Miyop’u durdurmak: Dünyada miyop’u durdurma çalışmaları hız kazandı. Miyop akıl almaz bir şekilde artıyor ve çok yüksek numaralara çıkıyor. İstanbul’da bir göz hastanesine teklif götürdüm. “Miyop’u durdurmak konusunda kampanya düzenleyelim..” Aldığım cevap: Biz lazerle ayakta duruyoruz. Miyop büyümezse kimse küçük numara için ameliyat olmaz. Bindiğimiz dalı mı keselim…” Bir daha anladık ki sağlık bir ticarettir.
Burada kimleri konuşuyoruz: Biz burada lazerle gözlükten kurtulanların “İşi rast gidenlerini” konuşuyoruz. Diğerleri zaten feryat, figanda…
Yeniden çıkan numara: Numarası sıfırlanmayanlar çok, bir de sıfırlandığı halde sonradan yeniden ilave numara çıkan hastalar vardır. Ellerine ölçüm makinesinin çıktısı verilince sararıyor, nefesleri azalıyor. Yakını görmemeye başlayan ayrı bir grup söz konusudur. Göz numarası çıktığı halde reçeteyi bile almayanlar var, “Ben gözlük takmak istemiyorum, böyle idare edeyim ..” diyorlar.
Göz kuruluğu: Göz kuruluğu çağın hastalığıdır. Bir göz hekiminin en çok yazdığı ilaç göz kuruluğu ilacıdır. Artık reçetelerde yapay gözyaşı oranı % 90 ları buldu. İlaçta da devamlı kullanma söz konusudur ve en çok raporla alınan ilaçlar yapay gözyaşı ilaçlarıdır.
*Göz kuruluğuna en önemli göz kuruluğu yapan neden yani lazerle gözlükten kurtulma eklenmiştir. Şikayetleri katlanmaktadır.
*Hasta kullansa da yine rahat değil, gözlerinin konforunu sağlayamamaktadır.
*Gece göze ilaç damlatmak için kalkma anlatımları çoktur.
*Bilgisayar ve cep telefonu uğraşları şikâyetlerini katlamaktadır.
Yapay gözyaşına ilaveten ağızdan çeşitli bitkiler alarak durumu hafifletmeye çalışanlar da ayrı bir gruptur.
Netsizlik: “Görüyorum ama net değil…” Bu kontrast azalmasının ifadesidir. Hasta görüyor ama yüzleri tam tanımıyorum, özellikle akşamları diyor… Gözünde yeniden numara başlamış ama o numaraları gözlük olarak vermek görmeyi artırmıyor.
Gece ışık parlamaları: Gece araba kullananların en önemli sorunudur, birçoğu gece araba kullanmaktan kaçınmakta mecbur kalırsa kullanmaktadır. “Dönüş tabelalarını okuyamıyorum…, karşıdaki arabanın ışığından yolumu göremiyorum, ışıklar saçılıyor…” Şikâyetler çok daha fazla ve herkesin anlatımı farklıdır.
Kontrast bozulur: Lazer sonrası kontrast duyarlılığında azalma ortaya çıkar. Kontrast zemin ile obje arasındaki görüntü zıtlığıdır. Zıtlık arttıkça görünürlük artar.
Kontrast duyarlılık azlığında:
* Gece trafik ışıkları veya arabalar görmede sorun yaşanır.
*Giysiler, tezgâhlar veya yemeklerdeki lekeleri görememek
*Yüz seçmede gece yetersizlik* Bir ocağın üzerinde bir alev yakılıp yanmadığını görmemek
* Okumak için çok miktarda ışığa ihtiyaç duymak
* Televizyon izlerken göz yorgunluğu yaşamak…
* Birbirine çok yakın tonları ayırt etmekte zorlanma. renk, kontrast, ışık algılamalarında karar verememe.
