Pul biriktirme dönemi kapandı artık..

Pul biriktirme dönemi kapandı artık..
Pul Biriktirme Dönemi Kapandı Artık..
Haziran ayında Transaksiyonel Analiz alanında dünyanın en iyi merkezlerinden olan İngiltere Metanoia Enstitüsü’nden kilinik psikolog Maria Teresa Gilbert biz psikologlarla birlikteydi..72 yaşında olmasına rağmen dünyayı dolaşmaya, deneyimlerini, bilgisini ve yüreğini bizlerle paylaşmaya devam eden Maria’ya hayran kaldım. Tam 30 yıl evvel ailesini, başarılı kariyerini, ülkesi Güney Afrika’yı terk etmiş.. Kalbinin sesini dinlemiş ve Londra’ya yerleşmiş. Bu pozitif, enerjik, huzur dolu kadınla dört tam gün birlikteydik, workshoplar yaptık, sohbetler ettik..Bu sefer iç dünyamıza bakma sırası bizdeydi..Benim için eşsiz bir deneyimdi...
Pek çok farklı konuyu konuştuk. Yazılarımda sizlerle paylaşıyor olacağım. Önceliği evlilerle yaptığı bir uygulamaya vermek istiyorum. Çünkü görüyorum ki en çok ilişkilerden çekiyoruz. Özellikle çalıştığım ve çevremde gözlemlediğim evli çiftlere baktığımda mutlu olan neredeyse çok az. Anlayamamaktan ve anlaşılamamaktan dertliyiz..
Özellikle uzun evliliklerde çoğumuz iyi bir pul koleksiyoneriyiz. Pul biriktirmeyi çok seviyoruz. Çok özel saklıyoruz o pulları. Taa sevgiliyken, cicim bicim aylarından biriktirmeye başladığımız hayal kırıklıkları, kızgınlıklar, üzüntülerden oluşan o pullar..Bazılarımız o anlarda hiç tepki vermiyoruz, ya da veremiyoruz..Yokmuş gibi davranıp devam ediyoruz..Ama yıllar sonra nedense sanki birisi gelip torbanın ağzını açıveriyor ve içi dopdolu koyu renkli pullar bir anda dışarı boşalıyor ve saçıldığı heryeri yakıp yıkmaya başlıyor.. ‘Sen zaten daha nişanlıyken...’ ‘Annenlerin evlenirken yaptıkları...’ Diğer taraf şaşırıp kalıyor..Bazılarımızın ise pulları hep ortada, pullarını göstermek için fırsat arıyor sanki..Yıllar boyu her tartışmada dönüp dolaşıp konuyu eskilere getirmekten alamıyor kendini..Hıncını, öfkesini boşaltmak için bir fırsat bekliyor sanki.. ‘Sen de bana yapmıştın..’ ‘Ne bekliyorsun ki..’...
Sizin de var mı böyle bir kolleksiyonunuz? Eminim var..Kolleksiyonunuzu seviyor musunuz? Baktığınızda gurur duyduğunuz bir eser mi o sizin için? Hatırlamak, düşünmek mutlu ediyor mu sizi? Hayır, tabiiki değil biliyorum..O zaman lütfen bir maçın ya da dizinin olmadığı, çocukları uygun bir yerlere gönderebileceğiniz sakin bir akşam belirleyin ve eşinizle şimdi önereceğim bu uygulamayı yapın..
İkinizin de önünde boş bir kutusu ya da sepeti olsun..Küçük küçük boş kağıtlar elinize alın..Ve yazmaya başlayın..O kıymetli pullarınızı tek tek boşaltmaya..Yazıp buruşturup kutuya atın..Atarken de ne olduğunu söyleyin. Eğer uzun bir evliliğiniz varsa eminim o sepet ya da kutu dolup taşacak..Hazır olunca başlayın oyunu oynamaya..Oyunumuz bir takas oyunu..Sıra bir sizde bir eşinizde olacak..Sıra sizdeyken içinden birini seçin, ondaki hangi pulla değiştirmek istediğinizi söyleyin..Eğer o da kabul ederse pulları değiştirin..Kural şu..Artık değiş tokuş yaptığınız pulları bir daha geri alma, kullanma şansınız yok..O yüzden o an konuşun, duygularınızı son kez ifade edin ve geri dönüşüm kutusuna atıp ‘delete’ tuşuna basın.  Oyunu kurallarına göre oynamanız önemli..Mızıkçılık yapmak yok..
