Kısırlık olarak da bilinen İnfertilite rahatsızlığı, düzenli bir cinsel hayata sahip olmalarına, herhangi bir korunma yoluna başvurmamalarına rağmen çocuk sahibi olamayan çiftlerin yaşadıkları sorun olarak özetlenebilir. Gelişen teknoloji ve genişleyen tıbbi imkânlar dâhilinde İnfertilite’nin (kısırlık) çözümü %100’e yakın olarak saptanmıştır. Çok sayıda alternatifi bulunan İnfertilite tedavileri, hem erkek hem de hanımlar için farklılıklar göstermekle birlikte sonuçları da kişilerin fizyolojik durumlarına göre farklı tablolar doğurmaktadır.
Tedavinin içeriğiyle ilişkili olduğu kadar çiftlerin fizyolojik yapısıyla da bağlantılı olan İnfertilite tedavisinin süresi, yine sonuç tablosun da olduğu gibi çiftler arasında farklılıklar göstermektedir. Ülkemizde de oldukça zengin ve üst düzey tedavi yöntemlerinin kullanılmasına karşın İnfertilite tedavisinin son aşaması olarak kabul gören tüp bebek tedavisi, Türkiye’de de en yaygın kullanılan tedavilerin başında gelmektedir.
Yaş kriterleri başta olmak üzere çiftler arasındaki sonuçları ve tedavi süresince ortaya çıkan bulguları da çiftler de olduğu kadar erkek ve hanımlar arasında da değişkendir. Erkekten alınan spermin dokusu, kalitesi ve sağlığı laboratuar ortamında yapılan incelemeler sırasında farklılıklar gösterebilirken, kadınlarda bu durumu embriyonun rahim duvarlarına tutunamama, embriyonunun oluşamaması ya da gelişememesi başta olmak üzere çeşitli reaksiyonlar olarak sıralayabiliriz.
Ülkemizde de yaygın olarak tercih edilen İnfertilite tedavilerinin başlıca yöntemlerinden biri olan tüp bebek tedavisi, en çok tercih edilen yöntemlerden biri olmasıyla birlikte, en sağlıklı sonucun elde edildiği yöntemlerin de başında gelmektedir.