Özel öğrenme güçlüğü

Özel öğrenme güçlüğü

İlkokula yeni başlayan çocuklar çoğunlukla yazarken veya okurken zorluk yaşayabilirler. Ancak 1.sınıfın sonuna doğru bu zorlukların azalmasını ve sınıfındaki diğer çocuklarla orantılı olarak ilerlemesini bekleriz. Bu normal durumdan farklı olarak özel öğrenme güçlüğü olan çocuklar okuma, yazma veya matematik becerilerinde sınıfındaki diğer öğrencilerden geride hareket ederler. Bazı öğretmen ve ebeveynler bu durumda çocuğu ‘tembel’, ‘okumakta gözü yok aklı fikri oyunda’ gibi ifadelerle değerlendirirler ve bu sorunun üzerine gitmemektedirler. Normal duruma benzer bir ilerleme görülmeyen, ders çalışmak dışındaki hayatında algılamasında bir problemi olmayan, yalnızca derslere soğuk olan ve ödevlerinde yanlışlar yapan çocuklarda özel öğrenme güçlüğü akla gelmeli ve bu yönde gerekli adımlar atılmalıdır.

Özel öğrenme güçlüğü herhangi bir nörolojik ve fiziksel hastalık, otizm veya zeka geriliği olmaksızın okuma, yazma veya matematikle ilgili işlemlerde yetersizlik ile kendini gösteren bir bozukluktur. Bu alanlarda güçlükler olması nedeniyle sorunlar daha çok çocuğun okula başlamasıyla fark edilir ve bu dönemde tanısı konulur. Özel öğrenme güçlüğü olan çocuklar genellikle verilen ödevlerde yazım hataları, matematik işlemlerde sıkça yanlış yapma, okumada güçlükler yaşarlar. Bunlara örnek olarak;

şekil yönünden benzer harfleri karıştırma(p ile b veya d, m ile n gibi),

harf ve hece atlama,

noktalı noktasız harfleri karıştırma(o-ö, u-ü gibi),

yavaş okuma,

kelimeyi yanlış okuma,

bazı kelimeleri atlama,

şekil yönünden benzer sayıları karıştırma(5 ile 2 gibi),

sayı saymayı ve dört işlemi kavramakta güçlük çekme,

problemi anlamakta zorluk yaşama verilebilir.

Özel öğrenme güçlüğü çoğunlukla öğretmen veya evde ödevlerine yardımcı olan ebeveyn tarafından fark edilir. Özel öğrenme güçlüğüne sıkça dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu eşlik eder. Bu nedenle bu hastalığın belirtileri de(aşırı hareketlilik, yerinde duramama, dikkatsizlik gibi) görülen çocuğu için hayat ebeveyn için çekilmez bir hale gelebilir. Benzer şekilde çocukta da okula gitmek istememe, arkadaşları arasında yaşayacağı yetersizlik duyguları nedeniyle Özel öğrenme güçlüğüne ikincil olarak depresyon, kaygı bozukluğu yada davranım bozukluğu ortaya çıkabilir. Bu nedenle özel öğrenme güçlüğü erkenden farkedilmeli ve olabildiğince erken dönemde tedavisine başlanmalıdır.

Tedavide amaç çocuğun zorluk yaşadığı öğrenme alanında (okuma-yazma-matematik becerileri) ona eğitsel destek vermektir. Bu alanda kendini geliştirmiş eğitmenler tarafından çocuk özel eğitim programına alınmalıdır. Sıkça eşlik ettiğini bildiğimiz dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu olup olmadığı değerlendirilerek tedavisi başlanmalıdır. Çünkü aynı zamanda dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu olan çocuk başlanan özel eğitimden dikkatini veremediği için yeterli ilerlemeyi sağlayamayacktır. Ayrıca tedavide özel öğrenme güçlüğünün sebep olabileceği depresif bozukluk kaygı bozukluğu veya davranım bozukluğu açısından da değerlendirilmeli gerek duyulursa tedavisi eklenmelidir.

Bu makale 12 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Dr. Ömer Kocael

Uzm. Dr. Ömer KOCAEL, lisans öncesi öğrenimlerinin ardından Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 2010 yılında başarıyla tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Psikiyatri bölümünde yaparak Çocuk ve Ergen Psikiyatrist'i uzmanı olmuştur. 

Uzmanlık eğitimi sonrasında Özel kurumlarda görev almış olan Uzm. Dr. Ömer KOCAEL, 2017 yılından itibaren mesleki çalışmalarına Bursa'da bulunan özel muayenehanesi'nde devam etmektedir.

Etiketler
Özel öğrenme güçlüğü
Uzm. Dr. Ömer Kocael
Uzm. Dr. Ömer Kocael
Bursa - Çocuk ve Ergen Psikiyatristi
Facebook Twitter Instagram Youtube