Medikal estetik alanında en çok başvurulan işlemlerden birisi dolgu uygulamalarıdır.Yaşla birlikte ciltteki Hyaluronik asit varlığı ve üretimi %50 oranında azalmaktadır. Bunun sonucunda deide kırışıklıklar,çökmeler ve sarkık alanlar oluşmaktadır.İşte bu noktada eski görünümümüze kavuşmak,bu çökme ve sarkmalardan kurtulmak adına çareler arıyoruz. Genç popülasyon ise özellikle dudak veya rahatsız oldukları bazı görüntüleri gidermek anlamında da çözümler aramaktadırlar. İşte bu noktada dolgu (Hyaluronik asit) mükemmel bir çözüm ortağımız olarak karşımıza çıkmaktadır. Hyaluronik asit ile ince – kalın kırışıklıklar,çökmeler ,sakmalar, ince dudaklar daha doğal ve güzel görünüme kavuşurlar.
Eskiden dolgu kararı verilirken sadece bölgesel anlamda bir iyileştirmeye yönelik işlemler yapılmakta idi. Son yıllarda artık yüzü bütünsel bir yaklaşımla inceleyip ‘’yüz kaldırma’’ tekniği ile beraber neler yapabiliriz noktasında hareket ediyor ve ona göre bir yaklaşım tarzı benimsiyoruz. . Genç ya da yaşlı görüntümüzün anatomik ve simetrik oranlarıyla ilgili sorunlarını çözerek, ideal kabul edilen ALTIN ORANLARA ulaşmaya çalışıyoruz. Doğada bu oran hayatımızın her alanında karşımıza çıkıyor.
İlk olarak Altın Oranı M.Ö. 3000 yıllarında insanoğlu fark etmiştir. Altın oran 1.618 dir. Bir ölçünün bir ölçüye bölünmesi ile oluşur.
Mısır Piramitleri,Athina’daki Pantheon Tapınağı, Nuh’un gemisi, Kur-an, ichalengelo’nun David heykeli, Mona Lisa, Paris’teki Notre Dame Kathedrali bu oran göz önüne alınarak yapılmış.
İşte bu nedenle artık bölgesel değil,simetrik ve altın oranlarına uymaya çalışan bir yaklaşımla hareket ediyor ,tüm yüzü bir bütün olarak ele alıyoruz. Amaç genç görünmek ve uzun vadede yaşlanmayı geciktirmek. Düzenli dolgu yaptıranlarda bu zamanla bir avantaja dönüşüyor ve işlem yaptırmayan insanlara göre görünüm açısından büyük farklılıklar oluşuyor.
Hyaluronik asit, en çok kullanılan dolgu maddesidir. Bu maddenin alerji riski oldukça azdır ve hyalurinaz denen bir madde ile anında eritilebilir. Eritilebilir olması da sıkıntılı bir durum oluşsa bile hemen düzeltilebileceğinden hastayı ve hekimi korur. Kullanımı kolay ve ağrısızdır. Uygulama 0-40 dakika arası sürebilir. Bazen hafif bir ödem ve kızarılık oluşabilir, ancak birkaç saatte bu da düzelir.
Dolgular yüzün her noktasında kullanılır. Ancak her farklı bölge için farklı yoğunlukta Hyaluronik asit tercih etmek gerekir. Bu da hekimin tecrübesine ve o bölge deformasyonuna bağlı olarak karar verilmesi gereken bir durumdur.
Geçici dolguların etkisi uygulamasının ömrü 6 ay ile 24 ay arasında değişmektedir. Bu süre seçilen dolgunun içeriğine ve yoğunluğuna göre değişmektedir.
