Obsessif – kompulsif bozukluklar

Obsessif – kompulsif bozukluklar

Obsesyon ; kişinin iradesi dışında  istenmeden zihnine  gelen ve uygunsuz olarak yaşanan  ve belirgin olarak bir kaygıya ya da sıkıntıya sebep olan tekrarlayıcı ve sürekli düşünce ve dürtülerdir. Kişi genellikle bu düşünceleri bastırmaya ya da çeşitli eylemlerle etkisiz hale getirmeye çalışsa da gerilimden kurtulamaz hatta başedilmeye çalışılan düşünceler gittikçe şiddetini arttırabilir.

Kompülsiyonlar ; obsesyona bir tepki olarak ya da katı bir biçimde uygulanması gereken  kurallara göre yapmaktan kendini alıkoyamadığı tekrarlayıcı davranışlar  ya da zihinsel eylemlerdir.

Bu tekrarlayıcı davranışlar ve zihinsel eylemler genellikle  şunlardan oluşur ; sık sık el yıkama , abdestim  bozuldu düşüncesiyle sık  sık  abdest alma , eşyaları sürekli düzene koyma , kapı, pencere, elektrik fişlerini, gaz ocağını  vb. kontrol etme , sayı sayma , bir takım sözcükleri tekrar  etme, namazın  sahih olmadığını düşünerek tekrar tekrar namaz kılma , bazı kişilere veya varlıklara küfretme düşünceleri , başkalarına zarar verme düşünceleri, bazı olumsuz davranışların kontrolünden çıkacağı düşünceleri  vb… 

Kişi davranış ve düşüncelerinin saçma ve abartılı olduğunu düşünse de bunları yapmadığı zaman kötü birşeyler olacağını düşünür ya da suçluluk hislerine kapılır. Ancak bu düşünce ve davranışların yapılması da kişiyi  bu hislerden kurtaramaz.

Çünkü ; obsesyon ve kompülsiyonların nedenleri bilinçaltında bulunan bazı çatışmalardan kaynaklanmaktadır. Ancak , bu çatışmaların  çözümlenmesi ve kişinin obsesyonunun  gerçek anlamını kavramasıyla  rahatsızlık ortadan kalkar.

Obsesif kişiliğin temelinde , kişinin geçmişte otoritelerle ( anne – baba veya önemli bir diğeri ) kurduğu ilişkinin niteliğinin çok cezalandırıcı , tehditkar , kısıtlayıcı  ve  aşırı kurallı  olması yatmaktadır. Bu ilişki tarzının sonucunda çocuk henüz fiziksel ve psikolojik olarak yeterli olmaması nedeniyle tepkilerini dışa vuramaz , sadece otoriteye karşı içsel bir öfke duyar.

Bu öfkenin davranışsal boyutta ifadesi  , otoritenin cezalandıracağı korkusuyla veya çocuğun otoriteye  sevgi duyması nedeniyle   çocuğun kendisi tarafından engellenir , yani öfke bastırılır. Bunun sonucunda ise , kişi bir yandan korktuğu için kurallara sıkı sıkıya uyar bir yandan da kurallara tam uymadığını düşünerek bilinçsizce öfkesini boşaltmaya çalışır.

Obsesiflerin mükemmeliyetçi karakterinin temelinde bastırılmış öfke ve kurallara uymama yani , mükemmel olmanın aksine mükemmel olmama eğilimi vardır. Ancak onları mükemmelliyetçi , titiz ve düzenli yapan otorite korkusu ve otoriteye karşı suçluluk duygusudur. Neredeyse tüm obsesiflerin birşeyi tam yapmadığımda , düzenli olmadığımda  vb. durumlarda sanki kötü birşeyler olacak demelerinin sebebi  , geçmişteki gibi cezalandırılacakları korkusudur.

Bu makale 11 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Dr. Öğr. Üyesi Orhan Çelik

20 yıllık uzmanlık, 15 yıllık muayenehanecilik tecrübesi ile aynı yerde hizmetinizdeyiz . Hem psikoterapi hem de gerektiğinde ilaç tedavisi aynı seans da yapabiliyoruz.   Gri psikiyatri 2001 yılında psikiyatr&psikoterapist Yrd.Doç.Dr. Orhan Çelik tarafından kuruldu. Selçuk Üniversitesi Konya tıp Fakültesini 1991 yılında bitirdi. 1.5 yıllık doğuda zorunlu hizmet sonrasında Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesine Asistan Dr. olarak göreve başladı. 1997 de Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı oldu. İlaçla tedavinin eksik bir çalışma olduğunu düşünerek terapi alanında eğitimler aldı. Psikoanalitik Psikoterapiden danışan olarak geçti. Dinamik Yönelimli Süpervizyon aldı. Aile Terapisi Eğitimi aldı ve Süpervizyondan geçti. Haseki Hastanesinde 13 yıldır Uzman dr. olarak çalışmaktayken Tam Gün Yasası nedeniyle istif ...

Etiketler
Obsesif kompülsif
Dr. Öğr. Üyesi Orhan Çelik
Dr. Öğr. Üyesi Orhan Çelik
İstanbul - Psikiyatri
Facebook Twitter Instagram Youtube