Meme küçültme ameliyatı ve amacı

Meme küçültme ameliyatı ve amacı

Meme Küçültme (Göğüs Küçültme); Değişik nedenlerle normalden büyük ölçülere ulaşmış ve sarkmış bir meme (makromasti, gigantomasti, meme hipertrofisi) beden algısını ve özgüveni olumsuz etkileyebilmekte ve ciddi psikolojik sorunlara yol açabilmektedir. Bunun yanı sıra sırt ve boyun ağrıları, omuzlarda sutyen izleri, meme altlarında pişik vb fiziksel rahatsızlık kaynağı da olmaktadır.

Meme Küçültme (Göğüs Küçültme) ameliyatının amacı;

Memenin boyutunu normal ölçülere indirmek, meme başını ideal konumuna getirmek ve memeye uzun süre formunu koruyacak estetik bir şekil vermektir.

Meme küçültülürken plastik cerrahların amaçlarından biri de meme üzerinde mümkün olan en kısa ve en az dikkat çeken izi bırakmaktır.
Ameliyat öncesinde olası meme hastalıkları açısından bir genel cerrah tarafından muayene edilmeli ve gerek görüldüğünde ultrasongrafi ve mamografi ile değerlendirilmelidir.

Memenin boyutu, meme başının köprücük kemiğine olan mesafesi, meme başı ile meme altı kıvrımı arasındaki mesafe, meme derisinin kalitesi, meme dokusunun meme bezi ve yağ içeriği, genel beden yapısı, omuz ve kalça ölçüleri gibi birçok faktör ameliyat öncesinde değerlendirilir ve uygun yöntem belirlenir.

Kilo ile meme ölçüleri de değişeceğinden kişinin meme küçültme ameliyatını kilo verme işleminin sonunda yaptırması daha doğrudur.

Süt verme işleminden sonra en az 6 ay geçmelidir.

Fazla olan meme derisi ve meme dokusu farklı şekillerde çıkartılabilir. En sık kullanılan yöntemler sonrasında;

Meme başının etrafında sadece daire şeklinde bir iz,

Meme başı çevresine ek olarak aşağı doğru inen bir iz,

Meme başı çevresine ek olarak aşağı doğru L şeklinde bir iz,

Meme başı çevresine ek olarak alt tarafta ters-T şeklinde bir iz,

Meme başı çevresinde ve meme altı kıvrımında yatay bir iz kalabilir.

Çok büyük memelerde meme başı çıkartılıp yeni oluşturulan memeye yama şeklinde yerleştirilebilir

Meme Küçültme

Yağ dokusunun ağırlıkta olduğu ve koltuk altlarına doğru yağ birikimlerinin olduğu durumlarda ameliyatta liposuction (kanüller yardımı ile yağ çekme) yöntemi de kullanılır ve daha az meme dokusu çıkartılarak daha etkili küçültme yapılabilir.

Ameliyat genel anestezi altında ameliyathane koşullarında yapılır. Ameliyat süresi ortalama 3 saattir. Bir gece hastanede yatırılır. Ameliyat sonunda içeride kan birikmesini önlemek için drenler konulabilir ve 1-2 gün sonra çekilir. Ameliyattan 4-6 saat sonra ayağa kalkılır ve ağızdan beslenmeye başlanır. Dikişler 5 gün sonra alınır; banyo yapılabilir ve işe başlanabilir. Yeni ölçülerde balensiz bir sutyen kullanmak yararlı olur.

Ameliyat izleri son halini ortalama bir yıl sonra alır ve ten rengine döner.

Vertikal Skar Tekniği ile Meme Küçültme

Son yıllarda çok popüler olmasının iki nedeni vardır;

Ters-T tekniğine göre daha az iz bırakılmaktadır (meme başı çevresi ve aşağı doğru bir çizgi)

Memenin alt kutbundan doku çıkarılır, memeye daha iyi şekil verilir ve daha önemlisi meme şeklini, diğer tekniğin aksine, uzun yıllar muhafaza eder.

Bu teknikle yapılan memeler ameliyat sonrası ilk günlerde güzel görünmezler, alt kısımları daha basıktır ve dikiş hatları çok düzgün değildir; bu görüntüye psikolojik olarak hazırlıklı olunmalıdır. Bununla birlikte ameliyattan 2-3 ay sonra meme dokusu yer çekimi etkisi ile gevşeyip formunu aldıkça meme daha estetik ve ideal görünümüne kavuşur ve bu formunu uzun yıllar korur.

Bazen meme altında küçük bir potluk kalabilir; 3 ay sonra lokal anestezi ile düzeltilir.

Meme Küçültme Ameliyatı Sonrası Süt Verme

Süt bezleri ile meme başı arasındaki bütünlük kullanılan ameliyat tekniğine göre değişir. Bazı tekniklerde tüm süt kanalları kesilir ve süt vermek imkânsız hale gelirken, bazı tekniklerde meme başı altında bir miktar süt bezi ve kanalı korunur.

Uygun olgularda süt bezleri daha az çıkarılır ve bu bezlerin içindeki yağ dokusu liposuction yöntemi ile alınarak bir küçülme sağlanır. Böylelikle süt verme şansı artırılır.

Hiç ameliyat olmamış normal veya büyük memeler ile dahi süt verilemediği görülmektedir. Bu nedenle hangi teknik kullanılırsa kullanılsın kesin süt verme garantisi verilemez.

Meme Küçültme Meme Kanseri İlişkisi

Meme küçültme ameliyatı meme kanserine yol açmaz. Bilakis, meme dokusu kitlesi azaltıldığı için meme kanseri görülme ihtimali de azalmaktadır.

Memeden çıkartılan fazla doku rutin olarak patolojik tetkike gönderilir; bu doku içinde gözden kaçan bir kanser dokusu var mı diye incelenir. Her 1000 meme küçültme ameliyatının 3-4 ünde bu şekilde henüz başlangıç aşamasındaki kanser saptanmakta ve uygun tedavi başlanmaktadır.

Bu makale 19 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Cengiz Açıkel

Prof. Dr. Cengiz AÇIKEL, 1982 yılında Ankara GATA Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp öğrenimini 1988 yılında Derece ile bitirmiştir.1989-1991 yılları arasında Erzincan 3. Ordu Karargah Grup Komutanlığı'nda Pratisyen Hekimlik görevi yapmıştır. İhtisasını 1991-1997 yılları arasında Ankara GATA Tıp Fakültesi'nde tamamlamıştır.1997-2000 yılları arasında GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Kliniği'nde Uzman doktor olarak görev yapmıştır. 2002-2003 yılları arasında Amerika'nın Texas Eyaletine bağlı Dallas Şehrinde bulunan 'University of Texas Southwestern Medical Center at Dallas'ta Plastik Cerrahi Ana Bilim Dalı Araştırma görevlisi olarak görev yapmıştır. 2000-2005 yılları arasında GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi, Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Kliniği'nde Yardımcı Doçent Doktor olarak hizmet vermişt ...

Etiketler
Meme küçültme meme kanseri ilişkisi
Prof. Dr. Cengiz Açıkel
Prof. Dr. Cengiz Açıkel
İstanbul - Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi
Facebook Twitter Instagram Youtube