Ebeveyn - çocuk etkileşimi

Ebeveyn - çocuk etkileşimi

Ebeveyn – çocuk ilişkisi, diğer insan ilişkilerine göre biricik ve benzersizdir. Çocuk-ebeveyn arasındaki bağ hayat boyu sürer. Çocuğun büyüdüğü yıllarda, çocuklar bu ilişkiyi koparmazlar, ebeveyn bu ilişkinin kopmasında daha fazla etkilidir.
Ebeveyn – çocuk arasındaki bağ yıllar geçtikçe daha da artar. Bu ilişki içerisinde ebeveyn de bebek de karşılıklı olarak birbirlerini etkilerler. Ebeveyn gelişmiş bir birey olduğundan özellikle dilini kullanabildiğinden bebek ile olan ilişkisinde bir adım önde başlar. Bu ilişkinin her iki taraf için etkileri farklıdır. İlişkiyi etkileyen durumlar; ebeveynin başka işlerle ilgilenip ilgilenmemesi, çocuğun bir işi tamamlamasını isteyip istememesi, çocuğun ihtiyacının ne olduğunu bilip bilmemesidir.
Ebeveynin işlevlerinden birisi de çocuğun barınma, yeme, ,içme, korunma, giyinme gibi temel ihtiyaçlarını karşılamasıdır. Ancak ebeveynin, çocuğun sosyal ve duygusal gelişiminin oluşmasına yardımcı olma işlevi de mevcuttur. Olumlu sosyal davranışların gelişmesi, (yardımsever, düşünceli olma, sorumluluk alma gibi) zarar ve rahatsızlık veren davranışların oluşmaması ebeveynin tutum ve davranışlarıyla ilgilidir. Ancak, sosyalleşme yalnızca aile içinde gelişen bir olgu değildir. Çocuk, okulda akranlarıyla birlikteyken de sosyalleşir.
Ebeveynin fiziksel, sosyal ve ekonomik durumu ebeveynlik işlevselliğini ve çocukla olan etkileşimini etkiler. Bu işlevselliği etkileyen en önemli faktörler; ailenin sosyoekonomik seviyesi ve etnik geçmişidir.
Diğer faktörler ise;
1. Erkek ve kız çocuklarına ebeveynin nasıl davrandığı,
2. Çocuk yetiştirirken anne ve babanın davranışlarının nasıl olduğu,
3. Erkek ve kız çocukların sosyalleşme de aralarında fark olup olmadığı,
4. Çocukların cinsiyetlerinin aynı olması veya karşıt cinslerde olmasının ebeveyn-çocuk ilişkisini nasıl etkilediğidir.
Bu bölümde, aile etkileşimle bağlı olarak bir sistem olarak ele alınmaktadır. Bu sistemde ebeveyn, çocuklarının sosyalleşmesi ile ilgili çok belirgin sonuçlar görmek istemektedirler. Örneğin;  diğer insanlara karşı kibar olması, onlara teşekkür etmesi, lütfen sözcüğünü kullanması, iyi bir terbiyeye sahip olması. Bu sonuçlar, çocuğun yaşına, cinsiyetine, yaşadığı kültürel ortama göre değişmektedir. Bunun da çok çeşitli anlamı vardır. O kültürde değer verilen şeyin ne olduğun biliniyor olması, çocuğun bir patolojiye sahip olmaması, çocuğun diğer insanlarla olan bağındaki istikrarlığı, asgari yakınlığı gösterebilmesi gerekmektedir.

Bu makale 18 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Psk. Duygu Ak

Dr Bilgi Üniversitesinden mezun olmuştur.

Etiketler
Aile
Psk. Duygu Ak
Psk. Duygu Ak
İstanbul - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube