Tiroid bezi ve hastalıkları

Tiroid bezi ve hastalıkları

"Guatr"

Boyunda nefes borusunun (trakea) önünde ve her iki tarafında yer alan Tiroid bezi 20gm ağırlığındadır. Önemli bir hormon bezi olan Tiroid dokusu vücudun yaşabilmesi, canlı kalabilmesi için gerekli metabolik olaylarda ki enerji düzeyini ayarlar. Tiroid bezinin çalışmasının arttığı durumlar da, enerji harcanması da artar ve kişi zayıflamaya başlar; bezin çalışmasının azaldığı veya yok olduğu durumlarda ise tam tersi olur ve hasta durgunlaşır ve şişmanlar. Bu nedenle küçük çocuklarda meydana gelen ve fark edilmeyen Tiroid bezinin az çalışması (Hipotiroidoi), çocukların vücutca ve zekaca gelişmesini engeller.

Özetle ilk doğandan itibaren dikkatle izlenmesi ve değerlendirilmesi gereken bir bezdir. Tiroid bezi vücuda giren İyot'un hemen tümünü tutar ve bezin içinde T4 hormonu oluşturur. T4 hormnu salgılanırken önemli bir kısmı T3 hormonuna döner. Proteine bağlı taşınan bu hormonlar kanda serbest ve aktif hale geçer. Beyinden salgılanan ve kandaki Tiroid hormon seviyesinin durumuna göre Tiroid bezini uyaran TSH (Tiroid Stimulan Hormon : Tiroid bezini uyaran Hormon) bu salgılama sistemini kontrol eder. Eğer kandaki serbest T3 ve serbest T4 hormon seviyeleri azalmışsa TSH artar ve Tiroid bezinin çalışmasını uyarır. Eğer kandaki serbest T3 ve serbest T4 seviyeleri artmışsa bu defa TSH azalır ve Tiroid bezinin uyarılması düşer veya durur. Bu şekilde vücudun gelişmesi, metabolik olaylar için gerekli enerji harcaması dengeli bir şekilde korunmuş olur.

Tiroid (Guatr) Ameliyatı

Tiroid bezi her iki Lobu ve orta bölümü ile birlikte Total olarak çıkarılmaya gayret edilir. Tiroid Bezinin her iki tarafında da beze yapışık olan ve vücudun Kalsiyum salgılanmasını kontrol eden 4 adet Paratiroid bezi bulunur. Bu bezlerin ameliyat sırasında hasar görmesi veya fark edilmeden çıkarılması tehlikeli sonuçlara yol açacağından, korunmaları çok önemlidir. O nedenle Paratiroidlere yakın bölümde Tiroid bezinin üzerine doğru hafif gerilenir. Bu sebeple de ameliyata Totale Yakın Tiroidektomi denilmektedir.

Papiller kitle bir tarafta da olsa, başka noktalarda fark edilmeyen odaklar olma riski ve bizim Tiroid cerrahisin de genel olarak Doğru ve Tercih Edilmesi Gerekli kabul ettiğimiz şekilde "İki Taraflı Total Tiroidektomi" hayat kurtarıcı olmaktadır. Papiller kanserde Tiroid bezinin komşuluğundaki santral lenf bezlerinin çıkarılmasıda yararlı olabilir. Ancak daha önceleri uygulanan büyük lenf disseksiyonu ameliyatlarının, sonucu etkilemediği gösterilmiştir.

Foliküler kanserde de aynı ameliyat tekniği uygulanır. Her iki kanserde de ameliyatdan sonra Atom tedavisi (Radyoaktif madde içeren Iyot 131 ile) kalan dokuların yok edilmesi, tüm vücut taramaları , gerekiyorsa 6 ayda bir bunun tekrarı gibi uygulamalar gereklidir. İlk ameliyat sırasında Tiroid bezindeki kanserli kitlenin büyüklüğü, kanserin kitlenin içinde olması, dışına çıkması, Tiroid bezinin içine ve çevresine dağılması gibi durumlar bu tedavinin kurallarını ve şeklini belirlemektedir.

Bunların dışında Tiroid bezin birkaç daha riskli ve ağır seyirli kanser cinsleri vardır. Ancak bunlar oldukça nadirdir. Tedavileri , ameliyatları oldukça zor ve riskli, sonuçları da üzücüdür. Bu nedenle hastaların Tiroid bezin de risk taşıyan durumlarda ileride karşılaşabilecekleri olumsuzluklar konusunda çok iyi aydınlatılmaları ve hastalıklarında ihmalkarlık yapmamaları için bilinçlendirilmeleri fevkalade önemlidir.

Özetleyecek olursak risk taşıyan durumlarda kanser oluşmadan ameliyat olmak hayati önem taşımaktadır. Bu durumda hastanın kontrollarında sadece kandaki Tiroid hormon seviyelerinin kontrol edilerek ilaçla bu seviyenin dengelenmesi yeterlidir. Kanser gelişmişse; bu durumda yapılan ameliyat çok önem taşımaktadır. Daha önce belirttiğim gibi hem nüks riskinin çok azalması hem de tesadüfen karşılaşabilecek kanser odaklarından sonra hastanın hemen tekrar ameliyat edilmesi gibi bir durumu ortadan kaldıracak İki Taraflı Total Tiroidektomi ameliyatının gerektiği gibi yapılmış olması hastaya çok değerli şeyler kazandırır. Bir ay gibi bir süre geçtikten sonra , ameliyatın başarısı Tiroid Scintigrafisi ile değerlendirilir ve ona göre Radyoaktif İyot 131 in miktarı kararlaştırılır. İki gün kurşun kaplı bir oda da ilaç ağızdan uygulanır. Kanser saptanan durumlarda, hastanın İyotlu gıda alması yasaklanır, tuz kullanımı asgariye indirilir. Hastanın genel vücut taramaları yapılır ve 6ay da bir tekrarlanır.

1985 den bu yana Tiroid kanserli hastalarda uyguladığım , 1995 den bu yana Tiroidin Cerrahi girişim gerektiren hastalıklarında uyguladığım "İki Taraflı total Tiroidektomi "nin tercih edilmesi gereken bir cerrahi yöntem olduğu konusunda , son 4-5 yıldır bu konuda yetişmiş seçkin cerrahlar arasında görüş birliği vardır.

Tiroid Bezinin Hastalıkları

Tiroid bezinin faaliyeti ve yapısına bağlı olarak gelişen birçok hastalığı vardır.

Tiroid bezinin faaliyeti bozulur.

Tiroid bezinin içinde nodül tabir edilen kitleler meydana gelir.

Tiroid bezi büyüyebilir.

Tiroid bezinin iltihaplı hastalıkları.

Tiroid bezinin iyi huylu tümörleri.

Tiroid bezinin kötü huylu tümörleri (Kanseri)

Tiroid bezinin faaliyeti azalabilir, kaybolabilir veya hızlanıp artabilir.

a- Hipotiroidi . Tiroid bezinin çalışmasının azaldığı veya yokolduğu durumdur. Küçük çocukların gelişemsini bozar, erişkinlerde de aşırı yağlanma, kilo alma, saç dökülmesi, zekada durgunluk gibi sorunlara yol açar. Mutlaka erken dönemde fark edilerek, ağızdan Tiroid hormonu içeren ilaç verilerek tedavi edilmesi gerekir.

b- Hipertiroidi. Zehirli Guatr diye bilinen , bezin aşırı çalışması sonucu kanda Tiroid hormonlarının çok arttığı ciddi bir klinik durumdur. Hasta da terleme, çarpıntı, aşırı sinirlilik , zayıflama belirtileri ile kendini gösterir. Daha ciddi durumlar da göz basıncı çok artarak gözlerin büyümesine ve ileri doğru çıkmasına neden olur.

Bu durum Tiroid bezinin çalışmasını baskılayan ilaçlar ile tedavi edilir. Bazen Atom tedavisi gerekebilir. Nüksettiği ve tıbbi tedavi ile sonlandırılamadığı durumlarda önce ilaç ile baskılanır daha sonra bezin tümü alınacak şekilde (Total Tiroidektomi) ameliyat uygulanır.Hipertiroidi bezde damarlanmayı çok arttırdığı ve anatomik - yapısal değişikliklere yol açtığından bu ameliyat komplikasyon olarak riskli gruptadır, çok dikkatli yapılmalıdır.

2-Tiroid bezinin nodüler yapılaşması.

a-Sıcak nodüller: İç yapısında önemli değişikler oluşmamıştır. %3 risk taşır

b-Soğuk (Solid) nodüller: Nodülün iç yapısı Tiroid bezinin yapısından önemli farklılık gösterir, sert bir yapıdır. %17 oranında risk taşır. Tetkikler de kanlanmada artma veya mikrokalsifikasyon gibi bulgular, riskin daha ciddi olduğunu gösterir. Nodüllerin bir veya çok fazla olması riski değiştirmez.

