Endometriyal hiperplaziler (rahim iç duvar kalınlaşması)

Endometriyal hiperplaziler (rahim iç duvar kalınlaşması)

Endometriyal hiperplaziler, endometriumun (rahim iç tabakası) yapısal ve biyolojik değişikliğe uğraması sonucu kalınlaşmasıdır. Bu değişiklikler hafif düzeyden kanser öncüsü lezyonlara kadar ilerleyebilen bir yelpaze gösterebilir. Endometriyal hiperplaziler anormal kanamalara neden olabilen klinik durumlardır. Bu kanamalar uzun süreli kanamalar şeklinde olabileceği gibi menopoz sonrası oluşan kanamalar şeklinde de görülebilir. Östrojen hormonunun sürekli olarak endometriumu uyarması ve bu uyarının progesteron ile dengelenmemesi sonucu gelişir.

Endometriyal hiperplaziler, durumun şiddetine göre dört şekilde sınıflandırılmaktadırlar:

1. Basit endometriyal hiperplaziler

2. Kompleks endometriyal hiperplaziler

3. Atipili basit endometriyal hiperplaziler

4. Kompleks atipili endometriyal hiperplaziler

Endometriyal hiperplaziler atipi ile birlikte olduklarında kansere ilerleme oranları artmaktadır. Basit endometriyal hiperplaziler %1, kompleks hiperplaziler %3, basit atipili hiperplaziler %8 ve kompleks atipili hiperplaziler %29 oranında kansere ilerleme göstermektedir. Buna karşın hiperplazilerin önemli bir kısmı özellikle atipisi olmayanlar olmak üzere gerileyebilir ya da aynı düzeyde kalabilir. Ancak en kansere yakın olan kompleks atipili endometriyal hiperplaziler, iyi diferansiye endometrium kanserleri ile bir arada bulunabilir (yaklaşık %50 oranında).

Endometriyal hiperplaziler overde östrojen üreten tümörlerden ya da dışardan alınan uzun süreli östrojenler sonucu hiperplaziler gelişebildiği gibi genellikle yumurtlama fonksiyonlarında bozulma sonucu progesteron üretiminin olmadığı kadınlarda görülmektedir. Daha çok menopoz öncesinde kadınlarda bazen adeti yeni başlayan genç kızlarda olabilir.

Endometriyal hiperplazisi tanısı rahim içinden alınan doku örneklerleri ile konmaktadır. Bu işlem poliklinik koşullarında yapılabileceği gibi anestezi altında küretaj işlemi ile de yapılır. Hastaların muayenesinde anormal bir durum olmayabilir. Transvajinal ultrasonografi ile yapılan incelemede endometrium kalın saptanır.

Tedavi hiperplazinin şiddetine, hastanın yaşına ve doğurganlık isteğine göre yapılmaktadır. Basit hiperplazilerin kansere ilerleme oranı düşük ve kendiliğinden gerileme olasılığı fazla olduğu için hasta genç ise izlenebilir. Bu hastalara basit ve kompleks hiperplazi durumunda progesteron içeren ilaçlar kullanılmaktadır. Çocuk istemeyen ve yaşı menopoz yıllarına yakın olan ve atipisi olan hiperplazi olgularında histerektomi (rahim alınması) daha uygun bir tedavi şeklidir. Atipik kompleks hiperplaziler beraberinde kanser de olabileceğinden kanser konusunda deneyimli jinekolog onkologlarca tedavi ve ameliyat edilmeleri gerekir. Eğer izlem kararı verilmişse bu olgularda 3 aylık tedavi sonunda hiperplazinin gerileyip gerilemediğ kontrol edilmelidir. 

Bu makale 17 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Tevfik Güvenal

Prof. Dr. Tevfik GÜVENAL,1966 yılında Sivas’ta doğmuştur. Lisans öncesi öğrenimlerini Sivas’ta bitirdikten sonra Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1989 yılında tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise İstanbul Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yapmış ve 1995 yılında Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olmuştur.  Askerlik vazifesini Eskişehir Hava Hastanesi'nde Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olarak yerine getirmiş olan Prof. Dr. Tevfik GÜVENAL, akademik hayatına 1999 yılında Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı'nda başlamıştır. 2000 yılında Hacettepe Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı'nda Jinekolojik Onkoloji alanında eğitim almıştır. 2003 yılında Doçentlik, 2009 yılında ise Profesörlük kadrosuna atanmıştır. 2009 ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
instagram
Etiketler
Rahim iç duvarı hastalıkları
Prof. Dr. Tevfik Güvenal
Prof. Dr. Tevfik Güvenal
Manisa - Kadın Hastalıkları ve Doğum
Facebook Twitter Instagram Youtube