Endokrin ve meme cerrahisi

Endokrin ve meme cerrahisi

Meme hastalıklarına tanısal yaklaşım ve tedavi yöntemlerinin tartışılması Meme Hastalıkları Tanı ve Tedavi Merkezi’nde gerçekleştirilmektedir. Meme Hastalıkları Tanı ve Tedavi Merkezi’nin çalışma prensipleri şu şekilde özetlenebilir:

1. Meme kanseri taraması (Hiçbir şikayeti olmayan kadınların belli aralıklarla takiplerinin yapılması).

2. Meme kanseri gelişimi açısından yüksek riskli hastaların tanınması, takipleri ve risk azaltıcı tedavilerin tartışılması.

3. Meme kitlelerinin ayırıcı tanısının yapılması.

4. Meme kitle ve lezyonlarının en uygun biyopsi yöntemleri (iğne biyopsileri, tel ile işaretleme, radyoaktif madde enjeksiyonu ile lokalizasyon-ROLL) ile değerlendirilmesi. 

5. Meme kanseri tedavisinde hasta için en uygun tedavi yaklaşımlarının hastalarla tartışılması ve modern cerrahi yaklaşımlar ve uygulanabilirlikleri hakkında hastaya bilgi verilmesi (meme koruyucu cerrahi, sentinel lenf nodu biyopsisi teknikleri, meme dokusunun hepsinin alınmasının gerektiği durumlarda yeniden meme kütlesi oluşturulması anlamına gelen meme rekonstrüksiyonu-onkoplastik meme cerrahisi). 

6. Meme kanseri hastalarının takibi ve takip sırasında ortaya çıkabilecek olan kolda şişlik (lenfödem), vb problemlere yönelik destek tedavilerinin verilmesi.

Endokrin Cerrahi tanımı vücudun iç salgı yapan bezlerinin operasyon gerektiren bazı hastalıklarında uygulanan cerrahi tedavileri belirtir. İç salgı bezi demek salgıladığı hormonları direkt olarak kan dolaşımına veren bezler anlamını taşır. Bu başlık altında sıklıkla incelenen iç salgı bezlerine ait hastalıklar tiroid bezi hastalıkları (nodüler guatr, zehirli guatr, tiroid kanseri, vb.), paratiroid bezi hastalıkları (tek bir bezde adenom, bütün bezlerde büyüme-hiperplazi, vb.) ve adrenal (böbrek üstü) bezi hastalıklarıdır. Bu organlara ait hastalıkların cerrahi tedavisinde son on yılda önemli gelişmeler sağlanmıştır. Laparoskopik yaklaşımlar, minimal invaziv girişimler ve radyoaktif madde işaretlemesi ile yapılan cerrahi girişimler bu grup hastalarda operasyon başarısını artırmakta ve ameliyat sonrası dönemi daha konforlu hale getirmektedir.

Bu makale 15 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Aziz Sümer

Prof. Dr. Aziz SÜMER, 1973 yılında doğmuştur. Lisan öncesi eğitimlerinin hemen ardından Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başlamış olduğu tıp eğitimini 1997 yılında tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. 2005 yılında ise İstanbul Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi 2. Genel Cerrahi Kliniği'nde ihtisasını tamamlamış ve Genel Cerrahi Uzmanı olmuştur. 2005 yılında Avusturya Viyana Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrin Cerrahi Kliniği (Medizinische Universitat Wien, Section of Endocrine Surgery, Division of General Surgery, Department of Surgery) AKH Hastanesi'nde Prof. Dr. Bruno Niederle ile çalışmalar yapmış, Endokrin ve Laparoskopik Cerrahi Eğitimi almıştır. Prof. Dr. Aziz SÜMER, 2009 yılında İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı, Endokrin Cerrahi Kliniği, E Servisinde Endokrin ve İl ...

Etiketler
Meme hastalıklarına tanısal yaklaşım
Prof. Dr. Aziz Sümer
Prof. Dr. Aziz Sümer
İstanbul - Genel Cerrahi
Facebook Twitter Instagram Youtube