Maria bu oyunu anlatınca hepimizin çok hoşuna gitti..Hayal ettik..Ama tabii Maria bu oyunun o kadar da kolay olmadığını anlattı..40-50 hatta 60 yaşındaki çiftlerin oyun sırasında 5-10 yaşında evcilik oyunu oynayan iki çocuğa dönüştüğünü ve ellerindeki pulları vermekte ne kadar cimri davrandıklarını anlattı..Bazen elindeki pul onun için o kadar önemli ve değerliydi ki karşı taraftan karşılığında iki hatta üç pul birden istiyordu..Güldük..Okuyunca siz de güldünüz değil mi? Evcilik oyunu oynayan iki küçük çocuk..Yıllarca biriktiriyor biriktiriyor..Kozlarını saklıyor bir gün yeri gelirse kullanırım diyen iki küçük öfkeli küskün çocuk..
Size ne kazandırıyor bir düşünün lütfen..Aslında unutmadıklarımız, bir yerlere hapsettiğimiz o anılar bize yük olmaktan başka bir şey değil..Mutsuz olmaya bir neden aradığımızda tutunduğumuz ve ‘hah işte nedeni bu’ dediğimiz, beslendiğimiz o pullarımız var..Zenginiz o pullarla ama ya ruhumuz? Yorgun ve zayıf değil mi?
Kolay değil biliyorum..Anlıyorum da..Belki hiç haketmemiştiniz..O sözleri duymayı..Yaşamak zorunda kaldığınız o durumu..Aşağılandığınızı hissettiniz..Değersiz belki de..Yaşandı bir kere..Tekrar tekrar yaşamak onunla bir ömür geçirmek istediğinize emin misiniz? Hem kendinize hem eşinize bu sonsuz eziyet niye? Yaşananları unutun diyemem ama daha mutlu olmayı hakettiğinize eminim..
Alın eşinizi karşınıza..Sakin bir akşam..Pullarınızı dökün..Takasınızı yapın..Eğer sizin de öyle çok değerli bırakmak istemedikleriniz, tutunduklarınız varsa onları çerçeveletip evinizin en özel köşesine asın. Herkes görsün, herkes duysun..Nasıl fikir? Pek de kulağınıza hoş gelmedi değil mi..
Pul biriktirme dönemini siz de lütfen kapatın artık..Çünkü hepimiz mutlu olmayı hakediyoruz..

Bu makale 17 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Psk. Manolya Özek Tatış

Uzm. Psikolog Manolya Özek Tatış 1980 İzmir doğumludur. İzmir Amerikan Lisesi’nin ardından Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümünü kazanmış, son senesini Amsterdam School of Business’ta exchange öğrenci olarak tamamlamıştır. Avrupa ülkelerinin çoğunu gezdiği bu deneyimin ardından özel sektörde satış pazarlama alanında çalışmış, kurumsal hayatın kendisine göre olmadığını anlayınca kendi işini kurmaya karar vermiştir. 26 yaşında Pozitif Manevra Psikolojik Danışmanlık & Koçluk Merkezi’nin kurucularından olan Tatış, önce koçluk eğitimi alıp öğrenciler, aileler ve okullarla çalışmaya başlamıştır. Çocuklarla çalışırken Play Attention Dikkat eğitim programını ve 5-17 yaş aralığındaki çocuklara uygulanabilen bir bilişsel beceri değerlendirme sistemi olan CAS (Cognitive Assesment System) testini kullanmıştır. Ardından psikoterapist olarak ilerlem ...

Etiketler
Evlilik
Uzm. Psk. Manolya Özek Tatış
Uzm. Psk. Manolya Özek Tatış
İzmir - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube