Chat ve online alışveriş

Chat ve online alışveriş

Hayatımızı kolaylaştıran internet yeni bir hastalık türünün ortaya çıkmasına neden oldu: İnternet bağımlılığı. Uzakdoğu, Avrupa ve Amerikadan sonra artık Türkiyede de bu hastalıktan mustarip olanlar var. Balıklı Rum Hastanesi Madde Bağımlılığı Kliniğinde tedavi gören hastaların arasına yaklaşık üç ay önce internet bağımlıları da katıldı. Kliniğin doktorlarından Özgür Öztürk "İnternet bağımlılığını, genel bağımlılıkların yeni ortaya çıkan bir parçası olarak görüyoruz. Bu hastalığın belirtileri, kişinin internet kullanımını kontrol edememesiyle başlıyor" diyor.


Kliniğe gelen ve internet bağımlısı olan hastalarınızı ağırlıklı olarak gençler mi oluşturuyor?
Her yaş grubundan başvuran var. Türkiyede interneti en çok ergenler kullandığı için 12-18 yaş grubundan daha çok hasta geliyor. Ama aralarında 35 yaşın üzerinde olanı da var, ev kadınları da.

Hastalarınıza bakarak; çocuklar internet oyunları bağımlısı, kadınlar alışveriş sitelerine düşkün, erkekler kumar ve bahis sitelerine meraklı gibi bir çıkarım yapabiliyor musunuz?
Genelde çocuklar online oyun oynuyorlar. Kadın hastalar arasında online alışveriş yapmak yaygın. Kadınlar kumar sitelerine de giriyor ama daha çok chat yapmaya meraklılar. Erkeklerin çoğu kumar sitelerine düşkün. Kimi erkek hasta ise chat yapmayı tercih ediyor.
İçlerinde önemli bir bölümünü bilgi bağımlıları oluşturuyor. Bütün gün önünde bilgisayar ekranı açık olan insanlar, kendilerine lazım olmayan bilgi sitelerine giriyor. Kiralık ev, arsa, satılık araba ilanı içeren sitelerde saatlerce zaman geçiriyorlar. İlgi alanları olmadığı halde amazon.comda en çok satan kitaplar listesi gibi bilgilerle uğraşıyorlar. Bir yerden sonra kendilerini internetten alamıyorlar. Tüm bağımlılıklar da böyledir zaten. Alkolde de durum böyledir. Hasta bir yerden sonra kendini engelleyemez.

Oyunu bırakmamak için okulu kırıyorlar
Size hangi şikayetlerle geliniyor? İnternetin bağımlılık haline gelmesinin belirtileri nelerdir?
Bu belirtiler kişinin internet kullanımını kontrol edememesiyle başlıyor. Örneğin geç saate kadar internetin başından kalkamadığı için ertesi gün işte performansı düşüyor. İşini yapamıyor, uykusunu alamıyor. Aklı devamlı internette olanlar var. "Evden dışarı çıkamaz oldum, sürekli internete girmek istiyorum" diyen de oluyor.
Daha çok ergen gruptakiler, online oyununu bırakmamak için okula gitmek istemiyor. Aralarında ders başarısı düşenler oluyor. Anneler, babalar "Oğlumuzu bilgisayar başından alamıyoruz" şikayetiyle geliyorlar.

Erkekler arasında bahis sitelerinin müdavimi olanlar var. Hele bu sitelerden birkaç kez de olsa para kazandılarsa... İnternet üzerinden bir şeyler kazanmak bağımlılığa neden oluyor mu?
Bağımlılığı en çok güçlendiren şey ödüldür. Eğer bir şeyden çok zevk alıyorsanız ona bağlanma ihtimaliniz artar. Bu yüzden bahis sitelerinde para kazananların bağımlı olma ihtimali kaybedenlerden çok daha yüksektir.

"İnterneti bir köle gibi kullanmak lazım"
Alışveriş bağımlısı olan bir kadının, internete girdikten sonra online alışveriş bağımlısı haline gelme ihtimali var mı?
Evet. Ev kadınları genellikle online alışveriş ve chat bağımlısı oluyor. Kimisi alışveriş sitelerinde çok para harcıyor. İnternette yapılan harcama insana gerçekmiş gibi gelmiyor. Çünkü cebinden çıkan somut bir şey yok. Böyle olduğunda işin gerçekliği ortadan kalkıyor. Online alışveriş bağımlıları hesabını bilmeden alışveriş yapıyor. Akılları ancak kredi kartı ekstresini aldıklarında başlarına geliyor.

