasyon ile erken ölüm, sosyal destek ile uzun yaşam arasındaki ilişki uzun zamandır bilinmektedir. Bu nedenle sosyal desteğin ağırlıklı olarak kullanıldığı ve destekleyici tarzda yapılandırılmış grup terapileri giderek yaygınlaşmaktadır. Merkezimizde kullanılmakta olan destekleyici-dışavurumcu (supportive-expressive) grup terapi tekniği, bu gün birçok ülkede başarıyla kullanılmakta olan ve araştırmalarla etkinliği vurgulanmış bir terapi tekniğidir.

Amacımız her hastamıza yabancı olan kanser sürecini daha tanıdık, baş edilebilir bir hale getirebilmek, sağlanılacak sosyal ortamla zor günlerde sıkıntıların hafifletilmesini sağlamaktır. Kurban psikolojisinden kurtulup, yüksek özgüvenle yaşamın keyfini çıkarabilen, ölüm, korku, yalnızlık gibi konularla güvenli grup ortamında yüzleşebilen ve bu konuları bastırmaya harcanan enerjiyi, daha keyifli bir yaşam tarzına harcamayı hedefleyen danışanlara yardımcı olabilmek umudu ile...

Bu makale 8 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Dr. Mehmet Levent Soylu

Uzm. Dr. Mehmet Levent SOYLU, 1965 yılında Adana'da doğmuştur. Liseyi Tarsus Amerikan Lisesi'nde bitirdikten sonra Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini başarıyla tamamlayarak tıp dokotru unvanı almıştır. İhtisasını ise yine aynı fakültede yapmış ve Psikiyatri Uzmanı olmuştur. 1 yıl boyunca Tavistok'da Cinsel taciz tedavisi ve Londra Psikiyatri Enstitüsü'nde “Evlilik ve Cinsel Terapileri” eğitimi görmüş olan Uzm. Dr. Mehmet Levent SOYLU,  Evlilik ve Cinsel Terapileri hakkında 20’den fazla bilimsel yayın ve makale sahibidir. Ayrıca “Erken Boşalmada Kendi Kendine Tedavi" adlı bir kitabı ve “Kadın Cinsel Sorunları” ile ilgili baskıda olan ikinci bir kitabı bulunmaktadır. 1997 yılında cinsel rollerle ilgili yapmış olduğu bir projesi TÜBİTAK tarafından desteklenmiştir. Uzm. Dr. Mehmet Levent SOYLU, 15 yıldır Cle ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
instagram
Etiketler
Kanser ve tedavi süreci
Uzm. Dr. Mehmet Levent Soylu
Uzm. Dr. Mehmet Levent Soylu
Adana - Psikiyatri
Facebook Twitter Instagram Youtube