İnsanların hareketini sağlayan bacaklarda bulunan eklemler devamlı yük altındadır. Çeşitli kolaylaştırıcı faktörler (şişmanlık, ağır işlerde çalışma, aşırı aktivasyon ) yanında kişisel yapısal yatkınlık sonucu bu eklemler yıllar içinde aşınır ve önceleri sadece aktivasyonla ortaya çıkan bu ağrılar hastalık ilerledikçe devamlı bir hal alır. Bu genel sebeplerin dışında romatizma, travma, enfeksiyon gibi pek çok sebep eklem yüzlerinin bozulmasına ve buna bağlı kireçlenmeye yol açabilir. Sebep ne olursa olsun sonuçta kireçlenmede eklem yüzünü oluşturan ve kemikten tamamen farklı bir yapıda bulunan kıkırdak dokusu aşınır, incelir ve bir zaman sonra tamamen ortadan kalkar. Bu durumda hastalık en ileri halini almıştır ve hasta yürürken artık kemik-kemiğe sürtmektedir. Hasta hareketlerini çok ağrılı bir şekilde zorlukla yapmaktadır. Yaşam kalitesi tamamen bozulmuştur. Hasta hayattan kopar ve bir köşeye çekilerek ağrılar içinde bir hayata katlanmak zorunda kalır.
Tedavide artık hareket için uygun olmayan bu eklemler çıkarılmakta, suni eklemler kemik uçlarına monte edilerek ağrısız yürümeye elverişli yapılar elde edilmektedir. Yılda dünyada yaklaşık 2 milyon kişiye protez adı verilen bu eklemlerden takılmaktadır. Bu sayının büyüklüğü, tedavi metodunun güvenirliliğini ve tedavi gücünü gösteren bir bulgudur. Son yıllarda protez dizaynında ve kullanılan malzemedeki gelişmeler, cerrahi teknikteki ilerlemeler bu ameliyatları rahatlıkla hastalarımıza tavsiye edebilir hale gelmemizi sağlamıştır.
