Yapılan değerlendirme sonucunda şikâyetlerin hafif derecede olduğu ve yaşam kalitesini bozmadığı saptanırsa bekle-gör denilen bir yaklaşım uygulanır. Bu yaklaşımda hastalara yaşam tarzında bazı değişiklikler ve düzenlemeler önerilerek; hastalar belli periyotlarla kontrole çağrılır. Bu öneriler;
Gece idrara kalkmamak için akşamları daha az sıvı tüketilmeli. Uykudan 2 saat önce sıvı alımı bırakılmalı. Uzun yolculuklar öncesinde veya sırasında sıvı alımı azaltılmalı.
Daha fazla idrar üretimine ve idrar kesesinde hassasiyete yol açacağı için alkollü ve kafeinli içeceklerden uzak durulmalı.
Haftada 2 veya 3 kez spor yapılmalı. Hareketsizlik idrar yapmayı güçleştirecek ve idrar yapamamaya (üriner retansiyona) sebep olacaktır.
Dengeli ve çok yönlü beslenilmeli.
Alt karın bölgesi her zaman kuru ve sıcak tutulmaya çalışılmalı. Soğuk ve nem idrar yapma ihtiyacını artırır ve idrar yolu enfeksiyonuna sebep olabili>
Her idrar yapıldığında mesane tam boşaltılmalı. Oturarak idrar yapmak tercih edilmeli.
İşeme sonrası idrar kesesinin tam boşalmadığı hissediliyorsa, 5 dakika sonra tekrar idrar yapmak denenmeli.
İşeme sonrası yumurtalığın alt kısmından parmaklarla idrar kanalı (üretra) üzerine basınç uygulanmalı ve penis tabanından baş kısmına doğru sıvazlanarak idrarın son damlalarının dışarı atılması sağlanmalı.
Sıkışma hissi olduğu zaman, hasta idrarını bir müddet “bekletmeye ve tutmaya” çalışmalı. Böylelikle idrar kesesinde daha fazla idrar biriktirme sağlanabilir ve idrar yapma sıklığı azaltılabilir.
Kabız olunmamalı ve bunun için beslenme tarzında düzenleme yapılmalı.
Soğuk havaya aniden maruz kalmaktan sakınılmalı ve alt karın bölgesi sıcak tutulmalı.