Anal fissür ve fistuller hakkında her şey

Anal fissür ve fistuller hakkında her şey

Bu yazıda isim benzerliği dışında aslında çok farklı iki hastalık olmasına rağmen  sıklıkla karıştırılan iki hastalıktan bahsedeceğiz. Bunlardan ilki, anüs ( makat )’ de çatlak olan Anal Fissür, diğeri ise genelde anüs kenarında sıklıkla içinden akıntının da olduğu bir dış ağzı olan Perianal Fistül’dir.

Anal Fissür:

Anal fissür nedir, neden oluşur: Anal kanalın iç yüzünde değişik nedenlerle oluşan ve sıklıkla kanama ve ağrı ile belirti veren çatlak şeklindeki yaraya anal fissür denir. Makat çıkışında büyük abdestimizi tutmayı sağlayan adaleler ve bunların oluşturduğu bir basınç vardır. Çatlak oluştuğunda bu bölgenin sinir uçlarından çok zengin olmasından dolayı fazla miktarda acıma- yanma hissedilir ki bu durum o bölgedeki adalelerin istemsizde olsa daha faz kasılmasına neden olarak olayın bir kısır döngüyle kronikleşmesine neden olabilir. Kabızlık, aşırı ıkınma, bir defada sert ve hacimli büyük abdest yapma, ishal, herhangi bir nedenle o bölgeye travma,  barsağın iltihabi hastalıkları yanında nadiren kanser, sifiliz, verem gibi hastalıklar da anal fissüre neden olabilirler.

ŞikâyetlerNelerdir: Hastalar genelde tuvalet yaparken ve hatta tuvaletten sonra da devam eden ağrı ve beraberinde dışkının üzerine bulaşmış taze kanama ile müracaat ederler. Sıklıkla eşlik eden kabızlık da vardır

Tanı nasıl konur: Tanı genelliklehastanın tipik şikâyetlerini takiben o bölgenin gözle muayenesi ile konur. Hastalık ağrılı olduğu için bu dönemde parmakla muayene veya ışıklı aletlerle kalın barsağın incelemesi çok yapılmaz.Ancak hastanın şikâyetlerinden veya muayene bulgularından, nedenle ilgili şüpheler varsa koloskopi veya sigmoidoskopi ile barsağın değerlendirilmesi gerekebilir

Tedavi için neler yapılır: Bu dönemde ( akut dönem) diyetin düzeltilmesi, bol sıvı alınması, ağrı kesiciler, dışkı yumuşatıcılar, o bölgeye uygulanan uyuşturucu merhemler, sıcak su oturma banyoları gibi tedbirlerle hastaların büyük kısmında olay kronikleşmeden düzelir. Bazen tüm bu tedbirlere rağmen yukarda bahsedilen kısır döngü kırılamaz ve olay kronikleşebilir. Genelde 6-8 hafta geçmesine rağmen hasta rahatlamamış, şikâyetler devam ediyorsa Kronik Anal Fissür’den bahsedilebilir.

Kronik Anal FissürdeTedavi: Kronikanal fissür tedavisinde temelde iki yöntem vardır. Bunlardan birincisi konservatif yöntemlerdir. Bu yöntemlerin temel prensibi makat bölgesindeki adaleleri gevşetmek, ağrıyı azaltmak, o bölgede basıncı düşürüp iyileşmeyi sağlamak prensibine dayanmaktadır. Bu amaçla Topikal kas gevşetici ilaçlar ( krem ya da pomad şeklinde),Nitrogliserinli kremler, Kalsiyum kanal blokörleri( Ağız yoluyla ya da krem şeklide) veya Botoxenjeksiyonu uygulanabilir. Bu tarz konservatif yöntemlerle iyileşmeyeceği düşünülen, iyileşmeyen veya iyileştiği halde tekrarlayan olgularda cerrahi işlem uygulanabilir. Uygulanan cerrahi işlemin de felsefesi aynı olup, anal kanalı saran adalenin bir kısmı kesilerek anal kanal basıncı düşürülüp iyileşme sağlanır. Çok nadir olarak bu şekilde tedavi edilmiş hastalarda da iyileşmeme veya nüks gelişebilir ki bu durumda ya uygulanan tedavi yetersizdir veya altta yatan başka bir hastalık vardır. Cerrahi tedaviden sonra hastalar genelde aynı gün eve gönderilir. Ertesi gün normal hayata dönebilirler. Bu ameliyattan sonra kadınlarda daha çok olmak üzere % 1-2 hasta da gaz kaçırma olabilir.

ANAL- PERİANAL FİSTÜLLER:

Fistül Nedir:Fistül kelimesi iki ayrı yer arasındaki boru şeklindeki bir bağlantıyı ifade eder. Burada olay kalın barsağın son kısmı (anüs) ile o bölgeye yakın cilt arasındadır.

Fistülin Nedenleri: Fistülün nedeni tam olarak bilinmemektedir ancak birçok faktör fistül oluşmasında etkili görülmüştür. Genelde 20’li yaşlardan sonra ve erkeklerde daha sık görülürler. Makat bölgesinin nemini sağlayan 4-6 adet tükrük bezi benzeri bezler vardır, bunların salgı deliğinin tıkanması salgının birikmesine ve apseye (perianal apse) sebep olur. apsenin kendiliğinden boşalması veya bir hekim tarafından boşaltılması sonrası fistül gelişebilir. Bugün fistül gelişimine neden olan en olası sebep bu apselerdir. Bunların yanında oturak bölgesindeki iltihaplı sivilceler, makatta sık sık oluşan kronik apseler, ışın tedavisi, bu bölge ameliyatlarınınsonrası, barsağın iltihabı hastalıkları, bu bölge kanserleri, travma, şişmanlık vb. nedenlerle fistül oluşabilir. Fistül gelişen hastaların çok büyük kısmında geçmiştemakat bölgesinde geçirilmiş bir apse hikâyesi mevcuttur.Bu yüzden özellikle makat bölgesinde gelişen apselerin uygun tedavi edilmesi, eğer boşaltılması gerekirse de daha sonra gelişebilecek fistül kanalı düşünülerek uygun yerden boşaltılması gerekir. Yoksa gerçekten çok komplike ve tedavi edilmesi zor fistüllerle karşılaşabiliriz. 

Belirtiler: Hastalargenelde makat kenarında irinli kanlı akıntı, bu akıntının olduğu yerde ciltten hafif kabarık, bazan kanayabilen bir çıkıntı ile hekime müracaat ederler.  Bazen fistül kanalının ağzının kapanmasıyla o bölgede apse, şişlikle de müracaat edebilirler.

Tanı: Belirtilenşikâyetlerle genel cerrahi uzmanına müracaat eden hastada muayene ile genelde kolayca tanı konur. Bazenfistülin iç ağzının yerinin tam olarak ortaya konması, fistül kanalının izlediği yolun tuvaleti tutmayı sağlayan adalelerle ilişkisin ortaya konması, fistülin hangi tip olduğunun belirlenmesi, bazen de fistülin olası nedenlerini ortaya koymak için makat içinin veya tüm bağırsağın ışıklı bir aletle değerlendirilmesi ( Rektoskopi, kolonoskopivs), makat içinin USG ( ultrason) ile değerlendirilmesi, fistül kanalının ilaçlı filminin çekilmesi ( fistülografi) veya bu bölgenin Magnetik Rezonans incelemesi gerekebilir.

Fistül Çeşitleri: Anatomik olarakçok daha detaylı sınıflandırmalar yapılmasına rağmen perianal fistüller temelde makat kaslarıyla olan ilişkisine göre basit ve karmaşık olarak sınıflandırılır. Fistüllerin  % 80-90’ı basit tiptedir ve bu grup fistüllerin cerrahi tedavisinde başarı şansı % 100 e yakındır. Dikkatli bir tedaviyle bu tür hastalarda dışkı tutamama ihtimali yok denecek kadar azdır. Karmaşık tip fistüllerde kendi arasında değişik alt tiplere ayrılırlar. Bunların oluşumnedeni genelde tekrarlayan apseler, altta yatan diğer hastalıklar, basit fistüllerin eksik ve yanlış tedavisi gibi sebeplerdir. Bu tür fistüllerde tedavi daha zordur. Tekrarlama ihtimalleri daha yüksektir. Öte yandan uygun teknikle ameliyat edilmediklerinde ciddi oranda gaz kaçırma veya büyük abdest tutamama gibi sorunlarla karşılaşılabilir.

Tedavi: Tedavide temel amaç boru şeklindeki fistülün kanal haline getirilerek iyileştirilmesi veya kanalın tamamen çıkarılmasıdır. Basit fistüllerde bunu sağlamak hemen her zaman mümkündür. Komplike ( karmaşık ) fistüllerde değişik tedavi yöntemleri ( kanalın çıkarılması, seton denilen kesici bantların uygulanması, makat içinden flepli onarımlar, doku yapıştırıcılar ile deliklerin kapatılması vb gibi) mevcuttur. Komplike fistüllerde genelde bu tekniklerin bir kısmı kombine edilerek tedavide başarı sağlanabilir. Özellikle komplike fistüller, tedavi edilmezse zaman içerisinde tekrarlayan apseler dolayısıyla yeni deliklerin açılmasına ve tedavinin daha da zorlaşmasına sebep olabildiği gibi 15-20 yıl akıntıya maruz kalan bölge cildindede kanserleşmeye sebep olabilirler.

Fistül, makat hastalıkları konusunda birikimli cerrah tarafından % 100’e yakın başarıyla tedavi edilebilen bir hastalıktır. Bu sebeple tedavi ertelenmemelidir.

Bu makale 12 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Erhan Reis

Prof. Dr. Erhan REİS, 1967 yılında Trabzon’da doğmuştur. 1984 - 1990 yılları arasında Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tıp eğitimini tamamlamış ve tıp doktoru unvanı almıştır. 1990 - 1991 yılları arasında Maçka Sağlık Ocağı’nda Toplum Sağlığı Hekimi olarak görev yapmış hemen ardından Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Genel Cerrahi ihtisasına başlamıştır. 1996 yılında Genel Cerrahi Uzmanı olmuştur. Prof. Dr. Erhan REİS, 1996 - 1997 Kasımpaşa Deniz Hastanesi’nde askerlik vazifesini yerine getirmiştir. 1997 - 2001 yılları arasında Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Genel Cerrahi Uzmanı ve Başasistan olarak, 2001 - 2008 yılları arasında ise yine aynı hastanede 4. Cerrahi ve Yanık Kliniği Şef Yardımcısı olarak görev yapmıştır. 2008-2011 yılları arasında Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde ve 2011-2 ...

Etiketler
Anal fissür nasıl tedavi edilir
Prof. Dr. Erhan Reis
Prof. Dr. Erhan Reis
Ankara - Genel Cerrahi
Facebook Twitter Instagram Youtube