Birinin bağımlı olup olmadığını anlamak için günde kaç saat internete girdiği önemli mi?
Bunun kriteri zaman değil. Bunun kriteri, kişinin normalde yapması gereken şeyleri internette geçirdiği vakit nedeniyle yapamamaya başlaması. Mesela bir bankacıysanız günde 10 saat internet başındasınızdır. Ama bu sizin bağımlı olduğunuz anlamına gelmiyor.
Ailenizle geçireceğiniz zaman yerine bilgisayarı tercih ediyorsanız, arkadaşlarla buluşmak yerine internete giriyorsanız bağımlılıktan bahsedebiliriz. Eğer internet sosyal hayatı ve iş performansını engellemeye başlarsa bağımlılık söz konusu. Günde bir saatlik boş vaktiniz varsa ve onu bile internette geçiriyorsanız bağımlı olma ihtimaliniz yüksek.
İnternet sadece hayatınızı kolaylaştıran bir araç olarak kalıyorsa bir problem yok. Bu kaçınılmaz bir şey. Hepimiz internetten alışveriş de yapacağız, kredi kartı borcumuzu da ödeyeceğiz. Ancak internete köle olmak yerine, interneti bir köle gibi kullanmak gerekiyor.

"Bağımlılıklar yön değiştirir"

İnternet bağımlılığına, hastalık adını vermek doğru mu?
Hastalık diyebiliriz. Uluslararası tanımlanmış, literatüre girmiş olmasa da en kısa zamanda böyle bir tanımlama yapılacaktır.

Bağımlı tedavi olduktan sonra bu hastalık tekrarlayabilir mi?
Bağımlılıklar genellikle tekrarlar. Tekrarlamazsa yön değiştirir. Mesela bir alkol bağımlısı daha sonra kokain bağımlısı olabilir. Bağımlılığa eğilimi olan kişi o bağımlılığa yol açan unsur engellenmedikçe risk altındadır. Kişi alternatif bir hayat tarzı geliştirmiyorsa, sosyal çevresiyle iletişimi iyi değilse, düzgün bir iş veya okul hayatı yoksa bağımlılık bir yerden tekrar eder. İnternet bağımlılığı sona erdiyse başka bir bağımlılıkla karşı karşıya kalabilir.

Bu hastalığın tedavisinden bahseder misiniz? Hangi yöntemler izleniyor?
Daha çok psikoterapi ve davranışçı psikoterapi dediğimiz yöntemle kişinin hayatını değiştirmek, internet bağımlılığına neden olan etkenlerden uzaklaştırmak gerekiyor. Çocuklara interneti sınırlamak, onu enerjisini atabileceği sosyal kanallara yönlendirmek önemli. Kişi sosyal fobik olduğu için internette zaman geçiriyorsa öncelikle kişinin sosyal fobisini yok etmek lazım. Depresyon nedeniyle interneti tercih ediyorsa ilaç tedavisi devreye giriyor. Altta yatan başka bir psikiyatrik hastalık varsa önce o tedavi edilmeli. Kişinin bir sosyal fobisi, depresyonu yoksa sorunu sadece internet bağımlılığıysa davranışçı çözümlerden yararlanılır.

"Ailesi bilgisayarı kapatmak istediğinde saldırıyordu"

Hastalarınız arasında karşılaştığınız en uç örnek hangisiydi?
13 yaşında, günün 14 saatini internette geçiren bir çocuktu. İnternet bağımlığı nedeniyle okula gitmiyordu. Evden dışarı çıkmıyordu. Ailesi bilgisayarı kapatmak istediğinde onlara saldırıyordu.

Çinde internet bağımlılığı oranı yüksek. Bu hastalar için yataklı klinikleri bulunuyor. Dünyayla kıyaslandığında Türkiyedeki internet bağımlılığı ne durumda?
Böyle giderse Uzakdoğu ülkelerini hızlı şekilde yakalayacağız. Ama sadece bu tip bağımlılar için yataklı klinik açmanın Türkiye için çok lüks olacağı kanısındayım. Genel bağımlılık kliniklerinde onlara birkaç oda ayırırız.

Bu makale 6 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Özgür Öztürk

1973 yılında doğdu. İzmir Bornova Anadolu Lisesi’nden mezun olan Özgür Öztürk, 1991 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde başladığı lisans eğitimini 1997 yılında tamamladı. 1998 yılında girdiği Tıpta Uzmanlık Sınavı’nda ilk tercihi olan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı’nda başladığı uzmanlık eğitimini, 2003 yılında “Şizofrenide Obsesif Kompulsif Belirtiler” başlıklı tez çalışması ile tamamladı. Uzmanlık tezi “Journal of Psychiatry and Clinical Neurosciences” dergisinde yayınlandı. Avrupa Psikiyatri Birliği (AEP) ve Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) toplantılarında davetli konuşmacı olarak bulunan Dr. Özgür Öztürk, aynı zamanda Türkiye Psikiyatri Derneği Asistan Çalışma Birimi’nin de kurucusudur. 2005-2008 yılları arasında Balıklı Rum Hastanesi Anatolia Klinikleri’nde psikiyatri uzmanı olarak görev yapan Dr. ...

Etiketler
Chat ve online alışveriş
Prof. Dr. Özgür Öztürk
Prof. Dr. Özgür Öztürk
İstanbul - Psikiyatri
Facebook Twitter Instagram Youtube