Hipertansiyon; sessiz düşman

Hipertansiyon; sessiz düşman

HİPERTANSİYON İLE İLGİLİ NELER BİLMELİYİZ?

Kan Basıncı Nedir?

Her kalp atışınız damarlarınıza bir kan dalgasının pompalanmasına yol açar. Bu dalga vücuda yayıldıkça atardamarlarınızın duvarlarına baskı yapar ve bu kan basıncı dediğimiz gücü oluşturur. Kan basınca gün içerisinde ve günden güne değişiklik gösterebilir. Genellikle istirahat halindeyken en düşük değerlerdedir ve aktivite, postür ve duygu durumunuza göre değişiklik gösterebilir. Bu geçici değişiklikler istediğimiz sınırlarda olduğu sürece tamamen normal kabul edilir.  Eğer bu basınç çeşitli sebeplerle artar ve 140/90 mmgH yada daha üzerine çıkarsa bu durumda hipertansiyon varlığından söz edilir.  

Yüksek Kan Basıncı (Hipertansiyon) Gerçekleri

Artmış kan basıncı tüm dünyada ve ülkemizde kalp damar, beyin ve böbrek hastalıkları açısından önemli bir risk faktörüdür.

Ülkemizde hipertansiyon sıklığının kadınlarda %36, erkeklerde ise %27’nin üzerlerinde olduğu tahmin edilmektedir. Toplumumuzun en az üçte biri daha önce hiç tansiyon ölçümü yaptırmamıştır.

Hipertansiyonu olan bir bayan hastanın olmayan bir bayana göre 3,5 kat daha fazla kalp hastalığı gelişme riski vardır.

Hipertansiyon sıklığının artışında obezitenin artışı ve diyette tuz alımının fazlalığının rol oynadığı bilinmektedir.

Hipertansiyon önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır.

Büyük ve Küçük Tansiyon ne anlama gelir? Tansiyon aletindeki rakamlar neyi ifade eder?

Kalp kasınız kasıldığında pompalama yaptığında atardamar duvarlarınızı dışarı doğru iten güç en fazladır ve kan basıncınızın okunan en üst değeri olup ‘Sistolik Kan Basıncı’ yani Büyük Tansiyon olarak isimlendirilir. Atımlar arasında kalbiniz gevşediğinde kanınızın itici gücü azalır ve kan basıncınız en düşük değer olan ‘Diastolik Kan Basıncı’ yani Düşük Tansiyon düzeyine iner. Hipertansiyon ölçülen kan basıncınızın 140/90 mmHg değerinin üzerinde olması demektir. 

Tek bir yüksek değer saptamanız hipertansiyon hastası olduğunuz anlamına gelmez. En az iki farklı zamanda daha ölçüm tekrarlanarak kararlı bir yükseklik olup olmadığı saptanmalıdır. ’Sessiz düşman’ terimi hipertansiyon için sıkça kullanılan bir terimdir. Nedeni ise hipertansiyonun yıllarca hiç belirti vermeden beyin, böbrek, kalp ve damar sistemine hasar verebilme olasılığıdır. Bu nedenle belli aralıklarla kan basıncınızın ölçümü yapılmalıdır.

Hipertansiyon Belirtileri Nelerdir?

Yüksek tansiyon uzun dönemde damarın iç yüzeyinde hasara neden olarak organları besleyen damarlarda tıkanma veya genişlemeye yol açabilir ve organ yetmezliklerine neden olabilir.

Başlıca hipertansiyon belirtileri arasında baş ağrısı, baş dönmesi, görmede bozukluk, kulaklarda çınlama, çarpıntı, nefes darlığı ve göğüs ağrısı olabilir. Ayrıca hipertansiyona bağlı halsizlik, yorgunluk, burun kanaması, yürümede ve merdiven çıkmada zorlanma, çok sık idrara çıkma, gece uykudan uyanarak idrar yapma gibi belirtiler olabilir. Bu belirtilerden bir veya birkaçını fark ettiğinizde mutlaka bir doktora başvurmalısınız.

Hipertansiyon neden ortaya çıkar?

