İleri yaşlarda meme kanserine yaklaşım genç yaşlarda ki meme kanserinden biraz daha farklı olmaktadır. Özellikle de kişinin yüksek tansiyon, şeker, kalp yetmezliği, parkinson ve benzeri müzmin hastalıkları varsa tedavi seçimleri değişmektedir. Kişinin beklenen ömrü de tedaviyi etkiler. 90 yaşında ki bir meme kanseri hastası ile 70 yaşında ki meme kanseri hastasını farklı değerlendirmek gerekir. Diğer yandan bazen 90 yaşındaki bir hastanın 70 yaşındaki bir hastadan çok daha dinç ve hayata bağlı olduğunu görebiliyorsunuz.
-Tedavide Farklılıklar
Meme kanseri tedavisinde diğer önemli bir kriter de hastanın menopozda olmasıdır. Menopoza giren kadının östrojen seviyesi düşer, bu da özellikle hormon duyarlı kanserlerde avantajlı bir durumdur. Menopoz öncesi kanserler genelde biraz daha olumsuz seyredebilirler. Bu nedenle tedavi seçimi de farklı olmaktadır.
İleri yaş hastalarda tedavide karşımıza çıkacak en büyük sorun radyoterapi ve kemoterapi yapılamıyabilmesidir. Bu da sınırlı cerrahi yapılabilecekken memenin tamamının alınması kararını vermemize neden olmaktadır. Diğer yandan eğer tümör düşük dereceli, küçük ve hormona duyarlı ise sınırlı cerrahi yapılıp sadece tamoksifen veya aromataz inhibitörleriyle tedavi yeterli olabilmektedir.
Gördüğünüz gibi hastanın yaşı, zindeliği, mevcut müzmin hastalıkları, hayattan beklentileri gibi kriterler tedavi seçiminde büyük rol oynar. Benim burada özellikle belirtmek istediğim konu, ileri yaşlarda hastalığı yok edeceğim derken yanlışlıkla hastanın yok edilmemesidir. Çünkü ileri yaşlarda vücut dengeleri çok kolay bozulur. Bir bakmışsınız elinizden kayıp gitmiş. Örneğin hastanın radyoterapi görebileceğini düşünüp uygulamaya başlarsınız, hasta her gün tedaviye gidip gelirken o kadar yorulur ve halsiz düşer ki tansiyon düzeni bozulur ve beyin kanamasından hayatını kaybeder. İleri yaşlarda bazen büyük tümörlerle karşılaşabilirsiniz. Eğer bu hastaları çok iyi değerlendirmeden standart cerrahi tedavi, yani meme alınması ve koltuk altı lenf bezlerinin temizlenmesi ameliyatını yaparsanız, onlara fazla gelebilir. Yaraları kapanmayabilir veya anesteziden uyanmayabilirler.
Sonuç olarak, ne hastanın tedavisi eksik bırakılıp hastalıktan ölmesine izin verilmeli ne de tüm tedavileri uygulayacağım derken hastaya zarar verilmelidir. Tedavi şekli hasta ve yakınları ile birlikte tüm gerçekler göz önüne alınarak seçilmelidir.
