Dış gebelik erken dönemde normal gebelik bulgularını taklit eder, yani adet gecikmesi, memelerde hassasiyet, bulantı, kusma, idrar ve kanda gebelik testlerin pozitifliği
vs normal gebelik gibidir ve belirti vermez. Ancak embrionun tüpün içinde büyümeye devam etmesi ile tüpün gerilmesine bağlı olarak bir süre sonra karın ve kasıklarda şiddetli ağrı hissedilir. Bu dönemde henüz embrionun yerleştiği tüp yırtılmadan doktora başvuran hastalarda gereken tetkik ve ultrasonografik inceleme ile tanı konulursa tüpe hasar vermeden tedavi edebilmek mümkündür. Ancak fark edilmeyen olgularda tüplerde yerleşen gebelik giderek büyür, tüpler iyice gerilir, yırtılır ve sonunda patlayıp iç kanama meydana gelir, acil müdehale edilmediği taktirde anne ölümü ile sonlanabilir.
Bu nedenle adet gecikmesi olduğunda en kısa zamanda bir kadın doğum uzmanına başvurup gebeliğin rahim içi yerleşimli veya ektopik gebelik olup olmadığının tespit edilmesi erken aşamada tedavi açısından çok önemlidir.
Dış gebelik genellikle fallopian tüplerdeki daralma ve hasardan dolayı döllenmiş yumurtanın tüpler içinde ilerleyip rahime ulaşamamasından kaynaklanır. Bu daralma veya hasar pek çok sebepten meydana gelebilir. Klamidia , gonore gibi cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar nedeniyle geçirilmiş PID, pelvik cerrahi operasyonlar ve endometriosis nedeniyle tüplerin etrafında oluşan yapışıklıklar, daha önce dış gebelik geçirilmiş olması, tüpleri bağlama veya açma ameliyatları, tüp bebek uygulaması ve infertilite tedavileri, uygunsuz yapılan ve yasal haftayı aşmış kürtaj operasyonları, sigara içme, progesteron ağırlıklı doğum kontrol hapları ve rahim içi araç (spiral), tüplerde doğumsal kusurlar..vs dış gebelik ihtimalini arttırır.
Erken gebelik döneminde adet gecikmesi ve tüm gebelik belirtilerine rağmen rahim içinde gebelik kesesinin görülmemesi halinde ektopik gebelik şüphesi uyanmalıdır. Seri B-HCG ölçümleri ile normal gebelikte beklenen 48 saatte içinde 2 kat yükselme artışı dış gebelikte olmaz. Rahim içinde gebelik kesesinin vajinal ultrasonla B-HCG seviyesi 1500 civarında iken, abdominal ultrasonla ise 6000 ve üzeri olduğunda mutlaka görülmesi gerekir. Görülemediği taktirde yapılacak komple fizik muayene, laboratuar tetkikleri, ultrasonografik inceleme, gerekirse küretaj ve laparaskopi tanı koymamızda yardımcı olmaktadır.
Ancak gebeliğin ilerleyen aşamalarında hasta şiddetli kasık ağrısı, vajinal kanama, baygınlık ve diğer iç kanama bulgularıyla karşımıza gelebilir. Gebelik testinin pozitif olması ve ultrasonda karın içinde serbest kan saptanması tanı koydurucudur.
Dış gebelik tanısını erken koyarak henüz tüp hasar görmeden laparaskopi operasyonu veya metotrexate adlı ilaç ile tedaviye gitme şansımız vardır. Ancak yine de tüp hasar görebilir ve yeni bir gebelikte bu durum %10-15 tekrarlayabilir. Bu sebeple geçirilmiş dış gebelik hikayesi olan hanımların yeniden gebe kaldıklarında zaman geçirmeden jinekologları tarafından değerlendirilmeleri gerekir.
Eğer tüp yırtıldıysa ve iç kanama başladıysa durum acildir, hastaya damar yolu takılıp gerekirse kan transfüzyonu hazırlanıp hasta acil olarak ameliyata alınır. Laparaskopi (kapalı cerrahi) veya laparatomi (açık cerrahi) ile gebelik materyali tüpten temizlenir ve kanama durdurulur. Uygun durumlarda tüp korunmaya çalışılır, ancak genellikle hasar gören tüp daha sonra oluşabilecek dış gebeliği önlemek için tümden alınır.
Dış gebeliğin bir diğer şekli de heterotopik gebelik yani hem bir dış gebelik hem de normal rahim içi gebeliğin aynı anda bulunmasıdır. Bu durumda ultrasonografide rahim içinde normal gelişmekte olan bir gebelik görüldüğü için tanısı çok kolay atlanabilir. Oldukça nadir olmakla beraber çoğul gebelik olasılığının yüksek olduğu infertilite (kısırlık) tedavileri riski arttırmaktadır.
Dış gebelik!