Ailesinde hipertansiyon bulunan kişilerde hipertansiyon gelişme riski yüksektir. Bunun yanı sıra çeşitli böbrek hastalıkları, damarsal hastalıklar ve hormonal bozukluklar gibi sekonder nedenler hipertansiyona yol açabilir. Ayrıca fazla tuz tüketimi, stres, obezite, şeker hastalığı ve hareketsiz yaşam tarzı da hipertansiyonu tetikleyici rol oynamaktadır. Bazı ağrı kesici ilaçlar, soğuk algınlığı ve grip ilaçları, doğum kontrol hapları gibi çeşitli ilaçlar da kan basıncını yükseltebilmektedir. Hastalarımızın bir kısmında ise belirli bir neden saptanamamaktadır ancak tüm hastalarda hipertansiyon mutlaka kontrol altına alınmalı ve kan basıncı ideal düzeye düşürülmelidir.

Kan Basıncınızı sağlıklı düzeylerde tutmak için neler yapabilirsiniz?

Sağlıklı kilonuzu koruyunuz, çünkü fazla kiloların verilmesi kan basıncının kontrolünde önemli rol oynamaktadır.

Sağlıklı ve dengeli besleniniz.

Yemeklerinizde tuzu azaltınız.

Sigara içmeyiniz. Sigara içen bir hipertansiyon hastasında kalp krizi ve felç geçirme riski daha da artmaktadır.

Haftada en az 5 gün, en az 30 dakika, orta-şiddette dinamik egzersiz yapınız. Yürümek veya yüzmek en çok önerilen egzersizlerdir.

Yaşam biçiminizde yapacağınız bu değişikliklere rağmen hala kan basıncınız yüksekse doktorunuz size ilaç tedavisi önerecektir. Diğer tüm tedaviler gibi hipertansiyon tedavisi de kişiye özel olmalıdır. İlaç tedavisinde, sadece tansiyonun kontrol altına alınması değil, diğer organların da korunması amaçlanmaktadır. Tedavide kullanılacak ilaçların türü, dozu ve çeşitliliği tamamen doktorunuzun kontrolü altında olmalıdır. Asla doktorunuzun dışında tavsiye edilen hiçbir ilacı almayınız.

İlaç tedavisinde en önemli unsur, doktorunuzun verdiği ilaçları, kendinizi iyi hissetseniz bile kesintisiz ve düzenli olarak almanızdır. Yapılan en büyük yanlış, tansiyon kontrol altına alındıktan sonra ilaca gerek kalmadığı düşünülerek ilacın azaltılması veya kesilmesidir. Hipertansiyon ilaçları bağımlılık yapmaz. Doktorunuzun kontrolünde olmadan ilacınızın azaltılması ya da kesilmesi durumunda tansiyonunuz tekrar yükselecektir. 

 

Bu makale 9 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Nüket Rüzgaresen

Prof. Dr. Nüket RÜZGARESEN, Ankara'da doğmuştur. Lisans öncesi eğitimlerinin ardından, tıp eğitimini İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İç hastalıkları uzmanlık eğitiminin ardından TUBİTAK-Yurdışı Doktora sonrası araştırma bursu ile Amerika Birleşik Devletleri, Vanderbilt Üniversitesi'nde Nefroloji Klinik Fellow olarak çalışmıştır. Mesleki çalışmalarına, Özel muayenehanesi'nde devam etmektedir. Prof. Dr. Nüket RÜZGARESEN, İç Hastalıkları ve Nefroloji alanında ulusal ve uluslar arası dergilerde yayınlanmış 100’den fazla makalesi olup, çeşitli ulusal ve uluslararası kongrelerde sunulmuş çok sayıda yazılı ve sözlü bildirim bulunmaktadır. Seçkin ulusal ve uluslar arası dergilerde editörlük ve hakemlik yapmaktadır. Çok iyi derecede İngilizce bilmekte olup, evli ve iki çocuk annesi ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
Etiketler
Kan basıncı
Prof. Dr. Nüket Rüzgaresen
Prof. Dr. Nüket Rüzgaresen
Ankara - Dahiliye - İç Hastalıkları
Facebook Twitter Instagram Youtube