Ne yazık ki ülkemizde zamanında ve doğru diş bakımı eğitimi yeterli olmadığı için bir çok kişide erken yaşlarda diş eksikliği ve buna bağlı estetik ve fonksiyon kayıpları ortaya çıkmaktadır. Bireyler özellikle ön bölgede oluşan diş eksikleri veya kendi dişleri ile çok uyum sağlamayan porselen protezler nedeniyle gülmekten çekinmektedirler. İleri yaşlarda ise çok fazla diş kaybı ile takıp çıkarmak zorunda kaldıkları protezleri ağızlarında tutmak ve onlar ile çiğneme yapmak için çok çaba sarf etmektedirler.
Dental implant, eksik olan dişlerin fonksiyon ve estetiğini tekrar sağlamak amacıyla çene kemiğine yerleştirilen ve vücuda uyumlu materyallerden yapılan yapay diş köküdür.
Gelişen teknoloji ile birlikte, her alanda olduğu gibi diş tedavilerinde de yenilikler yaşanmış, kaybedilen dişlerin yerini alacak materyaller üretilmiştir. Günümüzde implant materyali olarak en fazla kullanılan metal titanyumdur. Titanyum, doku uyumu mükemmel olan, yüzyıllardır tıbbın birçok alanında güvenle kullanılan bir metaldir. Kök, silindir ya da vida şeklinde biçimlerindirilen titanyum, özel birtakım işlemlerden geçirildikten sonra dental implant olarak kullanıma hazır hale gelmektedir. Bu işlemler implantın kalitesini belirler.
Bu tedavi alternatifinin hastalara sağladıkları kolaylıklar şunlardır:
Alt çenedeki tüm dişlerini kaybetmiş ve protez taşıyan hastalar protezin hareketine bağlı olarak sürekli ağrıdan (vuruk) ve iyi çiğneyememekten şikayetçidirler. Bu şikayet zaman içinde proteze destek olan kemik dokunun erimesi ile daha da artar hale gelir. Bu tip hastalarda implant tedavisi, yukarıdaki tüm şikayetleri ortadan kaldırdığı gibi kemiğin erimesini de durdurmaktadır.
Üst çenedeki tüm dişlerini kaybetmiş ve protez taşıyan hastalarda üst protezler alt çene protezlerine oranla daha sabit olsalar da protezin damağı kapatan tasarımı tat alma duygusunu azaltıp mide bulantısına neden olabilmektedir. İmplant tedavisi ile protezler damağı kaplamayan daha küçük veya sabit hale getirilebilmektedir.
Alt ya da üst çenede dişlerinin bir kısmını kaybetmiş hastalarda kancalarla tutunan protezin çirkin görüntüsü, ya da köprü yapılabilmesi için sağlam dişlerini kestirme zorunluluğu hastalarda rahatsızlık verir. İmplant yerleştirilerek, sabit proteze geçilebileceği gibi, sağlam dişlerin kesilmesine de gerek duyulmaz.
Tek bir dişini kaybetmiş hastalarda klasik tedavi metotlarında tek bir dişin tamamlanması için en az komşu iki dişi feda edilmesi gerekmektedir. Bunun yerine tek bir implant yerleştirilerek komşu dişler kurtarıldığı gibi daha estetik ve fonksiyonel sonuçların ortaya çıkması sağlanır.
Günümüzde yurtdışı ve büyük şehirlerde köprü ve hareketli protezler yerine rutin tedavi seçeneği haline gelmiş bu tedavi alternatifi, artık yapılabilen en iyi protez olup, genel sağlık durumunda bir problemi olmayan, çene kemiği implant tedavisine uygun olan, her yaştan bireye diş kayıpları için kullanılabilmektedir.
