Dünyada, kanser tipleri arasında mide kanseri 4. sıklıkla görülür. Kanserler arasındaki ölüme neden olma sıklığına göre de 2. sırada yer alır. Asya ve doğu Avrupa ülkelerinde kanserden ölüm nedenlerinin başında yer alırken batı toplumlarında bu oran düşer. 5 yıllık sağkalım oranı %27’dir.
Mide kanseri kansızlığı olanlarda (pernisiyöz tip), A grubu kana sahiplerde ve ailelerinde mide kanseri olanlarda daha sık görülebilirler.
Diet ve ilaçlar;
Aşırı tuzlu, tütsülenmiş gıdalarla beslenenlerde mide kanseri görülme sıklığı artar. Dietteki nitratlar kanser sıklığını artırır. Yüksek oranda C vitamini alanlar, sebze ve meyveyi bol tüketenler, E vitamini alanlarda ise mide kanseri daha az sıklıkla görülür. Dondurulmuş gıdalardan uzak duranlarda da daha az sıklıkla kanser gelişir. Tütün kullanımı sıklığı artırırken alkol kullanımının mide kanseri gelişmesinde bir etkisi yoktur. Düzenli aspirin kullanımı mide kanseri oluşmasını engeller.
Helikobakter Pilori;
Kanser riskini sağlıklı insanlara göre 3 kat daha fazla artırır. Mide ülseri olanlarda kanser riski artarken, onikiparmak barsağı ülseri olanlarda bu oran daha azdır. Eğer Helikobakter Pilori mikrobu ile birlikte mide de ülser ve gastritis gibi hastalıklar varsa, bu mikroba yönelik tedavide yapılmalıdır.
Epstein-Barr Virus:
Bu mikrobu taşıyanlarda gastrik kanser gelişme şansı %10’dur.
Genetik (Kalıtsal nedenler);
Ailesinde mide kanseri olanların kendilerinde de kanser gelişme potansiyelleri yüksektir. Bu nedenle mide rahatsızlığı olan hastalar eğer aile bireylerinin diğerlerinde de benzeri rahatsızlıklar varsa mutlak bir doktora başvurmalıdırlar.
Kansere dönüşebilen mide hastalıkları;
Polipler : Bir çok tipi olmalarına rağmen nerede olursa olsun takip edilmeli ve gerekirse çıkartılmaları gerekir. Özellikle 2 cm’lik boyutu aşanlar, yüksek derecede kanser olma eğilimindedirler. Ayrıca vücudun diğer barsak sistemlerinde de birlikte görülenleri olabilir.
Atrofik Gastritis : Uzun süreli gastriti yani mide içerisi iltihabı olan hastalarda bir süre sonra mide iç bölgesi yapısal değişikliğe uğrayabilir. Bu tür değişikliğe uğramış bölgeden de kanser gelişebilir.
İntestinal Metaplazi : Uzun süreli yapısal değişikliğe uğramış mide iç cidarı ince barsağa benzer bir yapıya dönüşebilir. Bu bölgelerden de kanser gelişme riski yüksektir.
Mide Ülserler : Mide içerisinde gelişen her ülser kansere dönüşebilir. Çok yakın takip ve tedavi edilmeleri gerekir.
Mide ameliyatı geçirmiş hastalar;
Geçmişinde çeşitli nedenlerle mide ameliyatı geçiren hastalarda, uzun zaman süreçleri içerisinde yeni yapılan barsak geçiş bölgesinde mide kanserleri oluşabilir. Mide ameliyatı geçiren bu hastalarında mutlaka yakın takipleri gerekir.
Klinikte mide kanserleri olan hastalar ilk olarak kilo kaybederler ve iştahsızlıkları vardır. Aslında olay çok önceden başlamıştır fakat hastalar bu şikâyetlerini geçmişten gelen alışkanlıkları ile ya bir antiasid ilaç alarak ya da etraftan buldukları yöntemlerle geçiştirmeye çalıştıklarından olay en son aşamaya gelmeden doktora gitmezler. Asıl problem budur. Hastalık sinsi olarak ilerler, hastaların mideleri kazınır, hazımsızlıkları vardır, ağızlarına acı ekşi sular gelir fakat hiç doktora gidilmez. Ne zaman anlamsız kilo kaybı ve iştah azalması olur o zaman gidilir fakat olay ilerlemiştir. Bazen halsizlikleri olur, yavaşça kanayan kanser hastada kan kaybına neden olur. Renkleri bembeyaz olabilir. Bazen kanser o kadar büyür ki yemek yiyemez, su içemez hale gelirler. Önemli olan küçük şikâyetlerle başlayan mide kanserini zamanında yani erken olarak saptamaktır. En iyi tanı erken tanı ve acil yapılacak endoskopidir. Endoskopi sırasında kansere tanı konulur biyopsiler alınır.
Tedavide eğer yapılabiliyorsa cerrahi en iyi olan yöntemdir. Tipine ve yerine göre laparoskopik (kapalı) ya da açık olarak yapılabilir. Eğer yapılamıyorsa kemoterapi yapılabilir. Hastalığın evresine göre bu tedavi seçenekleri kararlaştırılır.