- Evet. Beslenme Danışmanlığı alanların %70 iş kadınları ( özellikle yönetici, müdür, yetkili , şirket sahipleri ..)
- Masa başında uzun süre çalışan bayanların, sürekli toplantılarda bulunmak zorunda olan, sürekli seyahatlerde bunması gereken bayanların beslenme programları ayrı olarak düzenlenir.
- İş kadınlarına göre ayarladığımız beslenme programları var.
örneğin; Sabah spor yapıp işe gidenlerin,
çok geç saatlere kadar çalışmak zorunda olanların,
sürekli proje üretmek için masa başında oturanların,
seyahat halinde olanların,
toplantı durumlarına göre beslenme programları ayrı düzenliyoruz.
- İş kadınlarının kesinlikle beslenme programı uygulamaları gerekiyor. Çünkü iş dünyasındaki başarısı sağlıklı beden ve ruha bağlıdır. Uykunun kaliteli olması bile çok büyük önem taşımaktadır. Sabah erken kalkıp yoğun bir iş temposuna başlayan bayanların özellikle günün ilk saatlerinden itibaren kan şekerlerini düzenlemeleri için kuru meyve ( kuru erik, kuru dut, kuru kayısı vb..) veya yağlı tohumlardan ( ceviz, badem, fındık) tüketmeleri çok önemlidir.
- Ayrıca sabah erken saatlerden itibaren egzersiz yapabilme şansları varsa gün içinde yoğun tempoda bulunacaklarından; vücudun kaliteli oksijenlenmesi ve sindirim sisteminin daha düzenli çalışması için , kültür fizik hareketleri ,pilates veya yoga ile güne başlayabilirler.
- Gün içinde örneğin öğle saatlerinde fırsatları varsa mutlaka dışarıda yürüyüş yapmaları özellikle öğleden sonra yoğun iş temposu tolere edebilmeleri açısından kandaki oksijenin kaliteli kullanılması için önemlidir. Bu durumda öğleden sonra metabolizma hızı daha da artarak kan akımının hızlanması ile beraber işteki motivasyon daha da artacaktır.
- Yaptığımız kurumsal anlaşmalar çerçevesinde özellikle büyük kurumlardaki çalışan bayanların hepsinde bu başarıyı yakaladık. Yaptığım çalışmalar içinde, Motorola, Türk Ekonomi Bankası, Garanti Bankası, Garanti Teknoloji, Garanti Leasing, Garanti Emeklilik gibi kurumlarda değerlendirdiğim birçok kişide düzenli kontroller çerçevesinde; kişiye özel uyguladığımız Dinamik ve Modifiye Beslenme programları ile 1,5 yıl içinde 800 kişinin % 85'i bayanlardan oluştuğunu belirtmek isterim . Ayrıca diyet koçu olarak takip ettiğim bazı sanatçılar, sporcular ve iş dünyasında yer alan özel kişiler de mevcut.
- Son yıllarda iş kadınlarının çoğu bu konuya önem vermeye başladı. Özellikle strese bağlı kilo alma, uzun süre aç kaldıktan sonra akşam yemeklerinin çeşitlerinin ve miktarlarının artması, alkol tüketiminin etkisi, dengesiz beslenme durumları gibi sıkıntıların ortaya çıkması ile beraber Beslenme Danışmalığına olan ilgi ve ihtiyaç arttı.
- Yoğun olarak çalışan bayanlarımıza örnek olarak şunu söyleyebilirim ;
o Sabah kalkışta ; Öncelikle 2 bardak su içebilirler. Kuru dut, kuru kayısı, badem, ceviz gibi besinlerden yarım çay bardağı kadar tüketebilirler .
o Kahvaltı mutlaka yapılmalı (tost veya süt-müsli veya meyvli light yoğurt yanında badem tüketebilirler)
o 11:00 de meyve veya lifli bisküvi veya kuru meyve tercih edilebilir
o Öğle saatleri : protein ağırlıklı besinler ( Balık, ton balığı,tavuk, hindi eti, bonfile veya sushi-sashi alınabilir) posa karışımları ile desteklenebilir (Sebze çorbası-salata-sebze tabağı-sebze suyu-meyve suyu gibi
o Öğlene kadar Mutlaka 1 litre su tüketilmeye çalışılmalı!!
o İkindide; Modifiye yoğurt veya Ayran veya Süt tüketilebilir. Bunlar dışında kuru meyve veya taze meyve veya çavdar ekmekli peynirli sandviç tercih edilebilir
o Akşam yemeğine kadar ortalama 1,5 litre su içilmeli!!
