Akşamları, daha çok da geceleri uyuma öncesi artan, ağırlıklı olarak bacaklarda hissedilen huzursuzluk hissi olarak tanımlanır. Hasta bacaklarını sürekli olarak hareket ettirmek ister. Bir yerlere dayamak, hareketini engelleyecek şekilde sabitlemek ister. Tabii bununla birlikte, uykusu kaçar. Yorulana kadar kıpır kıpırdır. Dolayısı ile bu, bir uyku bozukluğu ve gerginlik hastalığıdır.
Hastalar ne yazık ki dertlerini tam olarak anlatamazlar, hekime yansıtamaz, sanki ağrıları varmış gibi ifade ederler. Yakın yıllara kadar hekimler tarafından da çok tanınan bir hastalık olmadığından, bu hastalar doktor doktor gezerlerdi.
Son yıllarda hastalık bazı yeni ilaçlara kullanım alanı doğurduğu için tanındı. İlgi çekti. 'Santral aşırı duyarlılık' sendromları başlığı altına katıldı. Fibromiyalji ve Bruksizm ( uykuda diş gıcırdatma) ile birlikte, hastanın kas gerginliğinin ruhsal ya da beyinsel kökenli olduğu hastalıklara dahil kabul edilmeli. Tedavisi de bu yönde yapılmalıdır.
Bacaklarında başka sağlık sorunları olan hastaların dikkati buraya toplandığı için, hasta büyük olasılıkla gerginlik ve huzursuzluğunu da buralarda yaşar.
Tedavisi de bu gerginliği azaltmak, uykuya kolay varılmasını ve uykunun derin olmasını sağlamak olmalıdır. Bu çeşitli ilaçlarla sağlanır. Ayrıca, otohipnoz gibi gevşeme yöntemleri, akşamları uyanıklığı azaltacak önlemleri almak, örneğin çok hareketli olmamak, sakin ortam, kafein- tein içeren içeceklerden kaçınmak tedaviye katkı sağlar.
Yönettiğim bir uzmanlık tezinde bu konuyu diz kireçlenmesi hastalarında irdeledik. Klinik gözlemlerimizde bu hastaların yakınımlarının önemli bir kısmını huzursuz bacak bulgularının oluşturduğunu saptıyorduk. Çalışmada da bu gerçeği saptadık. Hastaların dikkatleri anlaşılan sorunlu eklemlerine yönelmişti.
