Süt dişi deyip geçmeyin

Süt dişi deyip geçmeyin

Diş çürüğü insanlık tarihi kadar eski bir hastalıktır. Aynı zamanda  bir medeniyet hastalığıdır  ve toplumlarda en  yaygın görülen bulaşıcı olmayan  bakteriyel bir hastalıkdır. Diş çürüğünün başlıca etkeni  Streptococcus mutans isimli  bakteridir,  ve bu bakteri  gıdalarımızda bulunan şekeri çok çabuk  bir şekilde fermente ederek  laktik asit oluşturur. Olusan bu asitler  dis minesini yıkarak diş çürüğünü oluştururlar. Yapılan çalışmalar çocuk doğduğu zaman ağzında  çürük yapıcı hiçbir bakteri bulunmadığını  fakat 6. aydan itibaren bu bakterinin diş sert dokuları üzerinde  kolonize olmaya başladığını göstermektedir. Çocuğun   bu bakteri ile enfekte olmasının  en büyük nedeni çocuk ile çok yakın temasta bulunan  anne, baba yada diğer fertlerdir. Ülkemizde 3-12 yaş arası çocuklarda  çürük prevalansı  % 98 civarındadır. Yani ülkemizde  3 ila 12 yaş arası 100 çocuktan 98 inde en az bir çürük diş vardır anlamına gelmektedir. Hazır ve katkılı gıdalar,  glükoz, früktoz yada mısır şurupları, albeni katılmış rengarenk boyalı  şekerli ürünler,  çocuklarımızın  hem genel sağlığını hem de  diş sağlığını tehdit etmektedir.

Süt dişleri  neden önemlidir  ?

Süt dişleri, daimi dişlerin sağlıklı olarak oluşup sürmelerini sağlayan çok önemli rehberlerdir. Daimi dişlerin oluşumu ve çenelerin gelişimi esnasında hem fonksiyonu sağlarlar hem de kalıcı dişlerin sürecekleri yolu oluştururlar. Çocuğun konuşması, beslenmesi ve alttan gelecek daimi dişlere yer tutması açısından çok önemlidirler. Bu sebeplesüt dişlerine "nasıl olsa değişecek önemsiz dişler" gözüyle bakmak çocuğunuzun gelecekteki diş sağlığını büyük ölçüde tehlikeye sokar.

     İltihaplı yada çürümüş bir süt dişi, altında gelişen daimi dişin oluşumunu yavaşlatır veya bozar. Süt dişindeki harabiyetin durumuna göre bu çok hafif bir hasar olabileceği gibi, ileride daimi dişin tam fonksiyon görmesini engelleyecek ya da çürüğe dayanıksız hale gelmesine sebep olacak bir hasar da olabilir. Ön dişleri  çürük nedeniyle tamamen  harap olmuş bir çocukta estetik ve konuşma bozukluğunun yanında beslenme bozuklukları da ortaya çıkacaktır.

Çocukların gelişimi için dengeli beslenmenin önemi çok büyüktür. Dişler, çene kemikleri ve ağız içi yumuşak dokular,  sağlıklı gıdalarla beslenmiş bir çocukta sağlıklı olacaktır. Çocuğunuzun beslenmesi mutlaka 5 temel grubu içermelidir.

1)Meyve      2) Sebze    3) Tahıl     4) Süt, peynir, yoğurt      5) Et, tavuk, balık

 Görüldüğü gibi bunların arasında şekerli ve nişastalı gıdalar bulunmamaktadır.  Özellikle yumuşak ve dişlere yapışan şekerli gıdalar çürüklerin esas sebebidir. Bu gıdaları çocuğunuza mümkün olduğunca minimum miktarda vermeniz onun diş sağlığı açısından çok önemlidir. Özellikle gece yatmadan önce tüketilen tatlı ve yapışkan gıdalar çürüğe davetiyedir o nedenle dişler fırçalanmadan kesinlikle yatılmamalıdır. Günde ortalama 2 yada 3 kez beslenme sonrası dişlerimizi en az 2 dakika ayırarak fırçalamamız gerekmektedir.

Biberon Çürüğü nedir ?

Biberon çürüğü aslında erken çocukluk çağı çürüğü demekdir. Sadece biberon ile uzun süreli beslenme ile değil  anne sütü ile 1 yıldan fazla beslenen çocuklarda dahi görülmektedir. Nedeni anne sütünde bulunan doğal bir şeker olan laktoz şekeridir. Eğer şekerli meyve suyu, ballı yada şekerli süt gibi sıvıları biberon ile gece yatarken çocuğumuza veriyorsak çürük riskimiz yüksek olacaktır. Son yıllarda biberon çürüğünün görülme sıklığında çok ciddi bir artış gözlenmektedir. Bunun nedenleri arasında şekerli gıdaların çocuklarda çok sık tüketilen gıdaların başında  olması ve diş fırçalama alışkanlığının   hiç olmaması yada az olmasıdır. Süt dişidir nasıl olsa alttan yenileri gelecek  düşüncesi tamamen yanlışdır.  Zira bu düşüncenin toplumda yer etmesinden ve maalesef  bazı hekimlerin   dahi aynı düşünce ile hastalarını  yanlış yönlendirmeleri sonucunda pek çok  çocuk  diş çürüğü ve sebeplerinden kaynaklanan ciddi  sıkıntılar yaşamaktadır. 