o Akşam yemeği; Çok geç saatlerde tüketim olacaksa- sindirimi kolay mide çıkış hızı yüksek olan besin türevlerinin seçilmesi gerekiyor. Örneğin çorba, hafif pişirilmiş gaz yapmayacak sebzeler, Akdeniz yeşillikleri, modifiye yoğurt veya kefir gibi besinler tercih edilebilir.
o Bazen Beyaz et ( az yağlı balık türevleri,ton balığı) tercih edilerek yanında Akdeniz yeşillikleri tüketilebilir
o Akşam yemekleri 21:00 re kadar tüketiliyorsa 22:00-22:30 gibi 1 meyve veya kuru meyve tercih edilebilir.
o Önemli bazı notlarım olacak;
§ Su tüketimi minimum 2,5 litre olmalı (sağlık problemlerine göre bu değer değişebilir)
§ Su bir anda içilmemeli periyodik saatler düzenlenerek alınmalı.
§ Bazı zamanlarda çok yoğun çalışmalar nedeniyle, aşırı yorgunluk, düzensiz uyku ve kalitesiz bir enerji metabolizması ile karşı karşıya kalabiliyoruz. Bu durumda özellikle düzenli ve kaliteli nefes alıp verme ve yoğun antioksidan içeren besinlerle belirli zamanlarda beslenme programları zenginleştirilebilir. ( Mikro besinler olan vitaminler, mikro mineraller, vb )
§ Strese bağlı mide problemleri karşısında kekik suyu veya papatya çayı tüketilebilir
- Öneriler ,
o Gün içinde en önemlisi kaliteli oksijen kullanımı ile birlikte öncelikle su (H2O) tüketimin dengelenmesidir. Sabah 5 ten itibaren metabolizma çalışmaya ve enerji yıkımı artmaya başlar. Dolayısı ile kalktığımızda hipoglisemi ile uyanmamız kaçınılmazdır. Bu durumda mutlaka öncelikle kan şekerimizi dengelemeli ve beyni mutlu etmeliyiz.
o Temiz havayı içimize çekerek derin nefes alıp vermeyi unutmamalıyız.
o Fırsat buldukça mutlaka egzersiz yapmalıyız.
o İşimize nasıl konsantre olup çalışıyorsak , nasıl ki proje üzerinde yoğunlaşmamız gerekebiliyorsa, hücrelerinde her gün her saniye çalıştığını, ve yapması gereken işi en iyi şekilde gerçekleştirme çabası içinde olduğunu unutmamalıyız. Bu duruma hücresel boyutta iş performansını zirveye çıkartma için mutlaka sık aralıklarla onu beslemeli ve mutlu etmeliyiz. ( ara öğünler bu yüzden çok önemli)
o Sık olmasa da kaliteli minik molalar vererek kendimizi şımartmalıyız. Örneğin pazartesi hafta başı olduğu için; öğleden sonra light bir dondurma veya sütlü tatlı ile haftaya merhaba diyebilir, Salı-Çarşamba; aralarda kuru meyvelerle devam edebilir, Perşembe ve Cuma günleri de sabahları yağlı tohumlarla güne başlayabilirsiniz.
o Nasıl ki iş dünyasında zirveye ulaşma çabanız varsa. Hücreler de zirvede kalmak için size muhtaçlar. Çünkü kaliteli besinlerle onları ayakta tutabilirsiniz.
o Beslenme bir DİSİPLİNDİR. İş kadınlarının başarılı olmak için uyguladıkları stratejiler nasıl ki Başarıya götürüyorsa. Beslenme Davranış Stratejileri de Vücudu sağlıklı kılar..
- Alınması gereken besinler;
§ Bayanların yaşına, günlük aktivitesine, sağlık durumuna ve stres faktörüne göre değişmektedir.
o Kaliteli protein olarak; balık, yumurta, kırmızı et-bonfile, tavuk, sushi
o Kompleks karbonhidratlar( Lif ve vitamin mineralle zenginleştirilmiş olanlar); Çavdar, tam tahılı, tam buğday ekmeği, kahverengi pirinç, bisküvi, tarhana, mercimek çorbası
o Light laktozsuz-laktaz süt veya soya sütü
o Peynir çeşitleri özellikle az tuzlu ve çok yumuşak olmayan türevleri
o Kefir veya light ayran veya prebiotik yoğurt veya evde yapılmış yoğurt
o Taze ve mevsimsel sebze ve meyvelerin tümü
o Kurubaklagiller
o Bal kabağı çekirdeği, keten tohumu
o Kuru meyveler; kuru erik, kayısı, dut, incir
o Yağlı tohumlardan; her gün ortalama 8 parça ceviz veya 10 fındık veya badem
o Sık olmamakla beraber 50gr siyah çikolata veya sütlü tatlı veya dondurma
o Spor durumuna göre protein veya karbonhidrat barlar
o Her gün ortalama 2,5 litre su
o İhtiyaç duyuldukça yeşil çay , bitki çayları
o İhtiyaç doğrultusunda taze sebze ve meyve suyu kombinasyonları
- Uzak durulması gereken besinler;
§ Basit şekerden yapılmış ürünler( çikolata, pasta, börek, baklava, şerbetli tatlılar, poğaça )
§ Aşırı tuz ve baharat
§ Alkol oranı yüksek içkiler ( rakı, viski, votka, tekila..)
