Vajinismus, kadınlarda görülen bir cinsel işlev bozukluğudur. Vajinusmus; vajina girişini çevreleyen kasların, istem dışı kasılarak cinsel birleşmede acı ve ağrıya neden olması veya bu sebeple cinsel birleşmenin hiç gerçekleşememesi şeklinde tanımlanabilir. Fiziksel bir engel olmamasına rağmen kadının korku, kaygı ve endişelerinden dolayı cinsel ilişkiye izin vermemesi, ya da izin verememesi olarak da ifade edilebilir.Vajinismus, ilk cinsel birleşme deneyiminden itibaren görülebilmekle birlikte, sorunsuz bir cinsel yaşama sahip olan kadınlarda süreç içindeki olumsuz bir deneyim sonrasında da gelişebilir.
Vajinismusun bilinen en yaygın sebeplerinin başında ‘cinsel mit’ olarak adlandırılan inanışlar gelir. Cinsel mitler, doğru bilinen yanlışlar olup, bilinçaltımız ve davranışlarımız üzerinde büyük etkilere sahiptirler ve her insanın cinsel miti ya da mitleri yaşanmışlıkları, yanlış bilgi edinmeleri, çevreden duydukları abartılmış hikayeler gibi birçok sebepten dolayı çok çeşitli olabilir. ‘İlk gece terörü’ olarak adlandırılan ilk cinsel deneyimdeki acının dayanılmayacak kadar büyük olacağı söylentisi, birçok kadının cinsel birleşmeden kaçınmasına sebep olmaktadır. Bunun yanı sıra, ilk deneyimin bir şekilde acı ya da ağrıya sebep olması daha sonra vajinismus gelişmesine de sebep olabilir.
Bir diğer cinsel mit,‘kızlık zarı’ ile ilgili olandır. Kızlık zarı ile ilgili yanlış bilgiye sahip olunması da vajinismusun sebepleri listesinde üst sıralarda yer alır. Kızlık zarının ilişki sırasında yırtılacağı, kanayacağı, kızlık zarı yırtılırken dayanılamayacak bir acı/ağrıya sebep olacağı inanışı,vajinismus gelişmesi için geçerli bir etkendir. Bir diğer inanış; vajinanın çok küçük veya dar olduğu ile ilişkilidir. Bu inanışın aksine vajina, esnek bir yapıya sahip olup, normal doğumlarda bebeğin dışarı çıkabilmesine olanak tanıyabilecek kadar esneyebilir.
Bir kadının,vajinismus tanısı alabilmesi için cinsel ilişki sırasında ağrı olması şartı aranmaz. Hatta bazı durumlarda vajinismusu olan kadınlar, ilişki sırasında kendilerini kastıklarının farkında bile olmayabilirler. Fakat vajinismusu olan kadınların eşleri genellikle ilişki sırasında vajina girişinde sanki bir duvar varmış gibi direnç ile karşılaştıklarınıifade etmektedirler.
Vajinismus, çiftlerin cinsel yaşamları üzerinde son derece bozucu etkiye sahip olan bir cinsel işlev bozukluğudur. Süreç içinde çiftlerin birbirlerine karşı olan tutumlarını, aralarındaki iletişimi olumsuz bir şekilde etkiler. Vajinismus sorunu sadece kadınınmış gibi görünse de; çiftlerin arasındaki yaklaşım ya da iletişim problemleri de vajinismus gelişmesi ve işlerin daha da kötüye gitmesi için büyük bir etken olabilmektedir. Vajinismus gelişmesi aslında bir süreci kapsar. Genellikle çiftler arasında yaşanan ilk olumsuz deneyimi, tekrarlayan ve her seferinde hüsranla sonuçlanan girişimler izler. Sürecin sonunda da denemekten kaçınan, hatta birlikte yatağa girmekten bile çekinen çiftler haline gelmelerine sebep olur. Kadınlarda vücut bütünlüklerini tehdit eden, kaçınmaları gereken bir acıyla karşı karşıya kalacakları kaygısı yaratırken, erkeklerde de uzun vadede performans kaygıları oluşmasına, partnerine zarar verebileceği kaygısıyla partnerine yaklaşmaktan kaçınmaya sebep olabilir. Tedavisi ertelendikçe de, hem kadın hem de erkek için çözülmesi gereken birçok ikincil soruna sebep olur.
Vajinismus genellikle tedavisi ertelenen bir sorundur. Çiftler, aylar hatta belki yıllarca giderek artan bir şekilde cinselliği tabu haline getirirler. Birçok denemeleri başarısızlık ile sonuçlanır. Bu tür cinsel problemler zamanla çiftler arasında iletişim ve birliktelik sorunlarına yol açar ve bazı birlikteliklerin bitmesine sebep olur.Tedavi sürecinin ilk aşamasını; cinsellikle ilgili doğru bilgilendirme oluşturur. Böylelikle hem kadın, hem erkek belki de bugüne kadar doğru bildiği birçok yanlış bilgiyi güvenilir bir yerden edinebilirler. Daha sonraki süreçte ise; bugüne kadar maruz kalınmış travmalar ya da olumsuz deneyimlerin sebep olduğu ilişkisel yaraların tedavisiterapi içeriğini oluşturur.
Vajinismus, alanında uzman terapistler ile birlikte çalışıldığında kolay ve kalıcı çözüm elde edilebilen bir cinsel işlev bozukluğudur. Çiftler tedaviye birlikte karar vermeli ve tedavi sürecine birlikte dahil olmalıdırlar.Çünkü unutulmamalıdır ki; cinsel problemler yalnızca kadın veya erkeğin değil, çiftin sorunudur ve en sağlıklı çözüm, cinsel terapiye eşlerin birlikte katılmalarıyla elde edilir.
