Tekrarlayan sinir bozucu düşünceler sürekli aklınıza takılıyor mu?

Tekrarlayan sinir bozucu düşünceler sürekli aklınıza takılıyor mu?

DİKKAT

Tekrarlayan sinir bozucu düşünceler sürekli aklınıza takılıyor mu?

O düşünceyi kafanızdan atana kadar aynı şeyi tekrar tekrar yapıp duruyor musunuz?

Bu düşünce ve hareketlere engel olamayacağınızı mı düşünüyorsunuz?

O halde aşağıdaki satırları mutlaka okuyunuz

Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB)
Aşağıda anlatılanlar yaşadıklarınıza benziyor mu?

Kendinizi bir dizi istenmeyen ve rahatsız edici bir düşünce süreci içerisinde sıkışmış mı hissediyorsunuz? Herhangi mantıklı bir nedeni olmamasına rağmen, kendinizi aynı şeyleri tekrar tekrar yapmak zorunda mı hissediyorsunuz? Lütfen aşağıdaki sorunlardan sizin durumunuza uyanları işaretleyiniz

5 Aklıma sürekli olarak sinir bozucu görüntü ve düşünceler geliyor

5 Ne kadar istersem isteyeyim bu düşünce ve görüntülere engel olamayacakmışım gibi hissediyorum

5 Sayma, bir şeyleri kontrol etme, ellerimi yıkama, cisimlerin yerlerini düzenleme gibi davranşları sürekli olarak tekrar etmekten kendimi alamıyorum.

5 Dikkatli olmadığım takdirde korkunç şeyler olabilir diye çok endişeleniyorum.

5 Birini zarar verme korkum var ama asla incitmeyeceğimi biliyorum.

Yukarıdakilerden bazılarını işaretlediyseniz OKB hastası olma ihtimaliniz var demektir.

OKB, tedavi edilmesi gereken ciddi bir hastalıktır.

Bu hastalığa yakalanmış olmanız sizin hatanız değil, ıstırap çekmeyin. Nasıl yardım alabileceğinizi öğrenmek için buradaki yazıları okuyun. Unutmayın normal hayatınıza geri dönebilirsiniz.

1.    Obsesif kompulsif bozukluk nedir?

Gerçek bir hastalık olan OKB ilaç ve terapi ile tedavi edilebilmektedir.

Bu hastalığa yakalandıysanız tekrarlayan sinir bozucu düşünceler aklınıza takılır. O düşünceyi kafanızdan atana kadar aynı şeyi tekrar tekrar yapar durursunuz. Bu düşünce ve hareketlere engel olamayacağınızı düşünürsünüz.

Bu sinir bozucu düşünce ve görüntülere “obsesyon (saplantı)” denir. Aşağıda bir kaç örnek verilmiştir:

·       Mikrop korkusu

·       Yaralanma korkusu

·       Başkalarını yaralama korkusu

·       Rahatsız edici dinsel düşünceler

·       Rahatsız edici cinsel düşünceler

Bu düşünceleri kafanızdan atmak için tekrar tekrar yaptığınız hareketlere de “kompulsiyon (zorlantı)” denir. Aşağıda bir kaç örnek verilmiştir:

·       Sayma

·       Temizlik

·       Bir şeyleri kontrol etme

2.    OKB ne zaman başlar ve ne kadar sürer?

Genellikle çocukluk ya da gençlik yaşlarında başlar. Yardım alınmazsa ömür boyu sürebilen OKB, ailesel geçişli de olabilir.

3.    Bu hastalığa yakalanan tek kişi ben miyim?

Hayır, yalnız değilsiniz. Her yıl milyonlarca insan bu hastalığa yakalanmaktadır.

4.    Ne yapabilirim?

İstenmeyen düşünce, korku ve tekrarlayan hareketlerinizi psikiyatristinizle konuşun ve bunların günlük hayatınızı nasıl etkilediğini anlatın. Başka bir hastalığınız olup olmadığını belirlenmesi için genel bir muayeneden geçin.

5.    Doktor (psikiyatrist) veya danışman (psikolog) bana nasıl yardım edebilir?

Böyle bir yakınmanız olduğunda mutlaka bir psikiyatri doktoruna başvurmanız gerekir. Doktorunuz yakınmalarınızın başka bir tıbbi durumdan mı, yokda ruhsal sıkıntılardan mı kaynaklandığını ayırt edebilmek için gerekli muayene ve tetkikleri yapacaktır. Doktorunuz yönlendirmeden ilk olarak hekim dışı kişilere başvurmak (psikolog vs) bazı ciddi tıbbi hataların yapılmasına ve tanı konmada gecikmelere yol açabilir.

Psikiyatristiniz istenmeyen düşünce ve tekrarlayan hareketlerden kurtulmanız için ilaç yazabilir. Yazacağı ilaç aynı zamanda kaygı ve korku hissini de azaltacaktır. İlacın etkisini göstermesi bir kaç haftayı bulabilir.

Psikiyatristiniz gerekli görürse kendisi ile ya da önereceği özel eğitim almış bir danışmanla konuşma tedavisi  çoğu OKB hastasına yardımcı olmaktadır. Kaygılarla başa çıkmanıza yardım eden ve tekrarlayan hareketler yapmayı bırakmanızı sağlayan bu konuşmalara terapi adı verilir.

OKB pek çok farklı şekilde kendini gösterebilir. Aşağıda bir hastanın yaşadıkları anlatılmaktadır:

“Halka açık mekanlarda hiçbir kapı ve masaya dokunamıyordum. Son derece saçma olduğunu bilmeme rağmen ölümcül bir mikrop bulaşmasından korkuyordum. Bundan o kadar çok korkuyordum ki neredeyse hiç dışarı çıkamıyordum. Herhangi bir şeye dokunduğumu hissedersem saatlerce yıkanıyordum. Bazen öyle çok yıkanıyordum ki derim kızarıyor, inceliyor ve hatta kanıyordu”

“Önceleri gidip bir yerlerden yardım almaktan utanıyordum, ama daha sonra bir arkadaşımın da ısrarıyla doktora gittim. İyi ki gitmişim. Doktorumun verdiği ilaçları kullandım ve bir danışmana giderek terapiye katıldım. Sonunda mikrop korkumla başa çıkmayı başardım ve çaresizce yıkanmayı bıraktım.”

Bu makale 18 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Aytül Çorapçıoğlu Özdemir

Prof. Dr. Aytül ÇORAPÇIOĞLU ÖZDEMİR, lisans öncesi öğrenimlerinin ardından Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1990 yılında başarıyla tamamlayarak Tıp Doktoru unvanı almıştır. 1996 yılında ise, İhtisasını tamamlayarak Psikiyatri Uzmanı olmuştur. 1996-1998 yılları arasında psikiyatri uzmanı olarak Kocaeli Üniversitesi Mediko Sosyal Birimi’nde çalışmış, 1998 yılında Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı’na ''Yardımcı Doçent Doktor'' olarak atanmıştır. Aynı yıl Psikiyatri Doçenti, 2004 yılında da Psikiyatri Profesörü de olmuştur. Prof. Dr. Aytül ÇORAPÇIOĞLU, Türkiye Psikiyatri Derneği ve Konsültasyon Liyezon Psikiyatrisi ve Psikiyatrik Tıp Derneği kurucu üyesi ve Türkiye Psikiyatri Derneği “Birinci Basamakta Psikiyatri” çalışma birimi koordinatörlüğü yapmış ve yurt dışı ve yurt içinde yay ...

Etiketler
Obsesif kompulsif bozukluk tedavi yöntemleri
Prof. Dr. Aytül Çorapçıoğlu Özdemir
Prof. Dr. Aytül Çorapçıoğlu Özdemir
İstanbul - Psikiyatri
Facebook Twitter Instagram Youtube