§ Aşırı kafeinli içecekler
§ Gazlı içecekler( kola türeleri)
§ Yağda kızartılmış sosis, sucuk,salam, patates, et türevleri
§ Aşırı karbonhidrat ve yağ içeren fast food gıdalar
İş Dünyasında Beslenme Disiplini' Başarıyı Tetikler !!!
Yirminci yüzyılda hızla gelişen ekonomi ile paralel olarak, iş olanaklarının artması kadınların çalışma yelpazesini hızla genişletti. Bunun yanı sıra İş Kadını' sıfatını taşıyan bayanların omuzlarındaki yük bir kat daha arttı. Özellikle 30-45 yaş arası bayanların yarısından fazlasının, aileye, çocuklara, sosyal çevreye ayırdıkları zaman ve sorumluluk, işlerine bazen negatif bazen de pozitif yansıdı. Bu durumda özellikle iş yaşamındaki başarıyı yakalama çabası; iş dünyası olarak adlandırdığımız dağın zirvesine çıkma arzusunu da beraberinde getirdi. Fakat önemli bir konu olan Stres' faktörü diğer yandan sinsice hepimizin içinde çığ gibi büyüdü. Bazılarımız bunu görmezlikten gelsek de ne yazık ki zaman zaman aşamadığımız, hep kaçmaya çalıştığımız bir konu oldu. Evet Stres ve İş yaşamındaki Başarı ters orantılı olsa da birbirini çok yakından ilgilendiren ve ince bir çizgi ile ayrılan iki önemli olgudur.
Bayanların, hayatlarında birçok sorumluluk taşıması ve dengede tutması taktire değer bir kavramdır. Başarılı iş kadını sıfatını taşımak için gerçekten ruhen, fiziken, beynen sağlıklı, dengeli olmak gerekir. Çünkü inci taşlarını ancak yan yana koyduğumuzda, güzel değerli bir kolye bir şaheser yaratabiliriz. İnci taşlarını; vücut, zihin ve ruh sağlığı olarak adlandıracak olursak, ortaya çıkacak olan şaheser de başarı ve beraberinde getirdiği mutluluk ile beslenen bir anne, eş, iş kadını olacaktır.
Peki gerçekten başarının temeli nedir? Burada beyin fırtınası yaptığımızda bir çok cevapla karşılaşabiliriz. Ben, özellikle sağlık konusuna değinerek özellikle de hücresel boyutta vücudun ihtiyacı olan besini doğru zamanda , doğru miktarda ve çeşitte verdiğimizde de başarıyı elde edebileceğimizi belirtmek isterim.
Çalışma koşulları, zaman, yer ve yoğunluk, hedefler, beklentiler olarak bir çoğumuzda farklı olsa da temelinde gerçekten insanın ihtiyacı öncelikle aynıdır.
Beslenme hayatın temelidir.Bu pencereden bakmanızı sağlayarak, İş dünyasındaki performansın artmasını Beslenme' alışkanlıkları ile ilintili olduğunu belirtmek isterim.
İş dünyasında lider pozisyonda olan kişilerin, üst düzey yöneticilerin, müdürlerin, sanatçıların, öğretmenlerin bir çoğumuzun hayatına, işine, geleceğimize yön vermeleri örnek olmaları toplumsal olarak ayrı bir sorumluluktur. Bu doğrultuda gerçekten kendileri süreklilik arz eden bir dinamizmi hedeflemeleri için Sağlık kavramını geniş bir yelpazede düşünmeleri gerekir.
Sağlıklı ve Dengeli beslenme kendi hayatlarında uygulayabilecekleri arka bahçedeki kahramanlardan biri olarak nitelendirebiliriz.
Toplumsal olarak gittikçe artan kilo sorunu , beraberinde obezite kavramını ve akabinde buna bağlı olarak sağlık problemlerini getirmiştir. Özellikle Kalp damar hastalıkları , Diyabet, Karaciğer hastalıkları ve bazı kanser türlerinin oluşumunu tetiklediği ne yazık ki doğrudur. Birçoğumuzun kilo problemi iş yaşantımıza negatif yansımaya, işteki performansımızın azalmasına, duygusal açıdan çöküntülere ve sağlık açısından sorunlara yol açmıştır. Fakat İş yaşantısındaki yoğun çalışma temposu da stres faktörü ile beraber kilo problemini de getirmiştir. Kısacası kısır bir döngü oluşmuştur.