                                 çocuklarda biberon çürüğü

 Tedavisi yapılmayan çürük  bir süt dişi zamanla ağızdaki diğer dişler içinde tehlike oluşturmaktadır. Basit bir restorasyon ile tedavi edilebilecek bir süt dişi çürüğü eğer tedavi edilmez ise hızla ilerleyerek diş özü dediğimiz pulpa dokusuna  ulaşır ve dişe kanal tedavisi uygulanmasını gerektirecek hale getirir. Kanal tedavisi de uygulanmaz ise  zamanla  köklerde erimeler başlar ve iltihap  kemiği delerek fistül oluşturur. Bu duruma gelmiş bir süt dişi tedavisi hem çocuğa hem ebeveynlere hem de  hekime oldukça sıkıntılı bir süreç yaşatır. Kronikleşmiş bir iltihabi durum çocuğun genel sağlığını dahi tehlikeye sokabilir. Kronik enfeksiyon sık sık akutlaşarak antibiyotik kullanılmasını  gerektirecek durumlar yaratabilir ve sık aralarla kullanılan antibiyotik dirençli bakteri suşları yaratarak  diğer ciddi enfeksiyonlara karşı antibiyotiğin etkinliğini de  azaltacakdır. 

Süt dişi  çürügünden korunmak için neler yapmamız gerekir ;

·         Çocuğunuzun süt dişleri çıkmaya başladığı günden itibaren  yaklaşık 1-1.5 yaşlarına kadar her gün temiz bir gazlı bez  ile çocuğunuzun dişlerini siliniz, flor içermeyen çocuk diş macunları ile günde iki kez uygun bir fırça ile fırçalayınız.

·         Emzigi,  bal, reçel, sekerli su gibi tatlı gıdalara batırarak çocuğa vermeyiniz, çok mecbur kalırsanız daha sonra çocuğunuza su     vererek bu gıdaların dişlerin üzerinden uzaklaşmasını  sağlayınız.

·         Ballı süt, sekerli süt, tatlandırılmış meyva suyu  gibi gıdaları biberon içerisine koyarak  uzun süre çocuğa vermeyiniz.

·         2.5- 3 yaşından itibaren florlu özel çocuk diş macunları ile günde iki-üç  defa tercihan kahvaltı ve akşam yemeginden sonra  fırça üzerine mercimek  tanesi  büyüklüğünde macun koyarak çocuğunuzun dislerini  firçalayınız.

·         Tatlı gıdalar tüketiliyor ve yanınızda fırça yoksa beslenmeden hemen sonra suyla bolca çocuğunuza ağzını çalkalatınız.

·          Dişhekiminizi düzenli olarak 6 ayda bir ziyaret ediniz. 3 yaşından sonra çocuğunuza çürük riskine göre  yılda ortalama  iki kez  topikal florlama yaptırınız.    Çocuğunuz küçükken hiçbir dişsel problemi olmasa bile dişhekimini ziyaret edip kontrolden geçmek hem  çocukta dişhekimi  korkusunu önleyecek  hem de erken dönemde tespit edilen çürüklerin tedavisini kolaylaştıracaktır.

Sonuç olarak çocuklarda ağız ve diş sağlığına büyük önem vermek gerekir. Çocuğun  ilk 7 yıllık ağız ve  diş sağlığından tamamiyle  ebeveynler sorumludur.  Bu dönemde ebeveynler çocuğa  ağız diş sağlığının önemini öğretmeli, diş fırçalama alışkanlığını kazandırmalı, dişhekimine kontrole götürmeli ve ancak bu yaştan sonra sorumluluğu yavaş yavaş kendisine vermelidirler. Unutmayalım çocuklarımız içinde bizler içinde “sağlık ağızdan başlar”. Sağlıkla, güzel gülüşlerle ve  sevgiyle kalın.  

Bu makale 15 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Dt. Ali Rıza Alpöz

Prof. Dr. Dt. Ali Rıza Alpöz Özel Muayenehasinde danışanlarına hizmet vermektedir.

Yazarı sosyal medya'da takip edin
Etiketler
Süt dişleri
Prof. Dr. Dt. Ali Rıza Alpöz
Prof. Dr. Dt. Ali Rıza Alpöz
İzmir - Diş Hekimi
Facebook Twitter Instagram Youtube