Evlilikteki beklentiler gerçekçi mi?

Evlilikteki beklentiler gerçekçi mi?

 Son yıllarda evliliklerde yaşanan sorunlarının çoğalması, buna bağlı olarak boşanmaların ve kadın cinayetlerinin artması gözleri bir kez daha eşler arası iletişimin kalitesine çevirme gereğini ortaya koydu.

Evliliklerde, eşler arasındaki sorunlara baktığımızda; gerçekçi olmayan veya karşılan(a)mayan beklentiler, iletişim eksikliği, sorumlulukların yerine getirilmemesi, gideril(e)meyen ihtiyaçlar en çok karşılaşılan sorunlar olarak karşımıza çıkmaktadır.

‘Beklenti’ konusunu ele almak istememin nedeni; gerçekçi olmayan veya karşılan(a)mayan beklentilerin sadece evlilik sırasında değil, hayatın her aşamasında karşılaşma olasılığının yüksek bir sorun olması.

Çoğu kişinin, evlilik öncesinde evliliğe dair beklentileri vardır. Bu beklentiler kişiden kişiye değişir. Bu değişimde yaşanan bölgenin, ailenin yetiştirme tarzının, kişinin eğitim durumunun etkisi vardır.

3 yıl önce yaptığımız evlilik beklenti anketinde, kadınların eşlerinden beklentileri; eşinden sevgi ve değer görmek, ilgilenilmek, eşiyle iletişim kurmak, ev işleri ile çocuk bakımında eşinden destek görmek, doğum günü, evlilik yıl dönümü gibi özel günlerin hatırlanması gibi beklentilerdir.

Ankette erkeklerin eşlerinden beklentileri ise şöyle sıralanmıştır:

‘Eşim güler yüzlü olsun, sevecen ve sıcakkanlı davransın. Çocukları güzel bir şekilde yetiştirsin. Güzel yemekler pişirsin. Mümkünse çok fazla konuşmasın.’

Kişinin bu beklentileri dışında ‘olmazsa olmaz’ olarak yorumladığı bireysel tercihler de eklenince, beklenti düzeyi yükselmektedir. Bu yüksek beklentiler gerçekleşmediğinde ise hayal kırıklığı, öfke ve çaresizlik duyguları yaşanmaya başlamaktadır.

Peki eşlerin ne yapması gerekir?

Kişiler arası ilişkilerde üç farklı davranış biçiminden söz edebiliriz. Tercih edilen, tercih edilmeyen ve aldırış edilmeyen davranışlar. Çoğumuzun isteği eşimizin tercih ettiğimiz gibi davranması, yani beklentimize uygun hareket etmesidir. Bu istek doğal bir istektir. Ancak bu istek, bir zorunluluk değildir. Eşimiz beklediğimiz gibi davranmak zorunda değildir. Onun tercih edeceği davranış, kendi kararıdır.

Kişi kendi bireysel tercihlerini veya beklentilerini ve ‘ben olsaydım böyle yapardım’ düşüncelerini tek doğru olarak kabul edip, eşinin beklenti ve tercihlerini dikkate almadığında, büyük olasılıkla sorunlar yaşanır. Çünkü beynimiz, kendi tercihlerini ‘doğru’ olarak kabul ettiğinde, başka tercihleri otomatik olarak ‘yanlış’ kabul eder.

Kişiler bireysel tercihlerini; "olması gereken", "zorunlu", "doğru" olarak gördüğünde, karşıdaki kişinin farklı tercihlerini "yanlışlar" olarak yorumlamaktadır. Böyle bir yorum sonucunda kişinin verdiği ilk tepki, eşini bu "yanlıştan" döndürmeye çabalamaktır. Eşi, davranışını değiştirmediğinde, bu kez küsme, tehdit, korkutma veya farklı yöntemler devreye sokulmaktadır. Tüm bu yaşananlar bazen geri dönülmez sonuçlara yol açmaktadır.

Özetlemek gerekirse, evlilikte eşlerin beklenti yaşaması doğaldır. Bu beklentiler bizim bireysel tercihlerimizdir ve tek "doğru" değildir. Eşimiz beklentimize uygun davrandığında "Beklentime uygun davrandığın için teşekkür ederim" diyerek onu takdir etmek, beklediğimiz davranışların devamını sağlayabilir. Beklentimize uygun davranmadığında ise onun davranışlarını zorla değiştirmeye çalışmak gerçekçi değildir. Bizim yapabileceğimiz şey onun kararlarını bir tercih olarak görmek ve bu karara karşı kendi düşüncelerimizi ve duygularımızı ifade etmektir. Çünkü biz, eşimiz bile olsa başkasının davranışları, düşünceleri üzerinde kontrol gücüne sahip değiliz. Biz ancak kendi düşüncelerimizi, kendi davranışlarımızı ve kendi söylediklerimizi kontrol edebilir ve değiştirebiliriz. Yazıyı Mevlana’nın bir sözüyle noktalamak istiyorum.

“Dün zekiydim, herkesi değiştirmek istiyordum. Bugün akıllıyım kendimi değiştiriyorum.”

Bu makale 9 Haziran 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Kl. Psk. Emine Özdemir

2001 yılında Çukurova Üniversitesi  Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü’nden mezun oldu. 2017 yılında Mersin Toros Üniversitesi Psikoloji Yüksek Lisans Programını bitirdi. 2022 yılında İstanbul Rumeli Üniversitesi Klinik Psikoloji Yüksek Lisans Programını tamamladı. 2012 yılında Süleyman Demirel Üniversitesi Aile Danışmanlığı Sertifika programını tamamladı. Yine aynı sene Prof.Dr.Şahin KESİCİ'den oyun terapisi eğitimi aldı. 2014 yılında 'Çözüm Var Sorun Yok' isimli ilk kitabı yayınlandı. 2015 yılında ise 'Suçlamayın Yol Gösterin' isimli ikinci kitabı okurlarıyla buluştu. 2015 yılında Bilişsel Davranışçı Terapi Derneğİ'nin kurucusu ve yöneticisi Prof.Dr.Hakan TÜRKÇAPAR'dan BDT Psikoterapi Kuramsal Eğitimi aldı. 2015 yılında Girne Amerikan Üniversitesi'den Doç.Dr. Linda FRAIM'den Çözüm Odaklı  Psik ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
Etiketler
Evlilikte uyum sorunu
Uzm. Kl. Psk. Emine Özdemir
Uzm. Kl. Psk. Emine Özdemir
Osmaniye - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube