Tanısı konmuş yani, ultrasonla, rahime yerleşmiş olduğu saptanmış her gebeliğin düşük olma riski % 15-20 civarındadır. Ardarda 2 ve daha fazla düşük yapma riski ise % 1'dir ve bu hastalarda takip eden gebeliklerin de düşükle sonuçlanma ihtimali % 30-40 civarındadır. Yani ardarda 2 ve daha fazla düşüğün olması durumunda mutlaka araştırma yapılmalı ve tedavi gerektiren durumların tanısı konmalıdır.
Tekrarlayan düşükler, bağışıklık sistemi bozuklukları, pıhtılaşma bozuklukları, hormonal hastalıklar, anatomik anormallikler, genetik ve mikrobik sebeplere bağlı olabilir.
"Tekrarlayan gebelik kayıplarının yarıdan çoğunun sebebi bilinmez ama sonrasında hiç bir tedavi yapılmasa da bir bebek sahibi olma ihtimali, yeniden düşük yapma ihtimalinden daha yüksetir."
Anti Fosfolipid Antikor Sendromu (AFAS) gibi bazı bağışıklık (otoimmun) sistemi hastalıklarında, trombofili (pıhtılaşma eğiliminde artış, faktör V Leiden mutasyonu, hiperhomosisteinemi, antitrombin III eksikliği, MTHFR eksikliği vb.), bazı hormon hastalıkları (hipotirodi, şeker, polikistik over sendromu, luteal faz yetmezliği), rahimde doğuştan (perde, çift rahim vb.) veya sonradan olan (myom, yapışıklık vb.) anormalliklerde ve anne-babada var olan kromozomal hastalıklarda tekrarlayan düşük riski artar.
Tekrarlayan düşükleri olan çiftlerde yapılan araştırmalarda bir anormallik saptanırsa tedavisi yapılır ancak çoğunlukla bir anormallik bulunmaz.
"Tekrarlayan düşükleri olanlarda en iyi tedavi; yeniden gebe kalmaktır."