Günümüzde şişmanlık zayıflıktan çok daha önemli bir problemdir.Zayflama kliniklerine başvuranların kişilik özellikleri araştırıldığında, kilo problemleri olanların şüpheci, katı ve olgunlaşmamış bir kişiliğe sahip oldukları saptanmıştır.Bu kişilik vasıfları, bireyin sevgisizlik içinde kalmasına, duygu davranış açısından gerilmesine sebep olur. Böylece kişi bebeklik yıllarının temel etkinliği olan sık beslenme ihtiyacına yönelir.Bunun sonucunda saatleri düzenli olmayan, yemek aralarında sürekli bir şeyler atıştıran, buzdolaplarını çok seven kişiler ortaya çıkar.
Kontrol sorunları sıklıkla görülür.Eleştiren , baskıcı, kontrol eden bir ebeveyn en sık bildirilen sorunlardandır.Genellikle, yemek masası bu ebeveynin kontrol manevraları için bir odak noktasıdır.Yemek bu kontrol sorununun dışa vurumu haline gelir.Gizemli davranışlar çoktur. Yeme bozuklukları olan kişiler insanları memnun etmeye çalışan kişilerdir.
Yeme bozukluğu olan kişiler genellikle sevginin, istismar , bağırma, suçluluk tripleri, ve utanç ile kirletildiği veya sevginin hiç var olmadığı zehirli bir çevrede büyümüştür.Yeme, içme, sigara duygusal tatmini sağlamanın veya boşluk , yalnızlık, korku, suçluluk ve utanç duygularını yok etmenin birer yolu olmuştur.Bu durum ihtiyaç utancına neden olur.
Hipnoterapiyle tüm yaşanan bu durumların farkına varılarak gerçek ihtiyaçları giderme yoluna gidilerek zayıflama sağlanmaktadır,