Ağız kokusu günümüzde gelişmiş toplumlarda bile yaygın bir sorun olarak görülmektedir. Ağız kokusu
Toplumda sosyal açıdan da sorun yaratmaktadır. Hastalar kendilerine olan güvenlerini kaybedip toplumdan kendilerini soyutlayabilirler.
Ağızdaki rahatsız edici kokuya ağız kokusu veya tıp dilinde halitosis diyoruz. Ağız kokusu önemli hastalıklarında habercisi olabilir. Ağız kokusunu fizyolojik ve patolojik diye ikiye ayırırız.
Fizyolojik ağız kokusu sağlıklı bireylerde bile sindirim kanalında biriken gazların veya dil sırtında üreyen bakterilerin neden olduğu sabahları uyandığımızda olan ağız kokusudur. Sarımsak vb.gibi yiyeceklerde ağız kokusuna neden olabilir. Sigara içen kişilerde de ağız kokusu olması normaldir.
Patolojik ağız kokusu bu ağız kokusu, bazı hastalıkların habercisi ve tedavi edilmesi gereken bir ağız
kokusudur. Ağız kokusunun %90’nı ağız bozukluğundan kaynaklanır. Geriye Kalanlar;
-Şeker Hastalığı (aseton kokusu)
-Böbrek Yetmezliği(balık kokusu)
-Bademcik ve sinüzit enfeksiyonlarında
-Karaciğer ve bağırsak hastalıklarında oluşan ağız kokuları vb.
Ağız bozukluğundan kaynaklanan ağız kokusu başında ilk olarak dişlerde oluşan tartar ve bunlara neden olduğu diş eti hastalıkları (gripin vitis) gelir.
Kötü yapılmış taşkın dolgular, diş eti uyumu olmayan kaplama ve protezler çürük dişler, yarım çıkmış 20 yaş dişlerini ağız kokusuna sebepleri olarak sayabiliriz.
Ağız kokusunu gidermek için ;
-Dişlerimizi ve dişetlerimizi koruyalım.
-Ağızdaki protez kaplama ve dolguları kontrol ettirelim.
-Ağzımız açık uyumayalım.Tükrük kuruyarak ağız kokusuna neden olabilir.
-Diş fırçalama, diş ipi kullanımı, ara yüz fırçası ve ağız dişi gibi ağız bakım ürünlerini doğru kullanalım.
-Genel vücut muayenelerimizi ve check –up’larımızı zamanında yaptıralım.
-Diş eti ziyaretlerimizi aksatmayalım ve temiz, ferah bir nefesle sağlıkla yaşayalım.