Çapraz bağımlılık; bağımlılığın geçişi olarak adlandırılmaktadır. Yani dürtüsel bir davranışın ortadan kaldırılmasıyla başka dürtüsel davranışların meydana çıkmasıdır.Önceleri sadece alkol ve madde bağımlılığı için varolabileceği düşünülürken şimdilerde yeme bozukluğu olan kişilerde de meydana geldiği görülmektedir. Obezite cerrahisi geçiren hastaların yeme ile ilgili bağımlılıklarının ameliyat sonrasında, diğer bağımlılık yapan maddeler ya da bağımlılık eşdeğeri davranışlarla yer değiştirdiğini gösteren bilimsel çalışmalar da mevcuttur. Amerikan Bariatrik Cerrahi Derneği obezite cerrahisi hastalarının %5’inde cerrahi sonrasında yeni bağımlılık türlerinin oluştuğunu söylerken, başka yayınlarda bu oranın %20-30’lara yükselebildiği ifade edilmiştir. Bu konuda yapılan bilimsel araştırmalara maalesefki kanıt oluşturabilecek kadar yeterli sayıda değildir. Fakat yapılan hasta konsültasyonları çerçevesinde bir takım sonuçlar elde edilmiştir. Obezite cerrahisi öncesi yeme bağımlılığı olan kişilerde cerrahi sonrasında arttığı ileri sürülen dürtüsel-bağımlılık türündeki davranışlar şunlardır;
Sigaraya başlama ya da mevcut sigara tüketiminde arttırma
Kahve tüketiminde artış
Alkol tüketiminde artış
Ağrı kesici kullanımında artış
Kumar, egzersiz, seks ve dini uğraşlar gibi davranışsal bağımlılıklarda artış.
Yapılan çalışmalar çapraz bağımlılığı olan kişilerin beyin görüntüleme yöntemlerinde beynin ödül mekanizmasından sorumlu bölgelerinde dopamin adı verilen bir kimyasal maddenin miktarının azaldığını göstermektedir. Bu durum madde bağımlılığı olan bireylerin beyinlerinde olan durumla birebir örtüşmektedir. Bu benzeşme aşırı yeme davranışı olan kişilerin leziz gıdalara yönelmesinin bir çeşit bağımlılık olarak kavramsallaştırılabileceğine işaret etmektedir. Alkol ve madde bağımlılığı ve diğer dürtüsel davranışlar obezite cerrahisine hasta seçiminde değerlendirilmekte ve bu durumların varlığı obezite cerrahisi uygulanmasında dikkate alınmalıdır. Ameliyat öncesi bir bağımlılığın mevcudiyeti ameliyat sonrasında çapraz bağımlılık açısından ayrıca bir risk oluşturmaktadır.
Besin Bağımlılığı nedir ? Besin Bağımlılığının Semptomları Nelerdir?
Besin bağımlılığı, bireyin kendini durduramayacak şekilde besin tüketmesi ve akabinde kilo alımlarının fark edilmesi ile kendini göstermektedir. Yeme bağımlıları, yemeği, stres, duygusal çatışma ve günlük sorunlarla baş etmek için kullanmaktadır. Birey genelde, yeme davranışlarında bir problem olduğunun farkındadır.
Besin bağımlılığı, genellikle, erken çocukluk dönemindeki yeme davranışları ile şekillenmektedir. Çoğu yeme bağımlısı, stresli durumlarla başa çıkmayı hiç öğrenememiş ve her zaman yemeği bir baş etme yöntemi olarak kullanmıştır.
Bireyin bazı durumlarda fazla kilosu koruyucu görev olarak görülmektedir. (örneğin sosyofobik bireyler vb.) Bu bireylerde zayıflama düşünmesi depresyona sebep olabilmektedir. Yeme bağımlıları aşırı kilolu olmanın, başkalarını kendilerinden uzak tutabileceği inancına sahip olabilmektedirler.
Anoreksiya ve bulimia nervozanın aksine, erkeklerde besin bağımlılığı oranı oldukça fazladır.
Besin bağımlılığı olan bireyler kilolarının arttığını hissettikleri her an biraz daha diyet yapmaya yaklaşmaktadır. Fakat diyet yapmak onlar için bir stres unsuru olması sebebi ile tekrar bu stres ile başa çıkamayarak aşırı besin bağımlılığına sebep olmaktadır. Bu döngüyü güçsüzlük, suçluluk, utanma ve başarısızlık duyguları takip etmektedir.
**Diyet ve aşırı yeme, duygusal sebepler ortadan kaldırılmadıkça, kısır döngü içinde hayat boyu devam edebilmektedir..
Toplumsal hayatta bireyler, besin bağımlılığını yeteri kadar önemsememektedir. Kişiler, tıbbi ve psikolojik tedaviye yönlendirilmesi gerekirken, diyet ve zayıflama merkezlerine yönlendirilmekteler.Anoreksiya ve bulimia gibi, besin bağımlılığı da ciddi bir duygusal problemdir, yaratacağı sağlık problemleri yüzünden ölümle sonuçlanabilmektedir.
Besin Bağımlılığının Belirtileri
Aşırı yeme
Yemek yemeyi durduramama korkusu
Depresyon
Aşırı yeme sonrası kendini küçümseme veya aşağılama
Sosyal aktivitelerden kaçınma
Toplum içinde az yeme
Kilo verince daha güzel bir hayata sahip olunacağı inancı
Kişinin kendisiyle ilgili, kiloya bağlı olarak geliştirdiği özgüven eksikliği
Sosyal ve profesyonel başarısızlığın fazla kilolara bağlanması
Yeme alışkanlıklarından kaynaklanan fizyolojik ve psikolojik sıkıntı
Kilonun, hayatın odak noktası haline gelmesi
Besin bağımlılığının Yaratabileceği Sağlık Riskleri
Kilo alımı
Hipertansiyon ve halsizlik
Kalp ve dolaşım sistemi şikâyetleri
Hareket kısıtlanması
Adet düzensizlikleri
Diyabet
Eklem şikâyetleri
Varis
Mide ve sindirim sistemi hastalıkları
Uykusuzluk
Hamilelik sırasında kan zehirlenmesi
Nefes darlığı
Yüksek kolesterol
Kalp krizi ve ölüm
Çapraz Bağımlılık için sağlıklı yollar
Cerrahi operasyon sonrası hastalar çalışılan ekip tarafından ödül olarak düşündükleri yeme davranışlarını farklı alanlara atfetmeleri gerektiği konusunda bilgilendirilmelidir. Örneğin; egzersiz yapmak. Egzersiz hem kişinin saatlerini düzenlemekte hemde içinde barındırdığı enerjiyi düzenlemesini sağlamaktadır. Eğerki kişi egzersizi ödül döngüsü içerisinde oturtmaya çabalarsa ve bunu alışkanlık haline getirirse kurabiye ve pasta gibi gıdaların aşırı alınmasıyla sağlanan durumdakine benzer bir etkiyle dopamin salınımında artışa sebep olmaktadır. Egzersiz kişiye başlangıçta vücudun sistemi sebebi ile ödül hissi vermemektedir. Ancak kişinin bedeninin alışması ile birlikte iyi hissettirmeye başlamaktadır. Egzersiz dışında, kişinin kendisine yeni hobiler yaratması ve bu yolla daha aktif zaman geçirmesi egzersiz yerine yapılabilecek alternatif olabilmektedir. Kişinin sosyal hayatını düzenlemesi en önemli çapraz bağımlılığı önleyici yöntem olabilmektedir.
Uzm. Klinik Psikolog- Bariatrik Psikolog
Merve PEHLİVAN