İş yaşantısındaki yoğun tempo, beslenme saatlerinin düzensizliğini, inaktif bir yaşamı( masa başında çalışan, veya çok geç saatlere kadar çalışmak zorunda olanlar..) ve uzun süren açlıklar ile beraber akşam ve gece öğünlerin artmasını tetiklemiştir.
Günlük yaşamın hızlı temposu içinde oradan oraya koşuşturan, çok fazla çalışan ve dinlenmeye yeterince zaman ayıramayan insanlarıyla çağımızın yaşam biçimi olan stresli yaşamın yoğun olduğunu gösteriyor. Özellikle de bayanların aynı anda birçok sorumluğu taşıması (aile, çocuk, ev işleri, iş yerindeki performans ve başarı durumu vb..) onların daha yoğun bir stere maruz kaldığını gösteriyor
Stresi doğuran nedenlerden biri sürekli başarılı olma çabasından dolayı, içinde bulunduğumuz yoğun çalışma temposudur. Basarılı yada başarısız olmak. Daha çok sahip olmak, daha çok almak, prestij elde etmek, gündemde kalmak gibi istekler de stresi doğurabilir. Stresin fizyolojik ve psikolojik tepkilerini keşfetmek öyle kolay olmayabilir ama tedavi edilmezse insan organizmasını bedensel ve ruhsal alanda tehdit eder.
Beslenmedeki Değişiklikler
Kahve, çay, çikolata, kakao, kolalı içecekler strese yol açan besinlerdir. Bu besinler, stres tepkisini başlatan kimyasal maddeler içerir. Uyanıklık ve hareketliliği arttırırlar. Bir oturuşta, arka arkaya 20 fincan kahve içilse, öldürücü dozda kafein alınmış olur. Aşırı kahve tüketiminin en sık rastlanan yan etkileri arasında; kaygı, sinirlilik ve huzursuzluk halleri, ishal, düzensiz kalp atışları ve dikkatsizlik gibi stres belirtileri yer alır.
Stresle ve vücuda verdiği zararlarla başa çıkmada yediğiniz yiyeceklerin önemli rolü vardır.
Eğer ağır stres altındayım diyorsanız sürekli stresle karşı karşıyaysanız, dikkat etmeniz gerekenler;
Pek çok insan, kahve ve çay yerine ıhlamur, adaçayı gibi bitki çayı içmeyi yeğler. Bunların içinde kafein miktarı sıfırdır. Örneğin, papatya çayının sakinleştirici bir etkisi vardır. Beslenme konusunda bir diğer önemli husus stresle vitaminler arasındaki ilişkidir. Stresli zamanlarda sinir sisteminin ve iç salgı sistemlerinin düzgün çalışmalarını sağlamak için bazı vitaminlere çok fazla gereksinim duyulur. Bunlar B kompleks ve C vitaminleridir. Bu vitaminlerin eksikliği stres yaratan faktörlere olan tolerans ve bunlarla baş etme becerisini de düşürür.
B vitaminlerindeki eksiklikler; kaygı, huzursuzluk ve genel sinirlilik hali yaratırlar. B grubu vitamin eksikliğine yol açan bir yanlış beslenme alışkanlığı da, rafine beyaz şeker tüketimidir. Şeker, şekerle yapılan pastalar, kurabiyeler, draje şekerler iyi birer enerji kaynağıdır. Ancak başka da bir özellikleri yoktur. Bu besin maddelerinin beden tarafından kullanılır hale getirilmesi ve enerjiye dönüşebilmeleri için B grubu vitaminlerine ihtiyaçları vardır. Beyaz un tüketimi de B vitamini eksikliğine yol açan beslenme alışkanlıklarından biridir.
Kan şekerinin aşırı düşmesine hipoglisemi denir. Kaygı, baş ağrısı, baş dönmesi gibi belirtileri vardır. Bu belirtiler bireyi huzursuz ve sabırsız hale sokarlar. Kişinin strese dayanıklılığını düşürür.Aç kaldıklarında huysuzlaşan insanlarda görülen budur.
Tuz kullanımı, vücutta aşırı su tutumu sonucu yüksek tansiyona yol açmaktadır.
Beslenme alışkanlıklarınızı düzenleyerek enerji düzeyinizi, strese gösterdiğiniz tepkilerinizi ve genel sağlığınız üzerindeki kontrolünüzü arttırabilirsiniz.