Yaşlılık siz bekliyor: İnşallah deyin, inşallah yaşlanırsınız. Yaşlılığın izlerini yüzünüze bakınca anlayacaksınız. Yaşlandıkça artan kırışıklıkları çeşitli yollarla gidereceksiniz. Kremlerin arkasına gizleneceksiniz.
Flap: Bu lazer anında bir tabaka halinde kesilen ve tekrar geri serilen tabakadır. Aşağıdaki eski alanına yeterince yapışmaz çünkü iki tabaka da lazerle yakılarak yerinden ayrılmıştır. Yanık yüzeyler birbirine yeterince yapışmaz. Bu flap’ ın yeterince beslenememesi ve kuruması demektir.
Gözünüz de yaşlanacak. Tamir görmüş dokularda yaşlanma ve bozulma daha fazladır. Bir de buna miyop gözün göz yapılarında yaptığı tahribat olaya eklenmelidir.
Onlarca hastalık: Yaşlandıkça dokular yaşlanır, koruyucu sisteminiz zayıflar, birçok sistemik hastalık ortaya çıkar. Romatizma, diyabet, guatr, göz tansiyonu lazer olmuş bir gözün en önemli düşmanlarıdır. Damar sertliği ve yüksek tansiyon başka düşmanlar….
İlaç kullanma zorunluluğu: Sistemik hastalılar başlayınca çok sayıda ilaç kullanmak zorunda da kalırsınız. Bu ilaçların hepsinin yan tesirleri vardır. Prospektüsü’nü okursanız zaten ilaç kullanmamaktan vazgeçesiniz gelir. Bunların gözünüzün düzenini de bozduğunu unutmamalısınız.
   FARKINDASIZLIK
Farkındasızlık: Kültür bile farkındalığı sağlamıyor, çünkü gözlükten kurtuldum sevinci farkındalığı bastırıyor. Hasta gözlerdeki rahatsızlığın farkında değil, gelecekteki sorunlardan da haberdar değil.
Farkındalık: Bazıları çok duyarlı ve sıkıntılarını doktorlarla paylaşıyor. Ama paylaştığı doktor lazeri yapansa anlattıklarına biraz kuşkulu bakmak gerekiyor. Onun anlattıkları bir açıklama değil, savunmadır. Aslında lazer olan herkesin göz kuruluğunu, netsizliğin, ışık yansımalarının, kontrast azlığının farkında olması gerekir.
İnsan manzaraları: Sevinenler, bihaberler, vurdumduymazlar, kaderine küsenler, ne yapalım çekeceğiz diyenler…
Kolaycıyız: Hastaya 0.25 numara gözlük yazarsınız, “Lazer olmaz mı? Diye soranlar çıkar. Aldatıcı reklamlar insanların aklını almış, bir gün sağlam gözlülerin de sıraya girerse hiç şaşmayın. Göz bu kadar ucuz mu?
Günü kurtardınız ya sonra: Dokular yaşlanır, kornea da yaşlanır. Yaşlılıkla ilgili belirtiler başlar. Bu yaralanmış retinada daha belirgindir. Kornea kontrasta en fazla bozulmaya neden olan dokudur.
Unutma, unutma, unutma!
Lazer oldunuz ama: Lazer oldunuz, gözlüğü attınız ama miyop’un gözde yaptığı tahribat düzeltemediniz ve yaş arttıkça bozulma devam edecektir. Miyop gözü bozar ve yaşam boyu bozmaya da devam eder.
Sağlık ticarettir, kim ne derse desin. İnanıyor musunuz, kansere çare bulunmadığına. Bir tek hücreden koyun üretecek kadar hücreye hükmedeceksiniz, ama hücrede artma demek olan kansere çare bulmayacaksınız. Lazerle gözlük müdahalesi yapana güzel para kazandıran bir ticari işlemdir.
Lazer yapılan hastaları gördükçe gözümü lazer yaptırmadığım için mutlu oluyorum, paramla belayı satın almadığıma seviniyorum.