İlaç tedavisi ile bazı nodüllerin gerilediği gösterilmiştir. Nodül 1cm ve daha büyükse daha yakından takipe dilmesi gerekir, büyüme devam eder veya özellikleri değişirse, cerrahi tedavi düşünülmelidir. Nodülün bir veya daha fazla olması; nodüllerin tiroid bezinin bir veya iki tarafında olması halinde farklı ameliyatlar önerilmektedir. Ben hastalarıma her durumda, İki taraflı Totale Yakın Tiroidektomi önermekteyim. 1150 vakalık seri sonunda; 1995 yılında, hastaların bu ameliyat tekniği ile hem nüksden (tekrarlaması), hem de kısa süreli ikinci kez ameliyat olmaktan korunduğuna inandığım için bu tekniği uygulamaya başladım. Böylece kendi ameliyatlı hastalarımda, nüks oranı çok azaldığı gibi ,1995 den bu yana hiçbir hastaya ameliyat sonucu patoloji raporuna göre gereksiz ve riskli erken tamamlayıcı Guatr ameliyatını tekrar yapmak zorunda kalmadım. Ameliyatın tekniği konusuna yazının ilerleyen bölümünde değineceğim.

3-Tiroid bezinin kitle olmadan büyümesi: (BASİT GUATR)

Tiroid bezinin hacmi bir miktar veya çok aşırı büyüyebilir, bazen boyunda çok büyük kitle olarak görülebilir. Tiroid bezinin faaliyeti normalse, tiroid bezinde riskli nodüller gelişmemişse ameliyatı şart değildir. Düşük doz tiroid ilacı ile geriletilmeye çalışılabilir. Nefes borusunun önünde olduğu için aşırı büyüme bası yaparak nefes alıp vermeyi güçleştirebilir. Bu ve benzeri sorunlarda, ayrıca kozmetik olarak ameliyat uygulanabilir.

4-Tiroid bezinin iltihaplı hastalıkları:

Tiroid bezinin çalışma düzenini bozdukları için ciddi sıkıntılara yol açabilirler. Boğazdaki ciddi iltihabi hastalıklar sonucu komşuluk yoluyla gelişebilir, bu durumda tedavisin de antibiyotik kullanımı yararlıdır. Genel olarak vücut bağışıklık sisteminin (Otoimmün Sistem) çalışmasındaki düzensizlik sonrası gelişir. Tiroid antikorları seviyesi ile teşhis edilir. Bir çok klinik durum yaratır. Özelliği öncelikle bezin çalışmasını hızlandırır ancak daha sonra bezdeki hücrelerin harabiyeti sonucu bezin çalışması bozulur ve faaliyeti azalır veya kaybolur (Hipotiroidi) . Bu durumda Tiroid hormon ilaçları ile desteklenmesi gerekir.

5-Tiroidin iyi huylu Tümörleri.

Adenom tabir edilen ve bir çok cinsi olan iyi huylu tümörler kanser olmamakla birlikte, risk taşıdıkları için mutlaka ameliyat gereklidir.

6-Tiroid Bezinin Kötü Huylu Tümörleri (Kanser)

En sık karşılaşılan kanserleri Papiller ve Foliküler Kanserlerdir. Birinci sırada Papiller Kanser gelir. Tiroid tetkiklerinde risk faktörlerinde artış saptanması veya İnce iğne ile uygulanan kitle biyopsilerinde malignite (kötü huylu olma) riski taşıdığı belirtilen hastalarda ameliyat geciktirilmemelidir. Medüller ve Anaplastik denilen diğer Tiroid kanser cinsleri nadir görülen ancak sert seyreden tümörlerdir. Tiroid kanserinde yapılan ameliyat hayat kurtarıcıdır, bu nedenle çok önem taşır

Bu makale 7 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Doç. Dr. Bülent Tuğrul

Annesi farmakoloji uzmanı ve babası genel cerrahi uzmanı olan Doç. Dr. Bülent TUĞRUL, 1970 yılında Bornova Anadolu Lisesi'nden mezun olarak lisans öncesi eğitimini tamamlamıştır. 1977 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde lisans eğitimini tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. 1981 yılında ise Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı'nda ihtisas eğitimini tamamlamış ve Genel Cerrahi Uzmanı olmuştur. 1986 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nden Doçent Doktor unvanı almıştır. Doç. Dr. Bülent TUĞRUL, 1992 yılında Özel Sağlık Hastanesi'nde Laparoskopik Cerrahiye başlamıştır. Türkiye'de ve İzmir'de Laporoskopik Cerrahiye ilk başlayan, bu cerrahinin doktorlar ve hastalar arasında kabul görmesine hizmet eden öncü cerrahlardan biri olmuştur. Bir süre Ege Sağlık Hastanesi'nde çalışmıştır.  Türk C ...

Etiketler
Tiroid (guatr) ameliyatı
Doç. Dr. Bülent Tuğrul
Doç. Dr. Bülent Tuğrul
İzmir - Genel Cerrahi
Facebook Twitter Instagram Youtube