İmplant tedavisi ile ilgili sorularınıza cevaplar 3.bölüm...

İmplant tedavisi ile ilgili sorularınıza cevaplar 3.bölüm...

İmplantlar iyileşirken eski protezlerimi kullanabilir miyim?

Büyük ihtimalle kullanabilirsiniz. Bazı ekstra durumlarda doktorunuz buna izin vermeyebilir. Ama yine de mümkün olduğunca dişsiz bırakmamaya çalışılmaktadır. Bazen eski protezinizin yerine daha farklı bir geçici bir protezde tasarlanabilir. Beklentinizi ve doktorunuzun yapabileceklerini mutlaka önceden konuşunuz. Ama yine de vakanın gidişatına göre de durumun değişebileceğini unutmayınız.

İşlem sonrası geçici diş takılabilir mi ?

Uygulanan implant özellikle ön bölgede ise, tedavi tamamlanana kadar mutlaka geçici bir uygulama yapılmaya çalışılacaktır. Fonksiyon olarak en azından estetik görüntü ve konuşmanız size iade edilecektir. Ama yine de geçici dişleriniz muhtemelen akrilik-plastik içerikli olacağından kırmadan, son derece dikkatli kullanmalısınız.

İmplantın markası önemli midir?

Dünyada şu anda 80 üreticiye ait 220 den fazla marka bulunmaktadır. Örneğin bir fabrikada 29 farklı firmaya ait implantlar fason olarak üretilmektedir. Bu kadar çok firma içerisinde hastanın marka takip etmesine imkan yoktur. Zaten bu ürünler beyaz eşya gibi son kullanıcın yani hastanın bir süre deneyip fikir beyan edebileceği ürünler değildir. Hasta ancak implant üzerine yapılan protezin rahat olup olmadığını anlayabilir. Bu durumda ancak protez başarısızlığından veya başarısından söz edilebilir. Diğer türlü araba markası gibi reklamı yapılan ve genel anlamda halkın tanıyabileceği bir markalaşma yoktur.

Üretildiği ülke önemli midir ?

En çok karşılaştığımız sorulardan bir tanesi budur. İmplantın ülkesinin önemli olup olmadığına anlattıklarımdan sonra siz karar veriniz. Genel kanı olarak ülkemizde Alman mallarının sağlamlığı ve güvenilirliği gibi bir düşünce hakimdir. Aslında çok yanlış bir kanı değildir. Almanya 'da sanayi devrimine bizzat katkı sağlayan gurbetçi- emekçilerimiz, her türlü üretimin ne ciddiyette, sıkı kontrollerle yapıldığını, kaliteli üretimin temelinde yer alarak canlı şahit olmuşlardır. Özellikle otomotiv sektöründe öncü, dayanıklı, güçlü ve lüks markalar Türk halkı üzerinde, Alman malının kaliteli olması algısının oluşmasında da büyük katkı sağlamışlardır. Bu sebeple bazı üreticiler, üretim aşamalarının belli bir kısmını Almanya da tamamlayarak bu algıdan yararlanmaktadır. Diğer taraftan İsviçre ve İsveç, Dişhekimliğinin farklı alanlarında yıllardır büyük markalar ve ürünlere sahiptirler. Bu meslek kolunda oldukça ün yapmışlardır. Amerika tüm dünyada her alandaki hakimiyetini, yaklaşık 50 marka ile bu alanda da sürdürmektedir. İtalya ve Fransa, İngiltere 8 ile10' ar marka ile ağırlıkla kendi hekimlerine hizmet vermektedir. Güney Amerika da Brezilya, Arjantin kendi markalarına sahiptir. İlginçtir ki; teknolojik alanda söz sahibi Japonya bu konuda kendi üretimlerine sahip olmakla beraber meşhur marka yaratamamıştır. Aynı şekilde ticari ve üretim alanında hakimiyeti tartışılmaz dünya devi Çin, kendi markasını yaratamamıştır.En çok kullanılan sözlerden biri de budur. "Hocam aman ha Çin malı olmasın"  Evet merak edilecek bir durum yok, piyasada dolaşan düşük kaliteli Çin malı yok. Rahat edebilirsiniz. Peki ülkemiz ne durumda. Son zamanlarda  ülkemizde de üretim yapıldığını duyuyorsunuz. Ülkemizdeki üretimlere ne kadar güvenebiliriz diye düşünebilirsiniz. Ülkemizde 2005 yılından beri üretim yapılmakta. Emekleme dönemi aşıldıktan sonra her geçen sene üretilen  malzemenin çeşitliliği arttırılmış, kullanıcı hekimlerden geri dönüşler alınmış, ve bu geri bildirimler ile kendilerini şekillendirmişlerdir. Türkiye, implant uygulanan hasta sayısındaki artışla, çok hızlı gelişen bir ülke olduğu için hem yabancı hem de yerli üreticilerin son derece dikkatini çekmektedir. Bu sebeple 2004'te üretime başlayan ilk firmadan sonra geçtiğimiz yıldan beri 5 farklı firma daha gerekli yatırım ve araştırma sürecini tamamlayarak dental implant üretimine başlamıştır. Aynı zamanda da 70'ten fazla yabancı markanın ülkemizde tedarikçisi bulunmaktadır. Elbette implant alanında her türlü gelişime öncülük eden, ilk buluşları yapan, ciddi araştırma geliştirme yapan ve bu alana yön veren köklü firmalar uzun yıllardır hem ülkemizde hem de Avrupa da pazarda hakimiyet sürdürmektedirler. Dünyada, implant üretimi için medikal titanyum üreten ve sertifikalı olarak bunu satan ve üreticilerin de satın almak zorunda olduğu  sınırlı sayıda firma bulunmaktadır. Yani aslında tüm titanyum implantlar malzeme olarak bakıldığında aynıdır. Bazı patent kısıtlamaları dolayısıyla her firma kendi farkını yaratmak için üretim aşamasında bazı değişiklikler yapabilir. Ancak bir implant hastası, seçim yaparken implantın ülkesinden veya markasından önce hekimini seçmektedir. Dolayısıyla , koltuğuna oturduğu hekimin kararları ve seçimlerine de saygı duymalıdır. Hekiminiz zaten yıllar içinde kendi tercihlerini belirlemiş olmalıdır. Kullandığı marka veya markaların arkasında durmaktadır, onlara güvenmektedir ki size sunmaktadır. Sağdan soldan, komşudan duyarak ben şu marka yaptırdım, şu ülke malını yaptırdım diyerek seçim yapmak son derece yanlıştır. Zaten gideceğiniz hekim size kullandığı markaları önerecek bunun dışına çıkmayı çok istemeyecek hatta seçenek olarak sunmayacaktır. Çünkü olay sadece implantı alıp hastanın eline vermek değildir. İmplant uygulaması sırasında ve sonrasında bile aklınıza gelmeyecek  kadar çok malzeme sadece belli bir marka için kullanılmaktadır. Sizin hekime söyleyeceğiniz ve hekimin düzenli olarak çalışmadığı bir marka veya ülke malı için sonradan tedarik edeceği ve operasyon sırasında ve sonrasında protez yapılırken kullanacağı parçalar sıkıntı yaratacaktır. Hiçbir hekim bu duruma düşmek istemeyecektir. Önce hekiminiz doğru belirleyiniz, gerisini O'na bırakınız. Unutmayınız ki en iyi ve en pahalı kumaş, acemi terzinin elinde kalır.

Sağlık açısından tehlikesi var mıdır?

Hastaların düşündüğü anlamda tehlikesi yoktur. Yani en çok sorulduğu şekliyle kanser yapmaz ya da üst çenedeki implantlar beyne zarar vermez, kemik içinde paslanma yapmaz. 35 yıldır implantlar üzerine yapılan sayısız bilimsel çalışma da bu tarz bir sonuca rastlanmamıştır.

Şeker hastalığı engel midir ?

Şeker hastalarında implant yapılabilir mi?  Evet yapılabilir. Ancak en önemli konu kan şekeri düzeylerinin dengeli olması gerekliliğidir. Sadece iyileşme ve kaynaşma döneminde değil, ömür boyu dengeli kan şekeri olması hem kişinin genel sağlığını ve yaşam kalitesini olumlu etkileyecek, hem de implantlar etrafındaki kemik yapım döngüsünün devamlılığı sağlanmış olacaktır. Aksi halde implantlar kaynaşsa bile, dengesiz ve yüksek şeker düzeyleri yapılan implantların uzun yıllar kullanılmasını etkileyebilecektir.

Kalp hastalığı olanlara yapılabilir mi ?

İmplant uygulamaları oldukça basit ve az tavmatik olmasına rağmen, kalp sağlığında çeşitli problemler bulunan hastalarda işlem öncesi bazı tedbirler almak gereklidir. Öncelikle devamlı kontrol altında olduğu kardioloji uzmanı ile yazılı veya sözlü olarak temasa geçilmelidir. Bu durumda hastanın kardiak durumu daha net olarak öğrenilebilmiş olur. Bu hastaların önemli bir grubu aspirin türevi kan sulandırıcı ilaçlar kullanmaktadır. Yapılacak işlemin hacmine göre diş hekimi kan sulandırıcıların kesilip kesilmemesi konusunu değerlendirmelidir. Basit sayabileceği durumlarda çoğu zaman ilacın kesilmesine gerek yoktur. Kaldı ki en sık kullanılan kan sulandırıcı olan asetil salisilik asitin yani aspirinin işlemden birkaç gün önceden kesilmesinin bir faydası yoktur. Çünkü kandaki etkisi ilaç kesildikten sonra 7 gün kadar devam etmektedir.  Hatta ilacın kesilmesine gerek olmayan basit bir operasyonda kalp sağlığı açısından daha çok risk bile olabilir. Ancak çalışılan alanda büyük damarlar olmamakla beraber daha yaygın ve geniş alanda birden fazla implantın uygulandığı durumlarda  pıhtılaşmanın gecikmesi nedeniyle  bazen kanamanın sızıntı şeklinde uzun süre devam etmesine neden olabilmektedir. Burada karar mercii hem kendi kalp doktorunuz hem de diş hekiminiz olmalıdır. By pass geçiren hastalarda her ise cerrahi müdahale de olduğu şekliyle ilk 6 ay müdahale edilmemektedir.

 

Bu makale 8 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Dt. Burak Öner

Etiketler
İmplant avantajları
Uzm. Dt. Burak Öner
Uzm. Dt. Burak Öner
Adana - Diş Hekimi
Facebook Twitter Instagram Youtube