Omuz ağrıları günümüzde çok sık görülmektedir. Bununla birlikte günlük hayatın hızı ve stresi karşısında çoğu zaman önemsenmemektedir. Özellikle omuzda olan ve hareketle artan omuz ağrıları ciddi problemlerin göstergesi olabilmektedir. Bu yüzden dolayı bu rahatsızlıkları erken tanısı tedaviyi kolaylaştırmaktadır.
Omuz bölgesi 4 eklemden oluşmaktadır. Bu eklemler omuz kol kemiğinin kürek kemiği ile yaptığı (glenohumeral) eklem, kürek kemiği ile köprücük kemiği arasındaki ( akromiyoklavikular) eklem, kürek kemiği ile göğüs kafesi arasındaki (skapulotorasik) eklem ve köprücük kemiği ile göğüs kemiği arasındaki (sternoklavikular) eklemdir. Bu eklemlerin her birinde olan problemler omuz ağrısına sebep olabilmektedir.
Ancak omuz ağrısı daha çok bu kemik ve eklemlerden çok çevrede bulunan kas, tendon, bağ ve bursa denilen yapılardan kaynaklanmaktadır. Omuz ağrısı sebepleri genel olarak
-çok kullanmaya bağlı oluşan tendon ve dokulardaki mikrohasarlar (tendinit, bursit)
-sıkışma diye adlandırılan omuz da oluşan kemik çıkıntıları
-travmaya bağlı oluşan bağ, tendon,kas yırtıkları(instabilite ve hasar)
-kireçlenmeye bağlı olan ağrılar(artrit)
Omuz ağrılarının çoğu hareket kısıtlaması, ağrı kesici ve kas gevşetici ilaçlar, enjeksiyon ve fizik tedavi ile tedavi edilebilmektedir. Ancak bu bölgede oluşan sıkışma, tendon ve bağ hasarları gibi problemlerde erken dönemde fizik tedavi ile iyileşebilirken ilerleyen dönemlerde cerrahi gerekmektedir. Eskiden bu operasyonlar açık şekilde yapılırken son zamanlardaki gelişmeler ile artroskopi denilen kapalı bir operasyon ile gerçekleşebilmektedir. Ameliyat sonrasınnda erken dönemde egzersiz programı başlanarak çok başarılı sonuçlar elde edilebilmektedir.