Astım ilaçları orucu bozar mı ?

Astım ilaçları orucu bozar mı ?

Her yıl Ramazan ayında tartışılan bir konuyu değerli okurlarımızla paylaşmak istedim. Birçok kişi mübarek Ramazanı iple çekmekte ve bu uhrevi ortamda oruçlarını tutarak maneviyatlarını sağlamlaştırmaktadır. Astım hastaları da bu manevi ortamdan istifade etmek isteyebilirler ve kendini iyi hisseden Astım hastası orucunu tutabilir.

Birçok meslektaşımın aksine oruç tutmanın Astım'a zararı olduğunu düşünmüyorum. Bilakis oruç tutarak manevi yönden tatmin olan kişinin bağışıklık sistemi de güçlenir ve hastalığını yenme konusunda daha kuvvetli olur kanaatindeyim.

Tabi ki oruç tutmak isteyen Astım hastalarının karşısına ilaç kullanma zorunluluğu çıkıyor. Peki, Astım ilaçları orucu bozar mı? Oruçluyken Astım ilacı kullanılabilir mi?

Ülkemizde din konusunda en yetkili kurum, Din İşleri Yüksek Kurulu'dur. Değerli ilahiyat hocalarından kurulu bu kurul zaman zaman toplanarak sorulan sorulara cevap verir. Bakın Din İşleri Yüksek Kurulu ne demiş.

 ‘‘Akciğer hastalarının kullandıkları spreyden, bir kullanımda 1/20 mililitre gibi çok az miktar ağıza sokulmaktadır. Bunun da önemli bir kısmı ağız ve nefes boruları cidarında emilerek yok olmaktadır. Bundan geriye bir miktarın tükrük ile mideye ulaştığı konusunda kesin bir bilgi yoktur. Abdest alırken ağızda kalan suyla kıyaslandığında bu miktarın çok az olduğu görülmektedir. Hâlbuki oruçlu, abdest alırken, ağzına su verdiğinde sudan geri kalan miktarın mideye ulaşması halinde nasıl ki oruç bozulmuyorsa, astımlı hastaların rahat nefes almalarını sağlayan, ağıza püskürtülen ilaç orucu bozmaz.’’

İfade açık ve net; Astım için kullanılan spreyler veya içe çekilen ilaçlar orucu bozmaz.

Tüm bu bilgiler ışığında kendini iyi hisseden bir Astım hastası orucunu tutabilir. Sprey tarzı veya içe çekilen ilaçlarını oruçlu iken kullanabilir. Oruçlu iken nefesi sıkıştığında kurtarıcı sprey (Ventolin vb) kullanabilir. Sadece oruçlu iken Astım haplarını alamaz. Hapları iftarda veya sahurda alabilir.

İleri düzeyde Astım hastası olan bir kişinin orucunu tutup tutmayacağına gelince; böyle bir hastamızın öncelikle doktor kontrolünden geçmesini ve doktoru uygun görürse oruç tutmasını öneririm. Yalnız dinimizde böyle bir durumda aynı ibadeti yerine getiren (yani orucunu tutan) bir doktorun tercih edilmesi önerilmektedir.

Ayrıca Din İşleri Yüksek Kurulunun fetvaları uyarınca oruç tutarken hastalığı artan bir kişi eğer oruca devam ettiğinde daha da kötüleşecekse orucunu bozabilir. Böyle bir durumda başka bir gün kaza yapması veya ömrü boyunca oruç tutamayacaksa fidye vermesi gerekir, kefaret (61 gün oruç tutması) gerekmez.

Sağlıcakla…

 

Bu makale 17 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Dr. Ali Ekinci

Uzm. Dr. Ali Ekinci
Uzm. Dr. Ali Ekinci
İstanbul - Göğüs Hastalıkları
Facebook Twitter Instagram Youtube