Sadece % 5 kilo kaybının bile karaciğer yağlanmasını düzelttiği saptandı. Düzelme verilen kiloyla paralel olarak da artıyor. Şimdiye kadar hekimler alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanmasını tedavi etmek için kilo verilmesini öneriyordu, ancak bu yaklaşımı destekleyen kanıta dayalı veriler kısıtlıydı. İki prospektif çalışmada araştırmacılar bu hasta grubunda yaşam tarzı değişiklikleri ve cerrahi ile kilo kaybının etkinliğini değerlendirdiler.
İlk çalışmada biopsiyle kanıtlanan karaciğer yağlanması olan 293 hasta yağdan fakir, düşük kalorili diyete başlatıldı, haftada 200 dk yürümeleri sağlandı ve diyet uyumunu arttırmak için davranışsal terapi aldılar. 52. Haftada tekrarlanan biopsilerde hastaların % 25’inde karaciğer yağlanmasının düzeldiği saptandı. Hastalık aktivite skoru % 47, fibrozise ilerleme ise % 19 azalmıştı. Kilo kaybının derecesi bu düzelme ile bağımsız olarak ilişkili bulundu. % 5’in üzerinde kilo veren hastalarda doku düzeyinde düzelme çok daha belirgindi. % 10 ve üzerinde kilo kaybı olanlarda karaciğer yağlanması % 90, fibrozise gidiş % 45 düzelmekteydi.
109 hastada gerçekleştirilen ikinci çalışmada ise, bariatrik cerrahiye giden ve karaciğer yağlanması biopsi ile kanıtlanmış morbid obez hastalar değerlendirildi. Ameliyatın 1. Yılında vücut kitle indeksi anlamlı şekilde düşmüştü. Karaciğer yağlanması % 85 düzelmişti, fibrozise gidiş ise % 34 azalmıştı. Karaciğer yağlanması düzelmeyen hastalar daha az BMI düşüşü yaşayan ve inatçı insülin direnci olan hastalardı.