Hasta eden yapı

Hasta eden yapı

HASTA EDEN YAPI

Çağımız teknolojinin çok hızlı yayıldığı bir çağ.insanları teknolojiyle birlikte yanlızlığa itildiği bir dünya.Eski yaşam tarzı olan sohbet ortamı muhabbet ortamı yok.Tv dizileri bizleri esir almışTV dizilerinde hatta haberlerinde siddet kol geziyor..İnternet,çep telefonu,facebook tiwetter,istegram,whattşhap derken gençler kendini farklı bir yaşantıda buluyor.İnsan bedeni teknolojinin başında aynı hareketle saatlerce duruyor.Soluk alma verme aynı :birde radyasyonun beyinde yaptığı tahribat ve onun yarattığı ağrı.stess ve her seyi bu ortamda arama çabaları.

Eğitime baktığımızda eğitim sistemi habire değişikliğe uğruyor.5 yaşındaki çocuklara el yazısı öğretilmeye çalışılıyor. Hem de e harfinin el yazısı başlangıcıyla,tek tek harfleri ezberlettirerek...tekten tüme vararak çoçukları zorlayarak,sterese sokarak öz güvenlerini yıkarak...bundan 12 yıl öncesi 5 yaş çocuklarına fişler verilirdi.Fişler cümle biçiminde öğretilirdi.Cümleden sözcüğe,sözcükten heceye heceden harfe geçilerek öğretim yapılırdı.Gestalt öğrenme-Tümden gelim öğrenme yapılırdı. Çocuklar sinirli,hırcın güvensiz olmazlardı.Geleceğe ve yaşama güvenle bakarlardı.Tek lise sınavı vardı.Şimdi 12 tane ilkokul 3 sınıfta fiilimsi orta hece öğretiliyor.Lise bilgileri 3 sınıfta zihinlere presleniyor.Amarika da liselerdeki öğrenciler Dünyanın yuvarlak olduğunu bilmiyor.Ama Amarika Dünyaya hükmediyor.Bizim çocukları zamansız yersiz bilgilerle düsünsellikleri,yaratıcılıkları daha küçük yaşlarda özgüvenleri yıkılarak yok ediliyor.Tabi ki her sey bilinçli yapılarak.

Yaşamı değiştirmek elimizde nerede firene başmalıyız,nerede gaza başmalıyız ayarı bizim yapmamız gerekiyor. Yaşam benimdir bunu başka araçlar rehin almamaması gerekir. diyerek.

Gençler boşlukta aile iletişimi yok gibi...Televizyon iletişimi engelliyor. Evde aile bireyleri birbiriyle yabancı, apartmanda yabancı, yaşadığı sehirde yabancı.Gençlerin yararlanacağı sosyal-sportif-kültürel faaliyetleri yapan yerler çok az.İletişim kopukluğunun yokluğu gençleri boşluğa itiyor.Uyuştucu ve bağımlılık...Her yıl bir türedi uyuşturucu adı ve batağı...Yapılamazmı her okulun yanına spor kompleksi...Okullarda müzik,resim beden eğitim dersleri sayısı artırılamaz mı? Her insan bir müzik aleti çalsa,bir şiir okusa,spor resim yapsa yaşama bağlanır.O illetlerin mahkumu olmaz.Belediyeler çevre düzenlemelerini insan ruhuna hitap eder durumda yapmalı.
Film ve dizi yazarları siddeti yazmamamalı,yönetmenlerimiz siddeti film ve dizi olarak çekmemmelidir.Bendeniz 50 yaşında yanımda insan öldürüldüğünü, bıçaklandığını,çok kötü muamele yapıldığını görmedim.Film ve dizilerdeki siddetle toplum özdeşim kuruyor.
Toplum mühendislerine çok iş düsüyor.Bir toplumda sürekli cezaevi,adliye sarayları yapılıyorsa orada eğitim, sağlık, güvenlik ,adelet bitmiş demektir.İnsana yapılmayan yatırım duvarlara yapılır.

Toplumsal barış ve çalışma hayatıda önemli. Freuda göre mutluluk çalışmaktır. Herkesin bir işi olmalı. Dört duvar arası sıkıcı;iş yapmamak kişiyi hasta ediyor.Son yıllarda her ilimizde bir üniversite açıldı.Üniversiteler insanın temel gereksinimlerini giderecek ürünlr üretmiyor. Bunlar piyasaya eleman üretiyor.İstihdam alanları yok.Bu dev binaların yerlerine Erdemir,Tüpraş,Tofaş,fabrikalar yapılsaydı.Çin,malezya mallarına mahkum olmasaydık.Bizim isanlarımız bizin tükettiklerimizi üretselerdi,bizim insanlarımız kazansalardı,bizim insanlarımız mutlu olsalardı?

saygı ve sevgilerimle...

Remzi KARAKAYA
Psikolog-Psikoterapist

Bu makale 17 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Psk. Remzi Karakaya

Etiketler
Televizyon iletişimi engelliyor
Psk. Remzi Karakaya
Psk. Remzi Karakaya
Zonguldak - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube