Üreter ve üreter taşları neden oluşur? nasıl tedavi edilir?

Üreter ve üreter taşları neden oluşur? nasıl tedavi edilir?

Üreterler

Böbreklerden mesaneye (idrar torbası) idrar akışını sağlayan 25- 30 cm uzunluğunda hortum benzeri bir organdır. Yapısındaki düz ve sirküler  (yuvarlak) kas lifleri ile peristaltik (dalga hareketi) hareketler yaparak idrarın mesaneye ulaşımını sağlar. Bu peristaltik hareketler taş düşüren hastalarda ağrının aralıklı olarak şiddetlenmesinin nedenidir.

Üreterlerin üç adet anotomik darlık bölgesi vardır. Bu tarlıklar taş düşüren hastalar açısından, taşın takılması nedeniyle önemlidir.

Üreter hastalıkları darlıklar, taş, tümörleridir. Üreteral tümörler böbrek tümörleri ile beraber incelenir ve cerrahisi de böbreklerle beraber yapılır.

Üreteral darlıklar ise genellikle doğumsal olmakla birlik de, günümüzde sık yapılan üreteral cerrahilerle nedeniyle iatrojenik de olabilmektedir. Özellikle kolon (kalın bağırsak) ve jinekolojik operasyonlar esnasında bu organlara yakın komşuluğu ve ince yapısı nedeniyle fark edilememesi sonuçu yaralanması veya sütürlerle bağlanması sıklıkla görülebilmektedir.

Üreter Taşları

Üreterler böbreğin ürettiği idrarı mesaneye taşıması açısından önemlidir. Ancak üreter içerisine düşen bir taş sonuçu tıkanması durumunda üretilen idrarın yapmış olduğu basınç nedeniyle şiddetli ağrı ve ilerleyen durumda böbrek kaybı ile sonuçlanabilir.

Üreter taşları kanalı tam tıkadığı durumda ilk önce böbrek idrar üretmeye devam edeceğinden idrar birikmesi, yüksek basınca bağlı böbrek de genişleme ve şiddetli ağrı olur. Üreterin peristaltik hareketi nedeniyle ağrı şiddetinde dönem dönem artmalar meydana gelir (kolik vasıflı ağrı).

İlerleyen dönemde böbrek idrar üretimini kesmesi ve çeşitli mekanizmalarla basıncı düşürmesi nedeniyle ağrı kesilebilir. Bu dönemde ağrının kesilmesi nedeniyle taşı düşürdüklerini düşünen ve kontrole gelmeyen hastalarda böbrek de geri dönüşümsüz zararlar hatta böbrek kaybı meydana gelebilir.

Böbrek kendini yenileyebilen bir organ olmadığı da unutulmamalıdır.

Üreter Taşlarının Tedavisi

Üreter taşları tedavisi bulunduğu bölgeye ve taşın büyüklüğüne göre değişmektedir. Üreter çapı alt kısımda 5 mm kadar düşmektedir. Bu nedenle 5 mm altındaki taşlar hastada doğumsal anotomik darlık yoksa medikal tedavi ile genellikle düşmektedir.

Çapı 5-10 mm arasındaki taşlar ise ortalama %30-50 ihtimalle medikal tedavi ile spontan düşmektedir. Bu hastaların büyük bir kısmına yardımcı ek tedaviler veya operasyon gerekmektedir (ESWL veya URS operasyonu).

Çapı 1 cm üzerindeki taşlarsa %1 ihtimalle kendiliğinden düşmektedir.

Taşların boyutlarının yanında bulunduğu üreteral segment de tedavi planında önemlidir. Üst kısımdaki taşlarda öncelikle ESWL yöntemi denenirken alt kısımdaki taşlarda öncelik operasyon lehinedir. Bunun nedeni alt kısımdaki taşlarda değişik nedenlerden ötürü ESWL başarısı daha düşüktür, ayrıca taş operasyonla rahat ulaşılabildiği için ilk seçenek operasyon lehinedir. Üst kısımda ise hem ESWL başarısı daha yüksektir hem de URS ile üst kısma çıkmak her zaman mümkün olmamaktadır. Bir diğer nedende URS ile üreterde ilerlerken su ve basınç etkisi ile taş böbreğe kaçabilmektedir. Bu durumda taşa ulaşılamamaktadır.

URS

Üreterin optik kamera yardımı ile görüntülenmesi operasyonuna verilen isimdir. Semirijid ve son zamanlarda popüler olan flexbl URS cihazları ile yapılır.

Semirijid URS:Hafif esniyebilen metal optik ile işeme kanalından girilerek idrar torbasına ulaşılması ve üreter ağzı (üreter orifisi) sensor guide dediğimiz tel yardımı ile bulunarak buradan yukarı böbreğe kadar çıkılması işlemidir. Bu esnada üreter içerisinde izlenen taş, tümör gibi yapılara müdahale edilebilir.

Flexbl URS: kıvrılabilen bir alet olması nedeniyle üreter kıvrımlarını rahat geçebilmesi ve böbreğe kaçan taşları takip edebilmesi açısından kullanımı son yıllarda giderek artmaktadır. (kabaca mide endoskopisinde kullanılan cihazın daha incesi ve minyatürü olarak örnek verilebilir.)

Böbrek içerisindeki küçük taşlara da bu aletle müdahale edilebilmektedir (RIRS yöntemi).

Tüm taşlara rahat ulaşılabileceği için çok kullanışlı bir yöntem gibi düşünülse de, çalışma kanalı küçük olduğundan taşlar bu yöntemle çıkarılamaz. Taşlar lazer cihazı ile çok ufak parçalara kadar kırılarak kendiliğinden düşmeye bırakılır. Büyük taşlarda lazerle kırma uzun süreceğinden kullanımı kısıtlanmaktadır. Ayrıca aletin ince yapısı nedeniyle çok çabuk arıza yapabilmektedir, yine ince yapısı nedeniyle görüntü kalitesi semirijit URS’ye göre kötüdür.

Cihazın pahalı olması kullandığı ekipmanlarında pahalı olması, kullanımının zor olması ve çok çabuk arıza yapması nedeniyle kullanımı şimdilik sınırlıdır.

Bu makale 13 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Op. Dr. Ruhi Güngör

Op. Dr. Ruhi GÜNGÖR, 5 Nisan 1977 tarihinde İstanbul - Bakırköy'de doğmuştur. Lisans öncesi öğrenimlerini İstanbul'da bitirdikten sonra 19 Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini başarıyla tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yapmış ve Üroloji Uzmanı olmuştur. Uzmanlık eğitimi sonrasında Erzurum Horasan Devlet Hastanesi'nde mecburi hizmet yükümlülüğünü yerine getiren Op. Dr. Ruhi GÜNGÖR, Özel Yaşar Hastanesi'nde, Özel Avicenna Hastanesi'nde ve Medikal Park Bahçelievler Hastanesi'nde görev yapmıştır. Mesleki çalışmalarına şu anda Beylikdüzü Kolan Hastanesi'nde devam eden Op. Dr. Ruhi GÜNGÖR, iyi derecede İngilizce bilmekte olup branşı ile ilgili ulusal ve uluslararası pek çok kongre, seminer ve konferansa katılmıştır. ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
Etiketler
Üreter taş
Op. Dr. Ruhi Güngör
Op. Dr. Ruhi Güngör
İstanbul - Üroloji
Facebook Twitter Instagram Youtube