Normal doğum mu ? sezaryen mi ?

Normal doğum mu ? sezaryen mi ?
Bu soru jinekologlara en çok sorulan sorudur. Gebenin muayenesi sonucunda sezaryen gereken durumlarda gebeye ameliyatı öneririz. Sezaryen gereken durumlar şunlardır: Önceden sezaryen veya myom ameliyatı, vagen daraltma, sistosel (idrar kesesi sarkması), rektosel (barsak sarkması) ameliyatı olunması, bebek başının annenin çatı kemiklerinden geçemeyecek kadar büyük olması, bebeğin rahim içinde yan veya ters durması, bebeğin sancıları çekerken veya sancısız dönemde kalp atışı ritminin bozulması, bebeğin eşinin aşağıda yerleşmiş olması, bebeğin eşinin vaktinden önce yerinden ayrılması, gebelikte kontrolsüz tansiyon ve şeker hastalığı olması, bebeğin kafasında su toplaması (hidrosefali) ile giden anormallik olması, rahim ağzı kanseri, herpes (uçuk) virüsü ve genital siğil olması, bebeğin iri olması, sancılara rağmen doğumun ilerlememesi. Bu durumlarda sezaryen gerekir. Eğer bu durumlar yoksa bebeğin durumu ve annenin çatısı normal doğuma uygun ise normal doğum olabilir.


Normal doğumda kan kaybı daha az olur (300-400ml), annenin bebeği doğurmuş olmanın psikolojik hazzı, rahatlığı hissetmesi normal doğumda daha fazladır. Normal doğumdan sonra anne bebeğini hemen emzirebilir. Anne normal doğumdan sonra daha çabuk toparlanır.


Sezaryende ise kan kaybı daha fazladır. Son yıllarda ameliyat tekniklerinin gelişmesi ile sezaryenden 3-5 gün sonra anne kendi işlerini yapacak konuma gelir ama yine de normal doğuma göre toparlanma daha geç olacaktır.


Normal doğumdan sonra ilerleyen yıllarda vagende bolluk hissizlik gibi cinsel fonksiyon bozukluğu,idrar kaçırma, idrar kesesi ve  barsak sarkması gibi durumlar görülebilir. Çünkü sancıyla birlikte bebeğin aşağı inişiyle rahimi,idrar kesesini, barsağı tutan bağlar gevşer. Fakat normal doğuran annelere lohusalık döneminden sonra bio-feedback Kegel egzersiz tedavisi uygulayarak vagende bolluk, hissizlik durumu ile daha sonra olabilecek idrar kaçırma ve rahim sarkması durumunun önüne geçeriz. Bio-feedback Kegel egzersiz tedavisiyle vagene uygulanan sistem vasıtasıyla vagen kaslarını bayanın hissetmesini, kaslarını koordineli çalıştırmasını ve o bölgenin toparlanmasını sağlarız. Bu şekilde ileriki yıllarda olabilecek normal doğuma bağlı idrar kaçırma, rahim,idrar kesesi, barsak sarkmasının önüne geçmiş oluruz.

Bu makale 6 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Dr. Öğr. Üyesi Hakan Peker

Dr.Öğr.Üyesi Hakan Peker, 30 Temmuz 1974 tarihinde İstanbul'da doğmuştur. Lisans öncesi öğrenimlerinin ardından İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini  başarıyla tamamlayarak Tıp Doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise, 2004 - 2009 yılları arasında Zeynep  Kamil Kadın ve  Çocuk  Hastalıkları  Eğitim  ve Araştırma Hastanesi’nde  tamamlayarak Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olmuştur. 2003 – 2004  yılları  arasında  İstanbul  GATA Haydarpaşa Eğitim  ve  Araştırma  Hastanesi’nde Kadın  Hastalıkları  ve  Doğum  uzmanı olarak  askerlik görevimini  tamamladı. 2005  yılında  Anadolu  Üniversitesi  Sağlık  Kurumları  İşletmeciliği  Önlisans Programından mezun  oldu.2004 – 2009  tarihleri  arasında  Kadın  Hastalıkları  ve  Doğum  uzmanı  olarak mecburi hizmetimi  Kütahya  Gediz  Devlet  Hastanesi’nde  tamamladı. 2009 ...

Etiketler
Vajina
Dr. Öğr. Üyesi Hakan Peker
Dr. Öğr. Üyesi Hakan Peker
İstanbul - Kadın Hastalıkları ve Doğum
Facebook Twitter Instagram Youtube