İşitme kayıplı kimselerin akraba ve arkadaşlarına ipuçları

İşitme kayıplı kimselerin akraba ve arkadaşlarına ipuçları

İşitme problemi olan kişilerle haberleşmeyi önemli ölçüde etkileyebilecek birçok faktör vardır. Konuşmanın gerçekleşmesi için bir konuşan bir de dinleyici bulunması gerekir. Konuşma, hayal edilen her yerde gerçekleşebilir. İşitme engelinin bazı yönlerini bilmek, sizi, daha verimli konuşma fırsatına hazırlar.

Konuşma (dudak) okuma: Bazen "Gözlüklerim olmadan hiçbir şey duymuyorum" sözünü, işitme bozukluğu olanların söylediğine tanık olabilirsiniz. Bu cümle, o kişinin "konuşma (dudak okuma)" yönteminden faydalandığını ortaya koyar. Kişiler, bunu, farkına varmadan öğrenmiştir. Yıllar süresince kişi, sesleri ayırdetme ile konuşan kişinin dudak ve yüz hareketlerine dikkat ettiği için, böyle bir yetenek geliştirmiştir.

Diğer taraftan birçok kimse, bunun düzenli eğitimini almıştır. Hangisi olursa olsun, kişi, dinlediği insanın yüzüne bakarsa, anlamasına yardımcı olur. "Dil, diş ve dudak" gibi konuşma organları, birçok sesin çıkartılmasında görülebilir. Konuşmacı, konuşurken ağzını kapatıyor, sakız çiğniyor, pipo içiyorsa, işitme zorluğu olanlar anlamalarını kolaylaştıran görsel faktörlerden mahrum kalırlar. Kötü konuşma, sadece görsel bozukluk sağlamaz aynı zamanda kelimelerin anlaşılmasında da zorluk oluşturur. Diğer taraftan, ağız hareketlerinin çok itina ile gösterilmeye çalışılması da kelimelerin bozulmasına yol açar. Dudak okuyanlar, "normal konuşma"yı anlamayı öğrenmişlerdir.

Dikkat: İşitme zorluğu olan kişilerin akrabalarından sık sık "Duymak istediği zaman duyar," sözünü işitiriz. Bazen kişi, belirgin bir zorluk çekmeden duyar ve anlar. Bu durum, ideal dinleme ortamında, yani, sessiz, kısa konuşma mesafesinde ve net konuşan bir insanla olduğu zaman gerçekleşir. Gürültülü ortam, bir odadan diğerine konuşmak veya kötü konuşan bir kimse ile konuşmayı anlamaya çalışmak genellikle başarısızla sonuçlanır. İşitme zorluğu olan kişinin, dikkatle gazete okuduğu veya televizyon seyrettiği zaman bizi anlamasını da bekleyemeyiz. Duyma şartları, zamana ve yere göre değişir. Duyma engelli de bu şartlardan etkilenir. Konuşulan ortamın değişen şartları, kişiyi, işitme zorluğu olan kişinin konuşmaya ilgisiz kaldığı yargısına götürebilir. Gerçek olan, işitme zorluğu olan kişinin önemli noktaları ayırdetmek için çok fazla gayret sarfettiğidir. Bu kişilerin anlamak için sarfettiği enerji, konuşmacınınkinden daha fazladır.

Ses ayarlaması: İşitme cihazına yardımcı olmak, konuşanın bağırması olmamalıdır. Kişi bilmelidir ki, işitme cihazı sesi arttırmaktadır, bunun üzerine bir de bağırılarak konuşulursa, cihazı kullanan, fiziksel boyuta ulaşacak kadar rahatsızlık duyar. Şayet bir kişi duyuyor fakat anlamıyor izlenimi veriyorsa, bağırmak anlamasına yardımcı olamayacaktır. Bağırmak için zorlandığımızda, seslerin kalitesi daha bozulur. Dinleyenin ayırdetme probleminin yanında, bağırmanın etkisi ile konuşma, anlamsız sözlerden oluşan bir gürültü hâline dönüşür.

