OTİZMDE DUYUSAL ENTEGRASYON ( DUYU BÜTÜNLEME TERAPİSİ)
Yakın zamana kadar otistik bireylerin öfke nöbetlerini neden geçirdikleri, toplumsal alanlarda neden rahatsız oldukları, beslenme problemlerinin sebepleri açık değildi. Artık bunların sebeplerini biliyoruz. Birçoğunun sebebi otistik bireylerin duyusal problemlerinden kaynaklanıyor. Otistik bireylerde bir ya da birkaç duyuda aşırı hassasiyet mevcuttur. Örneğin işitme duyusu hassas otistik bireyler gürültülü ortamlara giremezler, girseler de elleri ile kulaklarını kapatırlar, hatta bazıları ağlama ve öfke nöbeti geçirir.
Koku duyusu hassas bireyler kolonya, parfüm gibi kokulara karşı tepki gösterebilirler
dokunma duyusu hassas olan otizmli bireyler ya dokunulmaktan hiç hoşlanmazlar ya da dokunulmak onlara haz verir. dokunulmaktan hoşlanmayan bireyler başkasının elini tutma, sarılma, öpüşme gibi davranışlardan hoşlanmazlar
Beş duyuyu kapsayan bu durumun herhangi bir tıbbi tedavi ile düzelmesi henüz mümkün değildir. Uygulanan ve sonuç alınana en etkili yöntem duyu bütünleme çalışmasıdır. Hassas olan duyulara uygulanan duyu bütünleme çalışması ile otistik bireylerin ve ailelerinin toplumsal yaşantıları kolaylaşır.
Duyu bütünleme terapisinde ilk olarak çocuğun hangi duyularında hassasiyet olduğu belirlenir. Terapi sürecine başlanırken en az hassasiyet olan duyu ile çalışmalara başlanır. Daha çok sorun olan duyu daha ileri aşamalara bırakılır. Çünkü daha çok sorun yaşanan duyu ile çalışmalara başlanırsa, kişi bu çalışmalara ciddi şekilde tepki verecek ve direnç gösterecektir.
Çocuklarla yapılan duyu bütünleme terapilerinde ödül sistemi de kullanılır. Problem yaşanan duyu ile ilgili çalışılırken, problem yaşanmayan duyu ödüllendirilebilir. Böylece çocuk da çalışmalara karşı motive eilmiş olur.
Duyu bütünleme terapisi ( Duyusal Entegrasyon) bu konuda eğitim almış kişiler tarafından ve konuyla ilgili özel hazırlanmış malzemelerin bulunduğu duyu odalarında uygulanmalıdır.
Kullanılan materyaller seçilirken 5 duyuya hitap edecek farklı özellikte olmalarına dikkat edilmelidir. Ayrıca otizmli çocuklarda duyusal problemlere karşı hassasiyet olduğu göz önüne alındığında, onların güvenliği de sağlanmalıdır.