-"Doktor günde en az 2.5 lt su iç dedi ama içemiyorum"
-"Su içince midem bulanıyor, canım istemiyor"
Peki ya sebep su kaynaklarınızın temiz olmaması ise? Bunu hiç düşünmüş müydünüz?
Su içince mideniz bulanıyorsa, canınız su içmek istemiyorsa bunun mutlaka bir anlamı olmalı.
Eğer ki PLASTİK şişe veya damacana kullanıyorsanız ve/veya çeşme suyu ile yemek pişiriyorsanız ve vücudunuz kullandığınız suya "HAYIR" diyorsa, suyun kalitesi üzerinde durup düşünmek gerekir.
Kurşun borulardan yapılmış su tesisatlarından ağır metallerin suya karışmış olması veya plastik şişe ve damacanalardan BPA (Bisphenol A) başta olmak üzere birçok toksik maddeyi tüketiyor olmanız yüksek olasılık. Ağır metallerin otoimmun hastalıklara , geçmeyen ağrılara, sinir sıkışması benzeri şikayetlere, hafıza sorunları, sisli-puslu zihin, kilo artışı, kemik iliği sorunları hatta lösemi-aplastik anemiye bile yol açtığını biliyoruz. Keza BPA adlı maddenin de çocuklarda erken ergenlik, yetişkinlerde hormonal hastalıkların altta yatan sebebi olduğunu da biliyoruz.
Su kaynaklarınızın temiz, tükettiğiniz suyun vital yani size hayat enerjisi veren su olması çok önemli.
O zaman lütfen:
1) Cam damacana, cam şişe kullanınız.
2) Mümkünse su ısıtıcısı-kettle da cam hazneli olsun.
3) Okula giden çocuklarınıza, yanınıza aldığınız termosa dikkat ediniz, yine cam olsun.
4) Cam kaynaktan su kullanır ancak tencere tavanız alüminyum, nikel içerirse yine suyun vital özelliğini yitirirsiniz. Granit bazlı seramik tencere, dökme demir çelik, cam, toprak kaplar en sağlıklı seçimlerdir.
Daima hatırlayınız ki yedikleriniz ve içtikleriniz sizin ya besininiz ya da zehriniz olacaktır. Farkı yaratan ne yediğiniz-ne içtiğiniz ve nasıl yediğiniz-nasıl içtiğinizdir.