Hatırlanması gereken bir diğer nokta da, cümlenin sonuna doğru, sesin şiddetinin azaltılmamasıdır.

Telaffuz: Kişi, her ne kadar iyi bir işitme cihazı almış ve bunu uygun bir şekilde ayarlamış olsa da, telaffuzu bozuk bir konuşma, anlaşılmayı engeller, çünkü bu cihaz telaffuzu değiştirmemekte, sadece gelen sesi yükselterek kulağa iletmektedir. Kişi, dikkatli konuşmalı, aynı zamanda kelimeleri abartmamalıdır. Kişinin telaffuzunu abartması, konuşmasının bozulmasına yol açar. Hatırlanmalıdır ki, bütün sesler doğru telaffuz edilse bile, işitme zorluğu yaşayan kişi, hepsini algılayamayacaktır. Yanlış telaffuz ise bunu daha da kötüleştirir. Şimdi yazılacak olan cümleyi anlamanın zor olduğunu, bir de bunun anlaşılan kısımlarının yanlış telaffuz edildiğini düşünürseniz onlara daha fazla hak verirsiniz:

"Xötü telaxxuxla konuxma xıkxıkxa anlaxılmamaxx yxl axax."

Hız: Bazı şöhretler, özellikle haber sunucuları hızlı konuşmaları ile ün yapmışlardır. Mamafih, işitme zorluğu olanlar için hızlı konuşmayı anlamak çok zordur. Kelimeler arka arkaya gelir ve birbirine karışır. Aynen şimdi sizin şu cümleyi anlamanızdaki zorluk gibidir:

"Arkaarkayagelenkelimelerianlamakzordur."

Konuşurken kelimeler bir saniyeden daha kısa sürer. Beyin, bu sürede sesleri algılayıp bir anlam vermeye çalışır. Şayet bu seslerden bir veya birkaçı, hızlı konuşma sırasında bozulur, yutulur ise, dinleyenin anlaması etkilenir. Konuşma süreklilik arzettiği için, dinleyicinin her kelimeyi anlamak için kısa bir zamanı vardır. Bu süre, yukarıda arka arkaya yazılan kelimeleri okuyan kişinin süresinden çok daha kısadır. Sıklıkla, işitme zorluğu olanların, sorulara yanlış cevap vermelerinin sebebi, cevabı bilmemelerinden değil, soruyu yanlış anlamalarından kaynaklanır.

Konuşma çeşidi: Karışık ses (kelime) gruplarının ayırdedilmesi, işitme zorluğu olanlar için en önemli husustur. İşitme zorluğu yaşayanların, bazı sesleri anlamaması ve yanlış yorumlamasından dolayı, konuşan kişinin bahsettiği konu hakkında doğru kelimeleri seçmesi önemlidir. Bir konuyu anlatmak için değişik kelimeler kullanılabileceği için, işitme zorluğu olan kişi ile konuşurken konu ile ilgili kelimelerin seçilmesine özen gösterilmelidir. Örneğin "Gazeteyi görmek ister misin?" yerine, "Gazete; gazeteyi okumak ister misin?" demek, daha iyi anlaşılmaya sebep olacaktır.

Görüyorsunuz ki, işitme bozukluğu karışık bir durumdur. Bir zorluğa karşı uyum sağlamak zor ve korkutucudur. Bu zor işi, bazı püf noktalarını hatırlayarak hafifletebilirsiniz. Dikkatini çekin, yeteri kadar sesli ve iyi bir telaffuzla konuşun. Hızlı konuşmayın. Bütün bunların ötesinde, sabırlı olun.

Bu makale 18 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Op. Dr. İrfan Gözübüyük

Op. Dr. İrfan Gözübüyük
Op. Dr. İrfan Gözübüyük
İstanbul - Kulak Burun Boğaz hastalıkları - KBB
Facebook Twitter Instagram Youtube